Mühürsüz oyların hayat-memat belirleyen bir seçimde geçerli sayılabildiğini deneyimleyerek öğrendiğimiz şu yılı geride bırakırken, senenin en dikkat çekici filminin seyirci puanlamasında şaibe iddialarının olduğunu söylesem, şaşırır mısınız? Ben yazarken bile şaşıramıyorum. Elbette post-hakikat dünyamızda insanlar istedikleri şeylere inanmalarını sağlayacak bilgileri üretebiliyor, şekillendirebiliyor ya da çarpıtabiliyorlarsa; sevdikleri filmin sevilmiyor olma –ya da sevmedikleri filmin seviliyor olma– ihtimalini de “Hile var!” diye açıklayacaklar.

Star Wars: The Last Jedi için de böyle bir şey oldu işte. Filmin Rotten Tomatoes‘daki eleştirmen puanı çok yüksekken, seyirciler filmin resmen üzerine çöktüler. An itibariyle %50’lerde gezinen seyirci puanlaması kimilerine mantıklı gelmedi. Birkaç mecra, filmin saha araştırmasıyla varılan CinemaScore puanının daha yüksek olmasını sebep gösterip, Rotten Tomatoes seyirci puanlamasının şüpheli olduğunu iddia ettiler. Buradaki şüphe elbette “Putin siber kuvvetlerini salmış” tadında değil. Daha ziyade “Sinirlenen seyirciler bot bastılar” şekli bir itham konuşulmakta.

Fakat böyle bir iddia, ekmeğini puanlamadan kazanan Rotten Tomatoes için biraz ağır. Bu sebepten de kendileri TheWrap’e konuşup, durumla ilgili şu beyanda bulundular:

The Last Jedi 3

Eleştirmen ve seyirci puanlamalarının sahiciliği Rotten Tomatoes’un çok önem verdiği bir mesele Sıradan iş yükümüzün bir parçası olarak platformlarımız güvenlik, çoklu ağ, sosyal ilişki ve veritabanı uzmanları tarafından yakinen denetleniyor. Bu ekiplerimiz ortada bir problem olduğu tespitine varmadı.

Star Wars: The Last Jedi için yazılı seyirci incelemelerinin sayısında bir artış gördük, çünkü film ve serinin hayranları konuyla ilgili çok tutkulu hissediyorlar. Yazılı incelemelerin sayısı, Force Awakens’da gördüklerimize yakın.”

Yani Rotten Tomatoes’un bu işten bir kaybı / kazancı yok. “Baya sahte hesap bulduk, temizledik; buyurun %70’miş asıl skor” deseler de aynı, “E yokmuş bir şey” deseler de aynı. Neticede CinemaScore’un da bu işten bir kaybı / kazancı yok. Kimsenin kimseye bir garezi olmadığı da belli. Bir yandan eleştirmenler beş gündür filmi övüp kurtarmaya çalışıyorlar; yani seven gerçek. Öte yandan Rian Johnson kendi bile “Twitter’dan üzerime çökenler oldu” dediğine göre, “Film silinsin külliyattan” diye bir anket kırk beş bin imza aldığına göre şiddetle sevmeyen de gerçek. Yani ortada çok da bir komplo aramaya gerek yok derim ben. Siz ne dersiniz?

 

Author

Geekyapar'ın yazı işleri şövalyesi. Uluslararası İlişkiler okudu, okula girmeden önce yaptığı işi yapıyor. Küçükken "Büyüyünce ne olmak istiyorsun?" diyenlere yazar diyordu. Tüm internette bulmak için: @acyberexile.

Bir Yorum Yazmak İster Misin?

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.