Luis Figo, 1989 ve 2009 yılları arasında profesyonel futbol oynamış bir futbolcuydu. Kariyerine ülkesinin takımı Sporting‘de başladı. Sonlandırdığında ise İtalya’nın köklü kulübü Inter‘de oynuyordu. Toplamda dört kulüpte top koturdu Portekizli efsane. Asıl bomba yılları ise iki kulüpteydi. Birbirleriyle bir asırı aşkın süredir futboldan daha fazlasını içeren bir çekişme yaşayan iki kulüpte oynadı Figo. Barcelona‘nın kaptanıydı. 2000 yılında 60 milyon euro’ya Real Madrid‘e transfer oldu.
Yaşı yetenler hatırlayacaktır, Figo’nun Barça’dan Real’e transferi o dönem futbol dünyasının en büyük olayıydı. Barcelona taraftarları bağırlarına bastıkları Figo’nun uçarak Madrid’e gitmesine çok sinirlenmiş ve Portekizli’yi tepki yağmuruna tutmuştu. Bu tepkiler arasında en meşhuru, Figo’nun Camp Nou’ya döndüğü ilk maçta yaşanmış; usta oyuncu korner kullanmak üzere köşe gönderine yaklaşınca kendisine domuz kafası fırlatılmıştı. Domuz kafası. Baya bildiğiniz domuz kafası. Çünkü insanlar sevdikleri şeylerin başka insanların sevdiği şeylerle olan rekabetini bu kadar ciddiye alırlar.
Bu yüzden Brian Michael Bendis de yakın zamanda evinin bahçesine domuz kafası atıldığını görürse, çok şaşırmasın. Çünkü çok uzun süredir adı Marvel’la anılan, çok uzun süredir Marvel için çalışan ve Marvel’ın son yıllardaki çoğu büyük event’inin ve efsane hikayesinin arkasındaki kalem olan Bendis’in, kırmızı formayı çıkartıp lacivert renklere transfer olduğu açıklandı. Yani bir başka deyişle, DC Comics Marvel’ın son yirmi yılını inşa eden adamı özel bir anlaşma dahilinde bünyesine kattığını açıkladı.
We’re so excited to start working with @BRIANMBENDIS! pic.twitter.com/v1tgsMaNTr
— DC (@DCComics) November 7, 2017
Bu çok enteresan bir gelişme. Çizgi roman yazarları sık sık hem Marvel, hem de DC için dışarıdan iş yaparlar; ancak bazı isimler bazı markalarla özdeşleşmiştir. Burada yaşanan şey, Jim Lee‘nin Marvel’a geçmesi ayarında bir durum. Bendis sapına kadar Marvel bir adam, çünkü bu markanın ne anlam ifade ettiğini aşağı yukarı o belirledi son yıllarda. Bu sebeple DC hayranları da Marvel severler kadar şüpheyle yaklaşacaklardır duruma, çünkü ortada ispat edilmesi gereken bir durum var. Evet, Bendis’in yetişkin hikayeler yazabildiğini zaten biliyoruz. Ama DC’nin mitolojik tadına, lisanına yakınsayabilecek mi? Yoksa o tarafı hafif kendisine mi yaklaştıracak?
Çok enteresan bir durum gerçekten. Bakalım nasıl gelişecek olaylar?
