Önce çok saçma sapan bir haberi aradan çıkartalım: Ghostbusters filmi YouTube tarihinin en fazla dislike alan fragmanı oldu. Bunun tartışmasını tekrar yapmayacağım, omzunun üzerinde az buçuk akıl ve izan gezdiren herkes, bunun fragmanın objektif kalitesiyle ilgisi olmadığını görebiliyor zaten. Ne hikmetse ortada “karı kısmısı ne anlar?” ile “karılara peşkeş çekeceğiz diye nerd kültürünü yediniz” arasında dönen tepkiler var, bunlara dikkat çekilince de birileri çıkıp “hemen seksizmle itham ediyorsunuz, fragmanı sevmemiş olamaz mıyız sadece?” diyor. İşte sen sevmemişsen okey, ama birileri de seksist yani.
Ama birileri de değil. Pixels’ın, Fantastic Four’un ve tüm Kevin James filmlerinin makul dislike oranlarıyla seyrettiği YouTube’da rekor kıran Ghostbusters, Amerika’nın en büyük bilet satış ağlarından biri olan Fandango’nun yaptığı bir oylamaya göre, aynı zamanda yazın en merakla beklenen komedi filmi. Bu uğurda ilki sağlam bir gişe yapmış olan Seth Rogen – Zac Efron komedisi Neighbors’ın devamını ve Dwayne Johnson-Kevin Hart komedisi Central Intelligence’ı da geçmiş.
Fandango’nun anketi, zaten malumun ilanı olan şunu ispat ediyor: İnternette kampanyayla dislike yığmak, samimiyetle arkasındaki motivasyonu kafamda akil bir yere konumlandıramadığım bir değişim korkusunu seksizme çevirmek; yavaş yavaş tarihin yanlış tarafında kalıyor. Force Awakens zımba gibi bir kadın başrolle çıktı, beklenen büyük tepkiler gelmedi. Fury Road tokat gibi Furiosa’sıyla herkesi kendine aşık etti. Maço Dawn of Justice’in bile Affleck’ten sonra en sevilen kısmı Wonder Woman’dı. Hunger Games ve sülalesini zaten işin içine katmıyorum.
Yani, artık bazı şeylerin kavgasının verilmesinin pek anlamı kalmadı. İnsanlar ekranda kendilerini yansıtan şeylere daha iyi tepki veriyorlar, Hollywood bunu çözdü artık. Tüm izleyicilerinin beyaz erkekler olduğunu varsayarak hareket etmiyor. En güzeli de, sesi çok çıkan muhafazakar beyaz erkeklerin gürültülü azınlık olduğu tespitini yaptılar, bunun üzerine gittiler ve Fandango’nun anketi, Hunger Games, Star Wars, Frozen, Fury Road gibi işlerin gişeleriyle de olumladılar. Az buçuk defter kapanıyor artık yani. Amerikan –ve dolaylı olarak, global– popüler kültürün, çeşitlilik çağı, tüm protestolara rağmen, kaymak gibi geldi.
