2000’lere damga vuran işlerden biriydi The Sopranos. Hatta sadece 2000’lere değil, Amerikan televizyonunun tarihine tümden damga vuran bir işti. Şimdilerde televizyonlarımızda derin, detaylı hikayeler görmek çok sıradan bir iş. Fakat Sopranos (ve Wire) önesi TV dizisi dediğimiz şey haftanın canavarı formatında ilerleyen, hasbelkader büyük bir hikayeye bağlanan bir şeydi. Sopranos’tan sonra bir anda sanatsal değeri ortaya çıktı televizyonun ve bir süre sonra, sinemanın ağır topları da bu işe girmeye başladılar.
O yüzden kalbimizin pıtır pıtır atıyor olmasını anlayışla karşılayın sevgili geekyaparlar. David Chase kendisine konuyla ilgili soru yönelten The Associated Press’e bugüne kadar yaptığı gibi net bir “hayır” demediği için çıldırıyor olmamızı hoş görün. Kendisi The Sopranos evreninde geçen yeni bir hikayeyle ilgili, bizi resmen heyecandan çatıya fırlatan şu açıklamaları yaptı zira:
“Yapacak olursam bile bu izlediğiniz Sopranos olmayacaktır. Zaten söylemeye gerek yok, en ihtiyacımız olan kişiyi kaybettik. Ama Newark, New Jersey’nin benim hakkında konuşmanın ilginç olacağını düşündüğüm birkaç zaman dilimi var. Bunlardan biri 60’lar sonu ,70’ler başı. Tüm o ırksal düşmanlık hakkında, ya da uyuşturucu akışının gerçek başlangıcı hakkında konuşmak ilginç olurdu.”
Açıkçası 60’lara, 70’lere dönüp, Soprano ailesinin o dönemin şartlarıyla imtihanını görmek, Junior’ların, Livia’ların gençliğini izlemek çok acayip olurdu gerçektende. Başrolde de Johnny Soprano olurdu belki de. Dizi bunun temelini zaten normal yayın hayatında atmıştı, ailenin geçmişi sık sık göndermeler ve flashback’lerle şekillendiriliyordu. Bunun dizisini çekmek, gerçekten de çok keyifli olabilir.
Siz ne düşünüyorsunuz? Valla biz David Chase olsun, Sopranos olsun çamurdan olsun düşüncesindeyiz. Siz böyle bir şey yapılsa izler misiniz?