Malum, yeniden yapımların tek yol sayıldığı bir zamandayız ve bir The Office reboot‘unun da eli kulağında gibi gözüküyor.

Beş aydır devam eden yazar ve yönetmen grevlerinde geçtiğimiz günlerde WGA ve Alliance of Motion Picture and Television Producers (AMPTP) arasında yeni bir sözleşmeye dair geçici bir anlaşmaya varıldı. Anlaşma bir-iki gün içerisinde üyelerce oylanacak ve kesinleşen ne varsa ancak zamandan sonra konuşabileceğiz fakat yazar ve oyuncuların haklarını almasının yanında, bu gelişme ile yapımına ara verilen yahut ertelenen sevdiğimiz yapımlar açısından – The Last of Us’ın ikinci sezonuna tam gaz ilerlenecek olması gibi – bizleri mutlu eden başka haberler de almış olduk.

Grev sonrası sektörün ve yapımların geleceğine dair bir başka ilgi çekici haber ise The Office’i Amerika’da uyarlayan isim Greg Daniels‘ın, kalıcı bir anlaşmaya varılır varılmaz bir The Office reboot’u için hazırlandığı oldu.

The Office reboot'u geliyor

Puck News’te Matthew Belloni ve Jonathan Handel, Greg Daniels’ın seriyi yeniden çekme yolunda olduğunu yazmışlar ki Daniels’ın daha öncesinde de benzer açıklamaları olduğu için burada genel ve popüler bir spekülasyondan biraz daha fazlası olabilir izlenimini veriyorlar. Daniels geçtiğimiz yıl, The Office’in dünyasına yeniden dönmek istediğini fakat bunu aynı karakterlerle yapamayacağını; The Mandalorian’ın Star Wars’un içerisinde bulunmasına benzer bir açıdan yaklaşması gerektiğini düşündüğünü söylemişti. Eğer The Office yeniden gündeme gelecekse bu bir reboot olacak.

Kült sitcomlar bahsinde gönlüm hep Seinfeild’dan yana olmuştur fakat The Office’in herkesin izleme deneyiminde olduğu gibi benimkinde de özel bir yeri bulunuyor dolayısıyla eğer özgün yaratıcı işin başında olacaksa ve o belirli hâlleriyle hatırladığım karakterlere dokunulmayacaksa bir The Office reboot’u fikrine sıcak bakmamam mümkün değil. Her halükarda, aradan bu kadar zaman geçmeseydi bile bir Michael Scott daha beklemeyecektik zaten. Yine de mockumentary sunumu gibi Office’i Office yapan şeylerin başında Michael’ın ve ondan sonra diğerlerinin fazlasıyla döneminin tipleri olmaları ve dönemleri için bile fazlasıyla cringe olmaları geliyor ve bu da beni, yeni bir Office’in o kadar da iyi bir fikir olmadığını düşünmeye itiyor.

Konuya “Ama artık bilgisayar çağındayız, kağıt o kadar önemli değil ki” yahut “Ama o tarz esprileri bu iklimde yapamazlar!” gibi bir yerden yaklaşmıyorum tabii, hikâyeyi besleyen ve süsleyen diğer her şey günümüz beyaz yakalılığına göre yeniden düzenlenebilir; meselem, hepimize Michael Scott’ı önce bir temiz dövüp, sonra sıkıca sarıltmak isteten cringe dozuyla ilgili. Bugünlerde biz istemesek bile ana sayfalarımıza düşecek kadar popüler olup da cringe olmayan o kadar az şey görüyoruz ki neyin cringe olmadığı daha ilgi çekici ve nadir bir tartışma. Durum böyle olunca sosyal açıdan beceriksiz fakat fazlasıyla iyi niyetli o tiplemeler de artık enteresan gelmeyecek kadar fazlalar.

Bilmem, belki bu sefer aksi bir yöne gitmeleri ve bizlere, yine tüm olayı farklı bir yerinden anladıkları için doğru tarafında durdukları önemli meseleleri çok yanlış şekillerde, fazlaca bir duyarla karşılayan tipleri sunmaları gerekiyordur? Belki de sadece The Office değil; SNL, The Simpsons ve Parks and Recreation gediklisi Daniels’ın ne yapacağını görmeden fazla düşünmemem gerekiyordur!

Author

Editör-in-çiif. Hayvan dostu, çokça yalnız; ismiyle müsemma ama çoğunlukla zararsız. İyi tavsiye verir, geç olana dek ciddiye alınmaz. Her geçen gün bitkinliğine şaşırarak ‘takı taluy takı müren‘ arıyor.

Bir Yorum Yazmak İster Misin?

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.