Fantastic Beasts: Crimes of Grindelwald filmi için sizleri yoklamaya, var olan heyecanınızı artırmaya; eğer yoksa da oluşturmaya geldik arkadaşlar! Zira ilk film için yaptığımız bilgilendirici yazı serimizden olumlu dönüşler alınca aynısını ikinci filme de yapmak istedik.
O zaman film için ilk bilgilendirici yazımızla başlayalım bu maceraya: Maledictus nedir?
Maledictus Kelimesinin Kökeni
Maledictus sözcüğünü etimolojik anlamda incelendiğimizde Latin kökenli eklerle oluşturulmuş olduğunu görüyoruz. “Mal-” ön eki, Latince’de “kötü, hayırsız” gibi anlamlara gelirken “dictus” kelimesi ise “konuşulmuş, konuşulan” gibi çeviriler yer almaktadır. Yani bu durumda bir bütün olarak baktığımızda “Maledictus” kelimesinin düz çevirisi olarak “hakkında kötü konuşulan”, tam anlamlı bir çevirisi olarak da “lanetlenmiş” denildiğini anlayabiliyoruz.
Kelime, “mal-” kısmına aldığı Latince’de feminenleştiren “-e” ekiyle, bu lanetin kadınlara özel olduğunu da etimolojik anlamda göstermekte.
Maledictus Nedir?
Maledictus kavramı, J.K. Rowling’in yaklaşık yirmi yıldır sakladığını iddia ettiği bir gerçek. Maledictus, birilerine zarar vermek ya da onları lanetlemek için kullanılan büyülü sözcüklerden biri. Latince kökenli bu kelime, bizzat incelendiğinde anlamını çok rahat verebiliyor: Lanetlenmiş kadın.
Bu kavram bir çeşit kan laneti olarak bilinmekte. Bu lanet, sahip olan her kadının eninde sonunda kalıcı olarak bir yaratığa dönüşmesine sebep oluyor. Yapılan lanetin gücüne göre nasıl bir hayvana dönüşecekleri ya da ne kadar sürede bunun kalıcı olacağı unsuru ise değişken. Bizzat kan yoluyla, yani genlerle, geçen bu lanet yalnızca anneden kızına aktarılabilir.
Sorularla Maledictus Kavramı
- Maledictus’lar, bir çeşit Animagus mudur?
- Hayır. Animagus’lar, Harry Potter evreninde bir “kan laneti” olarak anılmamaktadır. Ayrıca Animagus olarak tanımlanan bir büyücü ya da cadı, bütün hayatı boyunca bile o hayvan olarak yaşasa dahi, eninde sonunda insan formuna geri dönebilme şansına sahiptir. Maledictus’lar ise maalesef o hayvana dönüşerek insanlıklarını yitirmektedirler.
- Kurt adamlık da bir çeşit Maledictus sayılabilir mi?
- Hayır. Her ne kadar hem Maledictus’lar hem de kurt adamlar dönüştükleri zaman ne yaptıklarını net olarak bilmeseler de, kurt adamlık aynı kapıya çıkmıyor. Her dolunayda dönüşmelerine rağmen tekrardan insan formuna kavuşmaları, hatta “Kurtboğan İksiri”ni tüketmeleriyle dönüştükleri vakit kendilerine bir tık daha fazla hakim olabilme iradesine eriştiklerinden ötürü Maledictus’tan çok daha farklılar. Kurt adamların içinde hala bir insanlık kalmakta, ancak Maledictus’lar bu konuda maalesef o hayvana dönüşeceklerdir.
- Maledictus laneti yalnızca büyücülere mi özel yoksa Muggle’lar da sahip olabiliyor mu?
- Nagini’yi canlandıran Claudia Kim’in “Büyülü güçleri olup olmadığı konusunda size net bir bilgi veremem. Ama henüz bir asası bile yok!” açıklamasıyla birlikte bu sorunun cevabına kesin olarak filmde ulaşacağımız netleşti aslında. Bahsettiğimiz Animagus’lar ve kurt adamlar her ne kadar bir büyü kanına sahip olmayı gerektirse de, Maledictus için böyle bir şartımız yok. Yalnızca anneden geçen bir lanet olduğu için X kromozomu ile taşınan bu illet, sizi bir Muggle olarak da ele geçirebilir. Zaten sırf bu yüzden ne MACUSA ne de Sihir Bakanlığı bunu saptama konusunda bir hayli yetersiz kalıyor; çünkü Muggle’lar da bu işin içine girince kendi yetki alanları dışına çıkmış oluyorlar.
- Maledictus’lar biçimlerini bilinçli mi değiştirmekteler?
- Tam anlamıyla olmasa da bu sorunun cevabı: Evet. Fragmanda Nagini, bizzat kendi iradesiyle bir yılana dönüşse de anlattığımız üzere bu lanet nihayetinde o hayvan olmanıza sebebiyet veriyor. Hatta bizzat Claudia Kim’in: “Eninde sonunda bir canavara dönüşeceği için kanındaki o baskıyı, vaktin gittikçe azaldığını hissediyor.” açıklamasına göre, bu bir çeşit zamanla yarış meselesi. İsterseniz tüm hayatınız boyunca hiç dönüşmemiş olun, mutlaka o hayvan bir gün sizin insanlığınızı ele geçirmiş olacak.