“Tarihin en kötü filmi” elbette biraz sert bir yakıştırma, ancak sinema tarihinde bu onura layık görülmeye yaklaşan birkaç eser var. Bunlar genelde kötülükleri üzerinden nam salıyorlar, eş dost meclislerine kötülükleri ile giriyor, insanları da kötülükleri ile etkiliyorlar. Plan 9 From Outer Space bunlardan biri, Manos: Hands of Fate, bir başkası. Ama şüphesiz aralarında en acayiplerinden biri, The Room.
İzlemeden önce “bir film ne kadar kötü olabilir ki?” diyorsunuz; ama berbat oyunculukların, anlamsız diyalogların ve gerçekten korkutucu derecede basiretsiz sinematografinin yanında film bir de gerçekten akıl almaz tutarsızlıklar ve kopukluklar içeriyor. Siz hiç bir filmde, bir karakterin başka birisinin doğum günü partisi ile ilgili sözünü kesip “Bu arada test sonuçları geldi, kanserim” dediğini ve sonradan buna hiçbir şekilde değinilmediğini gördünüz mü? Gerçekten?
Filmin yönetmeni Tommy Wiseau sonradan filmi “kara komedi” diye satmaya çalıştı, ancak kimsenin pek yiyesi yoktu. Filmin oyuncusu Greg Sestero The Disaster Artist isimli bir kitap yazıp olanı biteni açıklamıştı zaten. İşte aşağıda fragmanını izleyeceğiniz film de, o kitaptan uyarlanmış bir eser. James Franco’nun yönettiği ve başrollerini kardeşi Dave Franco (Greg Sestero) ve kankası Seth Rogen (Sandy Schklair) ile paylaştığı film, şu şekil tanışmak ister sizle.
Bu sene başında SXSW festivalinde izleyicilerle buluşan The Disaster Artist, Aralık ayında geniş bir seyirci kitlesine kavuşacak. Filmin SXSW versiyonu gerçekten büyük övgüler almış, Tim Burton’ın Ed Wood‘una çok olumlu noktalardan benzetilmişti. Neticede şaşırtıcı değil, zira iki film de efsanevi derecede kötü sinemacılar hakkında. Biz de merakla bekliyoruz o yüzden, acayip ilginç olacağa benziyor. Siz ne dersiniz?
