Yazan: Aslı Özkeleş
Belki duymuşsunuzdur, Hollywood’un gözdesi ve dünyanın en prestijli film ödüllerinden biri olarak kabul edilen Akademi ödüllerine yeni bir kategori geliyor. Demek ki bu saygın ödüllere yeni kategori eklenmesi görülmemiş şey değil. O zaman diziler de bu trendden eksik kalmasın diyor ve en yeni ödül kategorimizi sunuyorum. Karşınızda… Dramedi Dalında En İyi Dizi Ödülleri!
Peki dramedi dizi nedir? Drama ve komedi unsurlarının ikisini de içeren, komedi desen değil dram desen o da değil diyeceğiniz dizilerdir. Bu türdeki bir yapım için drama ve komedi genellikle eşit dağılır. Buna en güzel örnek, hatta bu ödül kategorisini önerme sebebim, hem Emmy hem de Golden Globe ödüllerini eve götürmüş müthiş dizi, Master of None. Dizi daha ilk sezonundan komedi dalında en iyi senaryo için Emmy kazanarak herkesi şaşırttı. İkinci sezonunda ise yazarlıkta ikinci bir Emmy, oyunculukta ise yine komedi dalında en iyi aktör için bu sefer Golden Globe kazandı. Bense bu dizinin komedi kategorisinde ödüller almasını doğru bulmuyorum sayın geekler. Yanlış anlamayın, ödül alsın; yönetmenlik, yazarlık ve oyunculuk için ayrı ayrı bir sürü ödül alsın, sonuna kadar hak ediyor. Ama kategorisi komedi olmasın, çünkü niye olsun ki?
İkinci sezonda yer alan “Thanksgiving” bölümüyle Aziz Ansari ve Lena Waithe, Komedi veya Müzikal Dalında En İyi Senaryo Emmy’sini kazandılar.
Parks and Recreations dizisinden tanıdığımız Aziz Ansari’nin yazarlığını ve prodüktörlüğünü yaptığı aynı zamanda da başrolünde oynadığı Master of None, Dev adında Pakistan kökenli bir Amerikalının hayatını anlatan bir Netflix dizisi. Peki benim itirazım neye? Şöyle izah edeyim:
Komedi dizileri genellikle buram buram komedi kokar. Size ne izlediğinizi hatırlatmak için her türlü yolu kullanır: abartılı karakterler, kahkaha attıracak espriler ve hatta hala kullanılmakta olan gülme efekti. Friends’i getirin aklınıza, Silicon Valley, Brooklyn Nine-Nine… Komedi dizileri adı üstünde komedidir, amacı sizi güldürmektir. Sarf edilen her cümle ya bir espridir, ya da bir espriye hazırlık. Ödül kazanan komedi dizileri de hep böyle değil miydi? 30 Rock, Frasier, Everybody Loves Raymond ve daha da fazlası.
Master of None’da ise yukarıda saydığım komedi dizilerinin olmazsa olmazı denebilecek unsurlardan hiçbiri yok. Yanlış anlamayın ben dizi komik değil demiyorum. Yerinde espriler ve tatlışlıklar bolca mevcut, çoğu da Aziz Bey’in stand-uplarından da aşina olduğumuz günlük hayatın komedi unsurlarından esinlenilmiş. Ancak Master of None’ı ayıran en büyük özellik dizinin komik olmaması değil, dizinin komik olmaya çalışmamasıdır. Master of None normal hayatı ele alıyor, karakterlerden zorlama komik veya gerçek hayata uygunsuz bir biçimde akıllıca bir şaka duyamazsınız. Catchphrase yok, abartı karakter yok, kahkaha efekti yok. Aksine doyasıya gerçek hayat var. Gerçek hayat ne kadar komik olabiliyorsa bu dizi de ancak o kadar komik.
Kendimize dürüst olalım: hangimiz HIMYM’de gördüğümüz hayatı yaşıyor? Her şey mi komik, her grupta bir Barney mi var? Aynı şekilde, büyük şehirde yaşayan 20’li yaşlarının sonundaki bir kişi gerçek hayatta ne kadar dram yaşayabiliyorsa bu dizide de sadece o kadar dram bulabilirsiniz. Drama dizilerinde olduğu gibi abartılı gözyaşlarından ziyade daha normal bir dram var bu dizide. ABD’de farklı ırkların yaşaması yeni bir ülkeye geliş hikayesi olarak anlatılıyor, cinsel tercihi yüzünden ailesini hayal kırıklığına uğratmış bir kadın sorununu pekala çözebiliyor. Bu iki örneği vermemin sebebi, dizinin en dram yüklü bölümleri olması ve aynı zamanda dizinin komedi dalındaki Emmy ödüllerini bu iki bölümdeki senaryolar ile alması.
Diyeceğim odur ki diziyi başarılı bir komedi yapan ve ödül kazandıran unsurları dram türü ile yakaladığı bu müthiş uyum ise, bu diğer komedi dizilerine bir haksızlık değil mi? Onlar işlerini yapıyorlar, akıllıca veya zorlayarak, güldürmeyi amaçlıyorlar. Diziyi izlediyseniz ikinci sezondaki Uber sahnesini aklınıza getirin. İzlemeyenler için özetle karakterimiz Dev aklını karıştıran bir geceden sonra eşlik ettiği hanımefendiyi Uber’le evine bırakıyor ve yoluna yalnız devam ediyor. Bu sahnenin çarpıcı yanı ise yolculuğu hiç kesmeden bize göstermesi. Hüzünlü bir taksi yolculuğunun kişiye bir ömür gibi gelmesi ve kendini çok yalnız hissettirmesini çok iyi işlemişler sahnede. Çok gerçekçi ve bir o kadar da güzel, ancak bunun neresi komedi kuzum?
Şimdi tek bir dizi için kategori mi açılır diyeceksiniz. Haklısınız. Ama denizde kum bende örnek. Mesela Girls, Atlanta, Orange is the New Black yeni nesilde bu tipteki dizilerden olmalarına rağmen komedi dalında adaylıkları hatta ödülleri bulunuyor. Hatta ödül komitelerinin Orange is the New Black dizisini komediden dramaya çekmişlikleri var.
Alın size başka bir örnek, Netflix’in Master of None kadar başarılı olamayan dizisi Flaked. Arrested Development’tan tanıdığımız ve nam-ı diğer Bojack Horseman olarak bildiğimiz Will Arnett’in yine yazarlık, prodüktörlük ve baş rolünü üstlendiği Flaked, tedavi gören bir alkoliğin başından geçenleri anlatıyor. Bunu ne güle oynaya ne de dramı ile yapıyor, gerçekte ne olması gerekirse o. Dizinin karakterleri bizim zevkimiz için ya da biz onları sevelim diye yoklar, hatta galiba sevmeyelim diye var olabilirler. Karakterler kendi dünyalarını yaşıyorlar, biz ise sadece izleyiciyiz.Hatta espriler çok kötü diye eleştirenler bile var. E dizi komedi değil ki? Ne kadar karanlık komedi diye tanımlamak isteseler de değil. Ama drama olacak kadar da iddialı değil. O zaman seni şöyle alalım Flaked, dramedi dizilere hoşgeldin! Will Bey zaten Bojack Horseman ile buralara gelecektiniz, Flaked de yanında çerez oldu.
Kısacası sevgili Geekler, her sakallıyı dedemiz, her drama olmayan diziyi de komedi sayamayız. Bu trend hele bir pekişsin, inanıyorum ki yeni kategorimiz yoldadır.