İlk Kayıt Noktası: A Short Hike Nasıl Bir Oyun?

Bakınız Cyberpunk 2077 oradan geliyor, Watch Dogs şuradan geldi, Assassin’s Creed buradan derken sağıma dönsem bir AAA, soluma dönsem başka bir AAA oyun görüyorum. Her şey çok büyük, her şey çok görkemli ve her şey çok cafcaflı. Böyle bir ortamda indie oyunların muhabbetini pek döndüremiyoruz. Biz bu düzeni bozarız! İlk Kayıt Noktası yazı dizimizin yeni bölümünde, size minnoş mu minnoş bir indie oyun olan A Short Hike’tan bahsetmeye geldim.

İlk Kayıt Noktası, oyun seçmek için fazla zamanı, oyun satın almak için fazla parası, hem fazla zamanı hem de fazla parası olmayanlar ya da her ikisine de bol bol sahip olup, “oyun almadan önce bir de sizden dinleyelim” diyenler için yaptırılmış bir inceleme hayratıdır. Oyunların incelemeleri kesinlikle objektif değildir. İlk birkaç dakikadan spoilerlar içerebilir.

Özet Geç

Kamp tatili yapmak için halasıyla bir adaya gitmiş başkarakterimiz Claire, önemli bir telefon bekliyordur. Fakat ormanın ortasında telefonun çektiği bir tek nokta vardır, o da adanın en yüksek dağı olan Hawk dağının zirvesidir. Oyundaki amacımız Claire’e bu yolda yardım etmek, esasında oyun boyunca bir dağa tırmanıyoruz yani.

Ne Kadar Uzun?

Yalnızca oyunun sonunu göreyim diyorsanız, dağa tırmanışını yalnızca bir buçuk saatte halledebilirsiniz. Oyundaki bütün etkinliklere bir göz atayım derseniz de dört saate kadar yolu var.

Neyi Seven Bunu da Sever?

A Short Hike, çoğunlukla Zelda: Breath Of The Wild ve Animal Crossing’e benzetiliyor. Bunun yanında Night In The Woods gibi çok iddialı olmayan, yalnızca değerli vaktinizi basit etkinlikler ile güzel geçirmenizi sağlayabilecek oyunları ve Journey gibi keşif oyunlarını seviyorsanız bu oyunu da seversiniz diye düşünüyorum.

Neyi Beklemeyin?

Aksiyon beklemeyin arkadaşlar. A Short Hike, kazanıp kaybedebileceğiniz bir meydan okuma sunmaktan ziyade sizi barışçıl bir yolculuğa çıkartmak için var. Hızlı veya hırslı olmak bu oyunda pek bir şey ifade etmiyor. Huzur dolu, kendinizi piksellerin arasında kaybedeceğiniz bir macera olduğunu bilerek başlayın derim.

Oyunda hayvan sevme var mı?*

Maalesef. Büyük bir eksiklik olduğunu biliyorum fakat şeytanın avukatlığını yapacak olursam şöyle diyebilirim: Oyunda zaten bir hayvansınız yav!

Biraz Daha Detay ve Yorum?

Adam Robinson-Yu, 2018 yılının aralık ayında, bir süredir tasarlamakta olduğu RPG oyun projesine minik bir ara vermek adına bir kaçamak olarak tasarlamış A Short Hike’ı. Gençliğinde gittiği doğa gezilerinin ona hissettirdiklerini başkalarına da hissettirebileceği bir oyun yapmayı hedeflemiş, bence bu hedefine de çok güzel bir şekilde ulaşmış. Kısa süre sonra bu minik proje küçük bir açık dünya haline gelmiş ve şimdi oynadığımız A Short Hike halini almış.

Yalnızca bir kişinin geliştiriciliğini yaptığı bir oyun yani. Durumun böyle olmasından mütevellit Adam Robinson-Yu’nun bu oyunu ne derece tutkuyla yaptığını görmek, hissetmek mümkün. A Short Hike bir tutku projesi, para hedefli bir iş değil.

Geçtiğim özet sizi korkuttuysa biraz açayım: Oyunda yaptığımız tek şey dağa tırmanmak da değil aslında, adayı keşfederek çok tatlı mini-oyunlara da rastlıyoruz. Bunlar diğer ada sakinleriyle tanışmaktan tutun onlarla voleybol oynamaya, hatta adanın belli başlı köşelerinde saklanmış hazine haritalarını bulup onları çözümlemeye çalışmaya kadar gidiyor. Adada tanıştığınız diğer insanlar bu yolda bazen sizden yardım istiyorlar bazen de size yardımcı oluyorlar. Hepsi de çok tatlı. Hepsine sarılmak istiyorum.

Bu oyunu en çok kime tavsiye ederim biliyor musunuz? Kalabalıktan, etrafındaki insanlardan, gürültüden sıkılmış; tabiri caizse “şehrin gürültüsünden” bir süreliğine kopmak isteyen insanlara öneririm. Ben bu oyuna hayatımın çok doğru bir zamanında tamamen şans eseri rastladım. Kafam çok doluydu ve birkaç saatliğine bile olsa beynimi uyku moduna alıp yalnızca dümdüz yürümek çok cazip gözüktü. Grafiklerinden de hikâyesinden de nasıl bir oyun deneyimi sunacağından da bihaberdim yani, böylesi daha mı iyi oldu bilmiyorum zira beklentim sıfırdı ve kendimi böyle güzel bir sanat eserinin içinde bulunca birazcık neye uğradığımı şaşırmış olabilirim.

Üst üste uzun soluklu, görkemli, hikâyeli oyunlar oynadıktan sonra böylesine kısa bir şey oynamak insanı yamultabiliyor, onu da bir not edeyim şuraya. Oyunun küçük ve kısa olduğunu unutmayın yani, keşke daha uzun olsaydı. Milyoner olunca Adam Robinson-Yu’ya stüdyo kuracağım. Yalnızca A Short Hike’ı uzatsın diye. Yok mu yahu bir A Long Hike’ımız?!

Ben bu oyunu sanırım şimdiye kadar dört defa baştan oynadım. Şimdi ise yaptığım tek şey dağın tepesinden süzülerek keyifle manzarayı izlemek. Oyunun sonuna dair hiçbir görsel koymuyorum bu yazıya, tepeden süzülmenin verdiği his ile orada göreceğiniz manzaranın, oraya çıkarken harcadığınız efora değeceğini söylemek istiyorum yalnızca.

Parasına değer mi?

İndirimsiz haliyle Steam’de 15 lira. İndirim beklemek isterseniz 11 liraya bulursunuz diye düşünüyorum. Dümdüz bir indie oyun arkadaşlar, bence gayet makul.

Sonuç ve Puan: 9/10

Yazımızın tamamen sübjektif olduğunu bir kez daha hatırlatalım. Animal Crossing havasında, vadettiği her şeyi sunabilen, vurmalı kırmalı olmayan, iddialı olmayan, minnoş bir oyun arıyorsanız gözüm kapalı tavsiye ederim. A Long Hike da görmek isteriz. Dokuz puan, helali hoş olsun.

*=Twitter, Can You Pet The Dog?