İlk filmde olduğu gibi Ryan Coogler’ın yazıp yönettiği Black Panther: Wakanda Forever filminin sinemaya gelmesine günler kaldı. Marvel Cinematic Universe’ün bu seneki son büyük filmi Black Panther olduğundan filmden beklentimiz tavan yapmış durumda. Açıkçası tüm tanıtım materyalleri ve ondan önce Civil War filminde zaten boy göstermiş olmasıyla ilk Black Panther de beklentimizi tavana çıkarmıştı ama genelin aksine filmin pek hayranı olmadık. Bu sefer de içimizde yeşeren Chadwick Boseman sevgisi ve fragmanların güzelliği başımıza vurunca, bu hafta ilgi alanımızı domine edecek konu bu oldu. Bu gazla Black Panther: Wakanda Forever filminden beklediğimiz beş şey aşağıdaki satırlardadır.
1. Yeni Medeniyet
Black Panther bizim için her şeyden önce yeni medeniyet ve yeni kültürler demek. Amerika’nın bağrından yükselen süper kahramanlara o kadar doyduk ki Marvel Cinematic Universe’te görüldüğü ilk andan beri Black Panther ve krallığını oldukça benimsedik. Killmonger ile olan iktidar savaşında ve Thanos ile olan evreni kurtarma yarışında, Wakanda birçok özelliğiyle karşımıza çıktı. Yönetim anlayışını, iç dinamiklerini, dilini ve teknolojisini gördük. Bazı detayları çok beğendik, bazılarına burun kıvırdık. Canımızı sıkan yerler; buna pek şaşırmayacaksınız, Wakanda içinde teknolojinin çok ilerlediğini göstermek için her yerinden mor ışık fırlatan cihazları gözümüze sokmaları oldu. Şimdi ise fragmandan gördüğümüz kadarıyla Wakanda yeniden hayallerimizin diyarı olacak gibi duruyor. Fragmanda gördüğümüz, T’challa ardından yapılan bir anma töreni ile açılması hem duygularımızı depreştirdi hem de “Evet burada farklı bir kültür var” dedirtmeyi başardı.
Daha önce Wakanda’yı görmüş olsak da Marvel Cinematic Universe içinde ilk defa Atlantis’i göreceğiz ve suyun altındaki şehir kendi ırkıyla, Namor’un ağır hareketleriyle, devasa balinalarıyla heyecanımızı ikiye katlıyor. İkinci fragmanda duyduğumuz “En iyi liderler en yaralı kişilerden çıkar” sözü de bizi yaklaşan Wakanda – Atlantis savaşı için taraf seçmeye zorluyor. Birbiri üzerine baskı kurmaya çalışan veya en azından birinin kendi yoluna bakmaya gayret ederken diğerinin baskın çıkmaya çalışacağı iki kültürün çatışmasını görecek olmak, Dünya’yı ele geçirmeye çalışan bir süper kötü görmekten çok daha ilgi çekici bir çıkış noktası gibi duruyor. Muhtemelen bu iki medeniyet süngüleri indirse bile filmden sonra Wakanda ve Atlantis taraftarları olarak ikiye ayrılacağız.
2. Müzikler
İlk Black Panther için yapılan tema müzikleri ve bayağı ünlü rapçilerin film için yazdığı şarkılar, uzun süre birçok kişinin çalma listesinde yer aldı. Wakanda Forever için de bunun aynısı yaşanacak gibi duruyor. İlk olarak fragmanda No Woman No Cry çalarken; bir anne, bir eş, bir kardeşi, hepsi de en sevdiklerini kaybetmiş ve yaşlı gözlerle, derinlere dalarken görüyoruz. Fragmanda duymakla tüylerimizi ürperten bu şarkı eğer filmin içinde yerinde kullanılırsa muhtemelen salonda göz yaşları akar gider. Filmin çıkmasına kısa süre kala yayınlanan Rihanna şarkısı; Lift Me Up da sözleriyle vurup geçecek gibi duruyor. Bunların dışında Ludwig Goransson’ın yaptığı tema müziklerindeki Afrika ezgileri ve filmde duyacağımız bir iki sürpriz parçanın da Spotify listemizi zenginleştirmesini bekliyoruz.
3. Namor
Atlantis ve onun kültürünü, şehir tasarımlarını görmeyi bekliyoruz ama bir de Atlantis’in kralı Namor var ki onu özellikle merak ediyoruz. DC Extended Universe içinde gördüğümüz Aquaman, kendi draması içinde ilgi çekici olsa da Namor bu çıtayı yükseltecek gibi duruyor. Zaten adamın yüzünden dram akıyor. Filmde nasıl yansıtılacağından çok emin olmasak da temsil ettikleri ve uğruna savaştıklarıyla karşımızda heybetli bir kral görmeyi bekliyoruz.
4. Belki Bir Nebze Doctor Doom
Şu maddeye affınıza sığınarak girelim. Teori kasmak, spekülasyon yapmak niyetinde değiliz, dedikoduları kaynak gösterip argüman destekleme de yapmayacağız. Sadece Doctor Doom bu filmde olsa ne güzel olur diyoruz. Dr.Strange: In the Multiverse of Madness’ta, çoklu evrenlerin birinden bir Fantastik Dörtlü üyesi gördük ve koca filmde bizi yerimizden zıplatan en büyük ânı; John Krasinski karşımıza Reed Richards olarak gelince yaşadık. Yeni fazda, yeni bir Fantastik Dörtlü filmi yapılacağını da biliyoruz ve bu grubun en büyük düşmanını, Black Panther 2’de önceden görmeye kesinlikle varız diyoruz. Hem spiritüel Wakanda havası hem de Atlantis’in muhtemel büyülü dünyası, Doctor Doom ve onun güçlerine kaynak olmaya uygun. Daha gelelim; günün sonunda Namor’un, Wakanda karşısında asıl düşman olarak durmayacağını biliyoruz. Filmin sonunda birbiri üzerinde tahakküm kurmaya çalışan iki kültür birleşir ve asıl zorbanın karşısına dikilirse tadından yiyemeyiz.
5. Dördüncü Fazın Sonu
Marvel Cinematic Universe 4. fazıyla ilk üçünün vuruculuğunu yakalayamadı ki bunda hepimiz hemfikiriz. Çıkan filmler de yayınlanan diziler de Thanos ve onun sebep olduğu yıkımdan sonra bizi o kadar da ekrana kilitleyemedi. 4. faza, bir geçiş evresi dersek en azından yeni karakterlerin ve düşmanların altyapısı hazırlandı bir de üç Spider-Man’i aynı filmde görmüş olmanın keyfini yaşadık. Tabii ertelemeler, eklemeler, iptaller; Kevin Feige açıklamaları derken fazlar da birbirine karıştı. Şimdiki Black Panther filmi de 4. fazın son filmi ve artık güzel bir kapanış bekliyoruz. Bir faz boyunca dağıtılan konuların toplanmasını aynı zamanda da kendi bütünlüğü içinde kalabilen bir film bekliyoruz. Black Panther: Wakanda Forever’ın, 4. fazın amiral gemisi olmasını bekliyoruz. Yani filmden çok şey bekliyoruz.
