Marvel ile Disney+ ortaklığından doğan diziler, WandaVision ile başlattığımız dördüncü fazın ilk ürünleri olarak Ocak 2021’den beri hız kesmeden gündemimizi meşgul ediyorlar. Sırasıyla WandaVision, The Falcon and the Winter Soldier, Loki ve güncelde yayınlanmakta olan What If…? süredursun, bir taraftan da –salgının varyantlarını şimdilik düşünmezsek– sektör rahatlıyor, ardı ardına büyük ekrana çıkacak işlerden de haberler alıyoruz.
Elbette ki Marvel, Disney gibi isimleri zikrettiğimizde, bizim haftalık izleme takvimimiz gibi bir yıllık, haydi bilemedin, iki yıllık planlardan bahsetmediğimizi de aklımızın bir köşesinde tutuyoruz ve zaman zaman ileriye yönelik daha fazla beklentimiz olabiliyor. Disney+ bünyesinde 2022’de seyirciyle buluşması planlanan Moon Knight dizisi de bunlardan bir tanesi. Bir uyarlamasının televizyon için geleceğine dair söylentiler ta 2015’e, Marvel’ın Netflix ile işbirliği yaptığı ilk zamanlara kadar uzanan, Marvel’ın beyaz şövalyesi Moon Knight dizisinin başrolü Oscar Isaac, diziyle ilgili birkaç şey söylemiş. Bugün de onları paylaşmaya geldik.
Moon Knight’ı canlandıracak olan Isaac, katıldığı bir röportajda Moon Knight’ın süper kahraman türü içerisinde alışılmadık bir hikaye anlattığını; kendilerinin de süper kahraman filmlerinin mantığına pek uymayan bir dizi çektiklerini ve bu sayede Moon Knight’ta daha önce yapmadığı pek çok şeyi denemek için yaratıcılığa bolca yer bulduğunu belirtmiş.
Bu yorumların aşırı genel ve hemen her yapım için söylenebilecek şeyler olduğunu düşündüyseniz çok haklısınız, ben de düzce okuyunca aynı fikirdeyim. Öte yandan bahsedilen yapım Moon Knight olunca, bir de şimdiye kadar Disney+’ta yayınlanan Marvel dizilerinin de kendi çaplarında yeni bir şeyler denemeye çalıştıklarını düşününce, yorumlardaki bu genelliğin içerisinden bizi heyecanlandıracak şeyler çıkartmaya çalışmak elde değil.
İlk olarak 1975 yılında Doug Moench’in yazımı, Don Perlin’in çizimiyle Werewolf by Night’ın 32. Sayısında görünen Moon Knight, sahip olduğu çoklu kişilik bozukluğu gibi modern zamanların tanısı rahatsızlıklarının yanında, orijin hikâyesi nedeniyle de antik zamanların mitleriyle sıkı bir ilişki içerisinde. Bir anlamda bu karakterin hikâyesi, hem kendi evreni içerisinde hem de biz okuyucuların nazarında, bolca ikircik barındırıyor. Ethan Hawke‘ın kötüsünü canlandıracağı ve Mısırlı yönetmen Muhammed Diab‘ın yöneteceği dizi için, bize de yeni haberler gelene kadar “Acaba gerçekten de böyle ikircikli bir hikâye izleyebilecek miyiz?” diye düşünmek kalıyor.
Siz ne dersiniz?