Marvelous Mrs. Maisel’a ve genel olarak komedi dizilerine olan sevgimi kelimelere dökmek suretiyle yine karşınızdayım. Dosya konum olan Marvelous Mrs. Maisel, bu sene Emmy töreninde oyuncularıyla parladı. Beş oyunculuk ödül kategorisinin üçü dizinin kadrosunda gitti; yardımcı kadın oyuncu ödülü Susie karakteriyle Alex Borstein’e, yardımcı erkek oyuncu ödülü Abe Weissman ile Tony Shalhoub’a ve son olarak konuk oyuncu ödülü de Lenny Bruce rolüyle Lenny Kirby’e layık görüldü. Bu ödüllerden yola çıkarak da bu haftaki yazımda dizinin kalitesini kat be kat arttıran bu müthiş yardımcı karakterleri övmenin sırası geldi dedim.
Derken sevdiğim tüm komedi dizilerini teker teker düşündüm. Yardımcı karakterleri şöyle bir kafamda taradım. Friends, HIMYM, Parks&Reck, The Good Place gibi dizilerin yardımcı karakterlerine de Marvelous Mrs. Maisel’ın Abe ve Suzie’sini değerlendirdiğim gözle bakıp buradan genel bir yargıya varabilir miyiz, merak ettim.
Marvelous Mrs. Maisel’da yan karakterlerin nasıl öne çıkarıldığının özetini görüyoruz aslında. Dizinin ikinci sezonunda dizinin ana karakteri Midge’den ziyade en sık güldüğüm karakter Abe oldu. Rachel Brosnahan’ın her sahnesini bayılarak izlesem de, iş gülmeye gelince Tony Shalhoub benim için sezonun en değerli oyuncusuydu. Bunun sebebini de ilk sezon Midge’e odaklanan dizinin, ikinci sezonunda yan karakterleri biraz daha derinleştirmiş ve onlara ekranda daha fazla zaman ayırmış olmasına bağlıyorum.
Özellikle Abe’i bu sezon daha fazla görüyoruz, ve dürüstçe söylüyorum ki her dakikasına değiyor. “One liner” denilen tek cümlelik cevapları, mimikleri ve kendine has ciddiyeti ile Abe Weissman zaten şahsına münhasır bir karakter. Ekranda daha fazla gözükmesini sağlayarak Tony Shalhoub’a karakteri istediği yere götürmesi için şans verilmiş, o da bu şansı sonuna kadar kullanmış.
Şimdi gelin bu süreci biraz daha detaylı ve farklı örneklerle inceleyelim.
“Comic Relief” Yardımcı Karakterler
Çoğu komedi dizisi başlarken hikâye, ana karakter etrafına kurulur. Bir sonraki sezona ilerlemeyi amaçlayan her dizi gibi komedi dizileri de ilk sezonlarında belli bir beğeni seviyesi yakalamaya çalışırlar. Bölüm başı yirmi dakika olması sebebiyle beğeniyi korumak için en temel silahlarını kullanırlar, bu da güldürüdür. Bu sebeple drama dizilerinin aksine köklü bir dünya yaratmak ve birden fazla karakterin temelini atmak yerine, az sayıda karakteri derinleştirmek üzerinden ilerlenir. Burada sitcomlardan bahsediyorum, dramedi türündeki diziler için durum biraz daha farklı.
Hikâye ve ana karakterin yeri sağlamlaştırılırken bir yandan da “komik”liği korumak gerekir. Kadronun genişliğine bağlı olarak güldürüyü sağlaması için de mümkün olduğunca yardımcı karakterler kullanılır. Ana karakter de güldürüyü sağlar, sonuçta bir komedi dizisi izliyoruz ve en çok izlediğimiz karakter, adı üzerine, ana karakter. Fakat ana karakterin esas fonksiyonu güldürmekten öte hikâyeyi oluşturmaktır, yardımcı karakterler ise komiklikleri ile diziyi zenginleştirir. Özetle ilk sezonlarda yardımcı karakterlerin temel amacı “comic relief” olmaktır, ana karakterin serüveninde kısa molalar halinde güldürüyü sağlarlar.
