Ya bu konuda –tam 180 derece değil ama– biraz dönüş yapmış bir insan olarak açık konuşayım: George Lucas şu an beni dev enterese ediyor. Resmen ilişki sırasında küfürler üzerine küfürler ettiğim, yalnız ayrılmadan sonra üzülüp özlediğim sevgilim gibi şu an kendisi. Adamın kıymetini ancak gittikten sonra anladım, değerini terk ettikten sonra anlayabildim. Her beyanından sonra da bu hissiyatım perçinleniyor. En son Charlie Rose ile bir saat oturup yaptığı dobra dobra röportajı da buna dahil.
Videoyu bir yerden bulabiliyorsanız ve bir saatiniz varsa izlemenizi öneririm. Ama önemli bulduğum bir takım satır başları da var işin içerisinde. Örneğin Lucas, bir noktada popüler olmakla ilgili konuşup, bununla ilgili bir problemin olmadığını, ama kendisinin artık bundan uzaklaşmak istediğini dile getiriyor. Şöyle diyor Lucas: “Bundan sonra sadece kendimin izlemek ve çekmek istediği filmler yapacağım. Hep bunu yapmak istedim. Popüler filmlere kazara yuvarlandım. Hollywood’un vizyon filmlerini hiç sevmemiştim aslında. Onlarla bir ilgim olsun istemiyordum.”
Dikkatli takipçiler hatırlayacaktır, Lucas’ın “akıl hocam” dediği Francis Ford Coppola da aynı şeyi söylemişti Lucas hakkında. Star Wars’ın en kötü yanının Lucas’ı deneysel filmlerden koparıp, popüler filmler dünyasına çekmek olduğunu dile getirmişti usta yönetmen. Zaten bunu çıkarmak da zor değildi aslında, zira Lucas’ın kısa filmleri ve ilk uzun metrajı olan THX 1138′i izleyen herkes, aşağı yukarı bunu söyleyebilir. Lucas gerçekten de deneysel bir adam, kariyerine de öyle başladı zaten.Ama bunun haricinde beni en enterese eden şey, Lucas’ın yeni Star Wars filmiyle ilgili söyledikleri.
“Onlar retro bir film yapmak istediler. Ben bundan hoşlanmıyorum. Her seferinde yaptığım filmleri tamamen farklı kılmak için çok çalışırım. Farklı gezegenler, farklı uzay gemileri koyarım, yen bir şey yaratmaya çalışırım.” diyor Lucas. Biz bunun aynısını videoda da, yazımızda da söyledik. Hatta belki de en gocunduğumuz yer buydu. Lucas’ın diyaloglarının odunluğu bir kenara; yeni olana dair tutkusu bizce en tartışılmaz artısı oldu her zaman. Force Awakens’ın da en büyük eksisi bu. Tatooine, Yavin, Bespin, Dagoba, Hoth, Endor, Naboo, Kamino, Coruscant, Geonosis, Mustafar… Mace Windu’dan Lobot’a, Gunray’den Jabba’ya kadar bambaşka karakterler, uzay gemileri. Hakikaten de Lucas’a hak vermemek elde değil…
