Netflix’in kendi marka ve ürün kültürünü oturtma konusunda attığı adımların ne kadar olumlu olduğunu konuştuk mu daha önce? Biraz övmemiz gerekiyor gibi hissediyorum. Bir yandan ürettikleri dizi, film ve şovlarla insanların akıllarını başlarından alırken bir yandan da Netflix izlemek mefhumunu özel bir yere koymaya, etrafına küçük ve tatlı gelenekler inşa etmeye çalışıyorlar. Çok da başarılılar bu konuda.
Örneğin bugün hepimiz “binge-watching” ya da “zincirleme izlemek” tabirini kafamızda ekseriyetle Netflix ile özdeşleştiriyoruz. Peki bunun bir de yan kategorisi olduğunu biliyor muydunuz? Bizde bugün öğrendik. Netflix cümlemizi binge-racing, yani zincirleme yarışı konseptiyle tanıştırdı. Netflix üyesi 8.4 milyon kişinin iştirak ettiği bu pratik, esasında isminden ne anlıyorsanız cisminde de o: Dizi çıkar çıkmaz ilk bitiren olmak için başına oturmak.
Bu zincirleme izleme yarışı genelde bir diziye özel oluyor, yani çoğu kullanıcı bunu tek bir dizi için yapıp sonra da hayatına devam ediyor. Netflix’in açıkladığı verilere göre istisnalar da var. 2017’de bir güzel abimiz 37 farklı şovun başına binge-race için oturmuş. Hani kazananı yok bu yarışın, golfteki gibi rakiplerden ziyade oyun sahasıyla yarışıyorsunuz neredeyse. Ama gönüller doyuyor, spoiler’lardan kaçıyorsunuz, muhabbetlerin hükümranı oluyorsunuz. Peki tüm bunların başlıkla ne alakası var?
Şu: İstatistik açıklama konusunda neredeyse münzevi bir tutum sergileyen Netflix, en çok yarışlanan dizilerini açıkladı. Netflix izleyicilerinin başlayınca bitirmeden duramadığı, en sonuna kadar en hızlı gittiği diziler neler? Top 20’miz şu şekilde:
- Gilmore Girls: A Year in the Life
- Fuller House
- The Ranch
- Marvel’s The Defenders
- The Seven Deadly Sins
- Trailer Park Boys
- Santa Clarita Diet
- F is for Family
- Orange is the New Black
- Stranger Things
- Friends from College
- Grace and Frankie
- Wet Hot American Summer
- Atypical
- Unbreakable Kimmy Schmidt
- House of Cards
- Master of None
- Luther
- GLOW
- Arrested Development
Şimdi bir yandan, evet, Netflix’in gerçekten büyük dizileri beklediğimizin altında. Ama öte yandan, ilk üçteki dizilerin neden orada olduklarını da görmek çok zor değil. Hem Gilmore Girls, hem The Ranch, hem de Fuller House her şeyden önce iyi niyetli ve neşeli diziler. Üç bölüm üst üste izleyince bileklerinizi kesme ihtiyacı hissetmiyorsunuz. Bu yüzden de bu listede tepede olmaları makul geliyor bize. Siz ne diyorsunuz?