Telefonunuzu cebinize attınız, kulaklığınızı taktınız. Metroya bindiniz, günlerdir dinlediğiniz ama bıkmadığınız şarkıyı bir kez daha açtınız. Sizce varacağınız durağa kadar aynı şarkıyı kaç kere dinlersiniz? Tüm hafta boyunca şarkıdan bıkmanız sizce kaç “stream”inizi alır? Ya da daha önemli soru: sizce Spotify, Apple Music ya da Youtube, bir dinlenme için sanatçıya ne kadar ödüyor?

Her sanat alanında olduğu gibi müzikten konuştuğumuzda da durum pek iç açıcı değil. Spotify sanatçının haklarını koruyamadığı, yeterli ücretleri veremediği için zaten eleştiriliyordu. Digital Music News’ün haberine göre Spotify, 2019’da müzisyene “stream” başına $0.00397 kadar para ödedi. Yanlış duymadınız. Aynı şirketin net cirosu, kendi finansal raporlarına göre 2019 yılında €6.764 milyardı.

Rakamlar biraz tatsız değil mi? Amerikan asgari ücretine ulaşmak için bir şarkının 300 binden fazla dinlenmek zorunda olması gerçekten can sıkıcı. Youtube’da bu miktar 2 milyonlara çıkıyor bu arada. Bir de Covid-19 pandemisi yüzünden sanatçıların konser ve dinleti yapamadıklarını düşünün. Her iş kolunda olduğu gibi çok sıkıntılı bir dönemden geçiyor bu insanlar. Daniel Ek, yani Spotify’ın CEO’su ise sanatçıları yeteri kadar desteklediklerini söylüyor. Ona göre sanatçıların yeteri kadar kazanmadığı bir “safsata”dan ibaret. Daha ilginç kısmına henüz gelmedim, Ek bir de şöyle ekliyor: “Geçmişte iyi miktarlar kazanan sanatçıların gelecekte aynı şekilde devam etmemesi mümkün. Öyle 3-4 yılda bir albüm çıkarıp yeterli olmasını bekleyemezsiniz.”

Bu ne demek? Daha çok çalışın demek. Bence fabrikadaki çalışana gidip “Daha çok üretirsen zammı kaparsın işçi kardeşim.” demek gibi bir şey bu. Elbette sanatçılar buna tepki gösteriyor. Çünkü kafada bir sürü soru beliriyor. Tam olarak ne sıklıkla albüm çıkarsınlar? Artık şarkı yazarlığı yaparken kalitenin hangi seviyede olması lazım, ticari anlayışla mı yazsınlar yoksa aynı içtenlikle mi devam etsinler? Hangi bakış açısıyla devam ederlerse etsinler vakitlerini yazarlığa ve kayda ayırmak için finansal olarak ne yapsınlar?

Soruların cevabı ben de yok, ama Daniel Ek anlaşılan sektörün sanatçıdan daha çok ürün istediği 80’ler gibi bir iş modeli düşünüyor. Kendisinin müzik geçmişi yok, adam yazılımcı. Herkesin bir The Beatles kadar üretken olmasını ve “hayranlarla sürekli, derin bir ilişkiye girmelerini, diyaloğu koparmamalarını” istemesi ise sanatçılar tarafından çok eleştiriliyor. “2020’de, arkasına aynı finansal desteği alamamış indie sanatçı kardeşimizle The Beatles bir tutulur mu?” diyorlar onlar da.

Bana da topu size atmak kalıyor. Sizce adam haklı mı? Konser gelirleri post-covid dünyası için rafa kalktıysa sanatçılar da oturup şarkı yazsınlar, kaydetsinler mi diyorsunuz? Yoksa Daniel Ek’e sinirlendiniz, yaşlı gözlerle en sevdiğiniz sanatçıyı mı açıverdiniz kenardan?

Author

İstanbul'da yaşıyor, buraya yazacak havalı bir şey de bulamadı. @charles_bourbaki

Bir Yorum Yazmak İster Misin?

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.