Henüz sadece gerçek fantastik roman severler tarafından değeri fark edilen, Tumblr’da alakasız oyuncu yakıştırmalarına veya Wattpad’de erotik olduğu sanılan fanfictionlara maruz kalmamış bir kitap serisi var, biz ona okuyucular olarak “Aağbi ne güzel bir şey lan bu!” diye seslensek de dünyanın geri kalanı onu Kralkatili Güncesi olarak tanıyor. İşte bu, çoğunlukla balta değmemiş bitki örtüsü değeri taşıyan muhteşem kitap serisinin, bir kısmı keşfetmeye meraklı bir kısmı artniyetli, yabancılarca ziyaret edilmesine az kaldı.
Değeri azınlıkça bilinen kitap serilerinin ani ilgi yüklemesine maruz kalmasının en büyük nedenini adınız gibi biliyorsunuz: Kralkatili Güncesi serisi bir film serisine uyarlanacak, aslına bakarsanız henüz içeriği bilinmeyen bir de diziye. Bunun haberini yaklaşık bir yıl önce almıştık. Çoğu uyarlama haberinde olduğu gibi tepkiler ikiye bölünmüştü. Hani yanlış anlaşılmasın, ikiye bölünen tepkilerine göre insan grupları değildi bizzat her bir şahıstı. Okuyucusunda şüphesiz hayranlık uyandıran bir serinin uyarlanacak olması, sevenlerinde sevdiği şeyi daha somut bir düzlemde görecek olmanın sevincini ve onun ne kadar çarpık resmedilebileceği korkusunu aynı anda yaşatmıştı.
Çelişkili duygular hala yerini kaybetmiş değil. Ancak bugün film ekibine katılan bir isim dengeyi pozitif yönden yana bozabilir. Serinin film ve TV haklarını alan Lionsgate’in açıklamasına göre filmin yapımcılığına ve müzik koordinatörlüğüne ABD’de büyük yankı uyandırmış müzikal Hamilton’ın yaratıcısı Lin-Manuel Miranda getirildi. Bu ismi en son Moana’nın bestekarı olarak anılırken duymuş olabilirsiniz. Hamilton’ı izleme şansımızın olmaması ve Moana’nın daha ülkemizde vizyona girmemesiyle Lin-Manuel Miranda ismi bize pek tanıdık gelmiyor ancak ABD basını seçimden gayet memnun ve Miranda’ya güven oyu atmaya hazırlar.
Bu yapımcı seçimi hakkında yapabileceğim en net yorum bu mevkiye bir bestekarın atanmış olmasının çok yerinde bir karar olduğu. Çünkü Kralkatili Güncesi, her ne kadar bundan ibaret olmasa da, müzikle ciddi ilişkileri olan bir kitap serisi. Seride duygu yoğunluğunun en sık hissedildiği kısımlar müziğin ya da Denna’nın söz konusu olduğu kısımlar, şayet ikisi bir aradaysa sormayın bile. Bu yüzden uyarlamadan sorumlu kişi olarak bir bestekarın atanması, okurken daha önce duymadığınız kadar güzel şarkılar dinleyebildiğiniz bir kitabın uyarlanmasında atılabilecek en güzel adım. Kitabı okumamış olanlardan bir kitaptan nasıl müzik dinleneceği sorusunu işitir gibiyim: Üzgünüm bir Rothfuss olmadığım için bunu size anlatmam mümkün değil.