HIMYM’dan Barney Stinson buna güzel bir örnek. “Suit up!” gibi sloganlarıyla ve türlü çakallıklarıyla özellikle ilk sezonda ekibin en büyük eğlence faktörüdür Barney Stinson. İlk sezonlarda Ted ve Robin’in olur/olmaz romantizmini izlerken Barney’in konudan uzak tavırları sayesinde biz de hikâye örgüsünden kopup soluklanıyoruz. Dizinin diğer karakterlerinin belli bir hikâye örgüsü tasarlanmışken – mesela Marshall ve Lily’nin evliliği ile Ted ve Robin’in gel gitli ilişkisi – Barney’in en büyük amacı ise bizleri güldürmektir.
İleriki sezonlarda geldiğimizdeyse bildiğiniz gibi Barney sadece “comic relief” olmaktan çok daha öte bir yerde. Ted’in hikâyesini ileriye götüren unsurlardan biri de Barney. Hatta kanımca dizi ilerledikçe ana karakter Ted yerine Barney oluyor. Bu ise sürecin ikinci adımı.
Yan Karakterden Öteye Geçmek
Dizilerin teması, hikâyeleri, karakterleri oturduktan ve belli bir seviyede seyirci kitlesi kazanıldıktan sonra sıra geliyor yardımcı karakterleri zenginleştirmeye. Neticede dizide güldürüyü sağlayan karakterler olmaları sebebiyle yardımcı karakterler seyirci tarafından epeyce seviliyor. Bu durumda da diziyi zenginleştirmek amacıyla odak, yardımcı karakterlere kayıyor.
Öncelikle ana karakterin ekran süresinden kısılarak yardımcı karakterlerin seyircilerle geçirdiği zaman arttırılır. Marvelous Mrs. Maisel’ın ikinci sezonunda Midge olmadan Susie ile daha çok zaman geçiriyoruz. Susie’nin ailesiyle olan ilişkisi, o çok güldüğümüz asabi kişiliğinin nedenini anlamamızı sağlıyor. Asabiyetinin altında yatan nedenin korunma ve koruma duygusu olduğunu öğrendikten sonra Susie’ye farklı bir gözle bakma şansı elde ediyoruz. Susie, onu daha iyi tanıdıkça ve eylemlerinin sebebini bildikçe izlemesi daha keyifli bir karakter hâline geliyor.
Yardımcı karakterleri derinlemesine incelemenin en keyifli yanı ise bu karakterlerin birkaç slogan ve eksantrik kişilik özelliklerinin ötesine geçişini izlemek. The Good Place’in mimarı Michael’ı ele alalım mesela. İlk sezonda iblis olduğunu öğrendiğimiz Michael’ın Chidi’den aldığı etik derslerinin aracılığıyla karakter gelişimini izlemek aşırı keyif verici. Michael’ın iyilerin tarafına geçmesiyle birlikte dizinin ele aldığı felsefi sorular da derinlik kazanıyor. Michael geliştikçe dizi de gelişiyor.
Her dizide ana karakter kadar yardımcı karakterler ve oyuncular da kıymetlidir. Ancak oyuncunun kıymetinden öte, komedi dizilerindeki yan karakterler güldürü yükünün büyük bir kısmını üstleniyorlar. Yukarıda dediğim gibi bunu özellikle sitcomlarda daha sık gözlemliyoruz. İzlediğimiz komedi dizilerin çoğunda ana karakterler yerine yardımcı karakterlere daha fazla güldüğümüz düşünülürse, komedide “ana” karakter ve “yardımcı” karakter arasındaki fark, dizi geliştikçe anlamını kaybediyor. Böylece izlediğimiz dizi de daha kaliteli hale geliyor.
1 Comment
Sevdiğim dizilerin övülmesi ? Suzie ve Abe çok seviyorum.