Bilmiyorum hiç röportajlarda dinlediniz mi; ama Marvel doğası gereği, aktör ve aktrislerle anlaşmadan önce onlara bir senaryo sunmuyor. Doğası gereği diyorum, çünkü takdir edersiniz ki o senaryoları sağda solda göstermeye pek niyetli olmadıkları gibi; çoğu zaman ellerinde bir senaryo da olmuyor. Ve her zaman, uzun kontratlar yapıyor oyuncularla. Düşünün, bir oyuncusunuz. Daha kelimesini görmediğiniz bir şeye, beş senenizi yatırıyorsunuz. Ya senaryo rezalet olursa? Ya yapmak istemezseniz?
Hiçbir oyuncu bunu çok dert etmiyor; zira Marvel’ın geçmişten gelen bir standardı var artık. O yüzden, herkes Marvel sinematik evreninin bir parçası olmak için can atar vaziyette. Ama tabii, bir de o treni kaçıranlar var. Biz bu yazıda o fırsat tepenleri sıralayalım dedik. Yazdığımız her şey, internette dolanan bilgilere, röportajlara ve beyanlara dayalıdır. Yalnız söyleyelim, bunlardan bazıları “düşünüldü” statüsünde, bazılarına teklif gitmiş, bazıları da seçmeye katılıp, kısa listeye alınmış. Her birini anlatacağız,buyurun, siz listeye geçin!
Clive Owen – Iron Man
İngiliz aktör, Iron Man rolü için düşünülen aktörlerden bir tanesiydi. Yalnız düşünülen dediysek, aklınıza yanlış bir şey gelmesin. Filmin yönetmeni Jon Favreau değil, Marvel stüdyoları ekibi Clive Owen’ı değerlendirmeye almıştı. Yani eğer Kevin Feige ve ekibi, “emir yukarıdan geldi” kartı oynasalardı, Owen’ı seçtirtebilirlerdi. Ama onlar yönetmenlerinin içgüdüsünü dinleme kararı aldılar, zira Favreau aksi yöndeki tüm kanıtlara rağmen Robert Downey, Jr’ın şahane bir iş çıkartacağına inanıyordu. E haklı da çıktı!
Olsaydı Nasıl Oludu?: Clive Owen’ın Tony Stark’ı muhtemelen daha sert bir Tony Stark olurdu, aksini bilmesek çok da rahatsız etmezdi muhtemelen. Ama Downey Jr’ın Stark’ı oynadığı bir dünyada yaşadığımız için, başkasını düşünmek bile abes geliyor şu an.
Emily Blunt – Black Widow
Emily Blunt bugüne kadar iki kere Marvel evrenine katılmanın direğinden döndü. Eğer Captain Marvel‘ı Rebecca Ferguson’ın oynayacağı dedikoduları doğruysa, üçüncü olacak. Blunt’ın ikinci direğe toslayışı, Iron Man 3‘teki Maya Hansen rolü içindi. Rolü Marvel İngiliz aktrise teklif etmişti, ama Blunt MCU hakkını yan bir karakterle harcamak istemediğinden olsa gerek, ret cevabı verdi. İlki ise çok daha acı. Black Widow rolü için, Blunt ile anlaşma sağlanmıştı. Fakat Marvel ve Blunt’ın takvimleri uyuşmadı; son dakikada Marvel onun yerine Scarlett Johansson ile anlaştı.
Olsaydı Nasıl Olurdu?: Johansson’un Black Widow’u eğer Bond skalasında Pierce Brosnan‘a yakınsa, Blunt’ın Black Widow’u kuvvetle muhtemel Daniel Craig ayarında olurdu. Yine keyifli, yine hafif sarkastik; ama durum gerektirdiğinde de çok daha ciddi ve sert.
Alexander Skarsgard – Captain America
Şimdi baştan söyleyelim, Marvel’ın kırmızı-mavi kalkanı giymesi için tercih ettiği isim ilk andan itibaren hep Chris Evans‘tı. Fakat Evans, rolü tam üç kere reddetti. Bunun sebebi, kendisinin çok fazla göz önünde olmayı sevmemesi; ve eğer uzun bir sözleşmeye baş koyarsa, geçmişte yaptığı gibi “çok ünlü oldum, biraz çıkayım spot ışığının altından” diyemeyecek olmasıydı. O yüzden, Marvel, eğer Evans’ı ikna edemezse diye başka oyuncularla da seçme yaptı. Bunlardan en ciddi düşünüleni, True Blood çıkışlı Alexander Skarsgard’dı. Bu arada isim tanıdık geliyorsa, hatırlatalım, kendisi Dr. Erik Selvig‘i oynayan Stellan Skarsgard’ın oğlu…
Olsaydı Nasıl Olurdu?: İğrenç. Leş. Kötü. Gerçekten yani. Age of Ultron’u bir daha izleyince, yeniden ikna oldum. Captain America’yı Chris Evans’tan başkası oynayamaz. Onun verdiği o “gerçek iyi” havasını, ucuzlaştırmadan sunabilecek bir aktör daha yok bence.
Jensen Ackles – Hawkeye
Dedik ya, Evans olur da ikna edilemezse diye Marvel seçmeler düzenlemeye devam etti diye? İşte o seçmelere katılan aktörlerden biri de Supernatural ile genç kızların daimi sevgilisi konumuna yükselen Jensen Ackles’dı. O rol olmadı, ama o esnada Ackles kendini Marvel’a dev sevdirdi, stüdyo kadrosu Thor filmi için bir Hawkeye ararken, Ackles’ı düşündü. Teklif gitti, fakat Ackles’ın Supernatural takvimi rolü kabul etmesine mani oldu. Yani Supernatural bitmesi gerektiği zamanda bitmiş olsaydı, şu an Hawkeye’ımız Ackles’dı!
Olsaydı Nasıl Olurdu?: Bana soracak olursanız, Ackles çizgi romanlardaki Hawkeye tasvirini daha başarıyla sırtlanabilecek bir aktör. Ama filmlerde bunun yakınından dahi geçilmediği, Hawkeye hep boş tablo olarak resmedildiği için, son tahlilde dev fark etmiyor Ackles mı oynamış, Renner mı…