İnternetin son on yılda ürettiği ve kullanmayı en sevdiği tabirlerden biri, “Vay babam, çocukluğuma kurşun dizildi“, ya da “Üf anam, çocukluğumun kefeni dikildi” minvali o şakalar var ya? Hani genelde bir neslin çocukluğuna ait bir şeyin iç yüzünü, karanlık tarafını, ya da yetişkinleştirilmiş bir versiyonunu görünce söylenen? Ben şahsen bu lafa hiç prim vermemiştim bugüne kadar. Hiç de anlamamıştım. Nedir yani Donald Duck’ı kaslı ve çıplak resmedince çocukken izlediğimiz o çizgi filmler yalan mı oluyordu?
Öyle olmuyormuş. Oradaki meram farklıymış. Meğerse insanlar o cümleleri kurarken, “Vay arkadaş, benim çocukken sevdiğim şey, büyümüş, değişmiş, demek ki ben de büyüdüm ve değiştim; bu sevdiğim şey sevdiğim hâlinden uzaklaşmış, demek ki ben de onu sevdiğim yıllardan uzaklaşmışım” diyorlarmış. Ben öyle genderbent çizimlere, gizli bilgilere, “SpongeBob’u seslendiren adam işini yaparken bir yandan da yavru köpek dövüyormuş” falan gibi haberlere yıkılmamıştım ama, Harry Potter’ı Nazi selamı verirken görünce, yalan olmasın, içim bir garip oldu.
Bunun sebebi de resmen beraber büyüdüğümüz Daniel Radcliffe’in artık kesinlikle ve kesinlikle Potter ile anılmaktan ibaret bir oyuncu olmadığı gerçeği. Adam Harry Potter değil artık. Zaten film serisi sürerken sahneye gidip –koskoca oyunu rezil ederek söylüyorum ama– atlarla soyunmuş, çıkar çıkmaz bir korku filminde rol almış, oradan sonra da indie camiasında koşuşturmuştu. Son çivisi de bu şekilde geldi. Adam gerçekten artık koskocaman adam oldu da Neo-Naziler arasında gizli göreve çıkmış olan bir FBI ajanını oynuyor.
Film gerçek bir hikayeden alınma bu arada. Hikayeyi de bu Neo-Nazi grubunun içine sızma görevini üstlenen Michael German yazmış. Yönetmenliği de vakti zamanında Haber isimli kısa filmle meşhur olmuş olan Daniel Ragussis yapacak, onun da ilk uzun metrajı bu. Kadroda Radcliffe harici ilk bakışta tanıyacağınız diğer isim Toni Collette. Gayet güzel, eğlenceli ve yeri geldi mi gerilim dozu yüksek olacak bir film gibi duruyor; ama bir yandan Radcliffe’in uzun yıllardır süren makus gişe talihini de değiştireceğini pek sanmıyoruz. Eleştirel olarak yine beğenilecektir belki, orası ayrı. Siz ne diyorsunuz peki?