Yönetmenliğini Brad Bird‘ün üstlendiği The Incredibles 2 için daha etine dolgun, daha detaylı, dipdiri bir fragman elimize ulaştı sevgili geekler. Geçen seferkinden katmerlerce uzakta değil, ancak bir yandan da filme olan heyecanımızı ayakta tutmak görevini de başarıyla ifa ediyor. Konu ilk fragmandan anladığımızdan, azıcık daha genişliyor. Süper kahramanlığı geri döndürmek adına başlatılan bir girişimle Elastigirl işe başlıyor, biri süper güçler geliştirmekte olan üç çocuğuna bakma görevi de baba Incredible‘a düşüyor.

Başrollerinde Craig T. Nelson, Holly Hunter, Samuel L. Jackson, Bob Odenkirk, Catherine Keener, Sophia Bush ve Sarah Vowell‘in bulunduğu The Incredibles 2 Pixar’ın 2004 yılında çıkan ilk filminin hikayesini devam ettiriyor. Aynı ilk film gibi yine Brad Bird tarafından yazılan ve yönetilen film Türkiye’de de 15 Haziran 2018‘de vizyona girecek gibi gözüküyor ki Allah’ı var, ben biraz şaşırdım buna; çünkü 15 Haziran aynı zamanda global çıkış tarihi ve genelde animasyon filmler ülkeye altı ay geç falan girerler.

Velhasıl, aha şu fragman. Eyyam fragmanın altında.

Şimdi filmin esas üç olayı var. Birincisi, elbette Incredible ailesinin iç dinamikleri. Bir eş çalışırken, diğerinin çocuklara bakması onyıllardır hikayecilere tonla ekmek çıkartmış bir durum; ancak tabii ki bunun alışık olduğumuz versiyonu erkeğin çalışıp kadının evde olması. Fragmanın bir noktasında, Bob Odenkirk‘ün karakteri özellikle Bob’u es geçip Helen’ı seçince Bob bozuluyor, Helen da bir bakış atıyor ya? Hah, o bakış filmde genişliyor mu; genişlemiyor mu bu alt konunun en önemli sorusu. Yani oradaki mesele Bob erkek olmasına rağmen evde kaldığı için mi gücenip daralacak, yoksa evde kaldığı için mi?

Bu önemli, çünkü ev erkekliğinde bir sorun varmış gibi davranmanın gerçekten lüzumu yok; ama bu noktayı vurgulayacağız derken de güzelim Bob’a hödüklük yaptırmanın hiç lüzumu yok. Zaten burası kuru endişe gibi de duruyor, çünkü fragmanın geri kalanında Bob’un ailesel dertlerle uğraşırken gayet Bob bir tavrı var. Gücenik, gururu çizik falan değil; baya iyi niyetli ama yorgun.

Diğer iki esas olay ise Bob Odenkirk‘ün Winston karakteri ve sonda çıkıp herkese Hypno-Toad atan gizemli kötü adam. Kuvvetle muhtemel birlikte çıkacaklar ama yine de aralarındaki bağ nedir, Winston neyin nesidir; bunu da öğrenmek için filmi seyretmeye sabırsızlanıyoruz.

Durum bu yani alem-ül geek. Sizin fikirler ne alemde?

Author

Geekyapar'ın yazı işleri şövalyesi. Uluslararası İlişkiler okudu, okula girmeden önce yaptığı işi yapıyor. Küçükken "Büyüyünce ne olmak istiyorsun?" diyenlere yazar diyordu. Tüm internette bulmak için: @acyberexile.

Bir Yorum Yazmak İster Misin?

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.