Arctic Monkeys yeni albümünü çıkarttı. Bu büyük bir olay. Büyük, çünkü Alex Turner, Matt Helders, Jamie Cook ve Nick O’Malley’den oluşan grup beş senedir moladaydı. Molalarının öncesinde çıkarttıkları albüm AM‘di. AM büyük bir albümdü. Arctic Monkeys AM’e gelene kadar zaten büyük bir gruptu. Büyük gruplar, büyük bir albümün ardından büyük bir ara verirlerse; geri dönüşleri de büyük olur. Bu yüzden de Tranquility Base Hotel & Casino da büyük bir heyecanla bekleniyordu.
Ben baştan şunu söyleyeyim, konuyu kapatalım ve cümleten rahatlayalım: Bu albüm beklentilerinizin hiçbirisini karşılayamaz.
Çünkü gayret etmiyor.
Grubun frontman‘i ve baş şarkı yazarı Alex Turner, Entertainment Weekly’ye verdiği röportajda şöyle diyor albümün ismiyle alakalı:
“Tranquility Base, gerçekte, ilk aya inişin yapıldığı alan. Ancak gerçekten de aya kurulmuş bir otel-kumarhane kompleksinden söz edip etmediğimiz şaibeli. Albümün ismini bir mekandan alması fikrini seviyorum. Daha önce yaptığım bir şey değil, ancak en sevdiğim albümlerden pek çoğu neredeyse ziyaret edebileceğiniz bir yerdir zaten.”
Turner’ın bu beyanı bir başlangıç noktası. Treni buradan kaldırıp, başka beyanlarda buluyoruz kendimizi. Örneğin yine Turner, Pitchfork’a konuşuyor, albümün yıldız parçası Four Out Of Five‘da geçen “bilgi-hareket oranı” tabiri için şöyle konuşuyor:
“Bu terimi Amusing Ourselves to Death isimli bir kitaptan aldım. Tabiri duyduğumdan beri fikre karşı bir çekim hissediyorum. Her ne kadar kitap 1985 basımı olsa da, bana hâlâ geçerli göründü -belki de uydurulduğu günden daha bile geçerli. Kayıt cihazına şarkı olarak söyledim bir gün bir şeyler uydururken ve bu otel kompleksinin çatısında bulunan bir taco dükkanı olduğuna dair bir imaya düşüverdi.”
Yani Ay’da bir otel-kumarhane kompleksi var. Bunun çatısında bir taco dükkanı var. Taco dükkanın ismi Bilgi-Hareket Oranı. Albümün kapanış şarkılarından Science Fiction için ise şöyle diyor Turner, yine Pitchfork’a:
“Bilim-kurgu içinde kendi dünyamızı keşfe çıkabileceğimiz başka dünyalar yaratır, ben de bu fikirle ilgili bir şeyler yazmak istedim. Fassbinder’ın World on a Wire’ı gibi filmleri ve bilim-kurgu kitapları izlerken o tarz bir kelime dağarcığına erişmeye başladım. Sonra bir bakmışsınız ki sanal gerçeklik ay kumarhanesi deneyimlerinden bahsediyoruz.”
O Science Fiction ki, şöyle bir söz barındırıyor içinde:
Küçük ayna aynamın içinde dünya kablo üstünde
Yağmurluğumun cebinde
Niyetim seni kıpkırmızı yapacak bir şarkı yazmaktı
Fakat hissetmekteyim ki tüm bunlar
Kendi hayrı için fazla akıllı olacaklar
Bazı bilim-kurgunun olduğu gibi
Yağmurluğunuzun cebinde dünyayı kablo üstünde tutan küçük ayna aynanıza baktınız mı bugün? Aynı Pamuk Prenses’teki kötü kraliçe gibi, yansıtıcı bir yüzeyin karşısına geçip kendinizle ilgili iyi bir geri bildirim almak için aynayı aktive ettiniz mi dünyayı tuttuğu kablo üstünden? Yani Instagram’a baktınız mı bugün kaç beğeni almışsınız diye, Twitter’ı kolaçan ettiniz mi onu soruyorum aslında. Turner bunu anlatıyor. Bunu ve çok daha fazlasını.
Bu albüm dinlemesi kolay bir albüm değil, zira içinde şarkı yok. Arctic Monkeys’in önceki albümleri şarkı albümleriydi. Birbirleriyle tematik ve sonik bir ortak payda üstünden buluşan; fakat konseptsel olarak bir şey paylaşmayan albümler dinledik Turner ve saz arkadaşlarından. Bu bize When the Sun Goes Down, Brianstorm, Crying Lightning, Brick by Brick, Do I Wanna Know gibi muhteşem hit parçalar verdi. Böylesi bir şey bu albümde yok.
Olmasını beklemek haksızlık değil. Ancak bir yandan Arctic Monkeys’le altıncı albüme kadar gelen kimsenin de Arctic Monkeys’den bir şey bekleyeceği yok bu saatten sonra; çünkü hayatlarına Birleşik Krallık sokaklarında yapılan zıpçıktılıkların hikayelerini anlatarak başlayan grup dört sene sonra Queens of the Stone Age‘in solistiyle albüm yaptı. Bu adamların belirli bir çizgiyi takip etmedikleri, büyük grup arketipleri arasında istikrar bakımından Muse‘dan çok Radiohead‘e yakın durdukları bariz.
Sormamız gereken soru o yüzden “Tranquility Base Hotel & Casino” önceki Arctic Monkeys işlerine benziyor mu, değil. Soru şu: Tranquility Base Hotel & Casino ne? Cevabı da iki kelime.
Konsept albüm.
Bu albüm içinden şarkı seçip telefona atmaya müsait değil. Bu albüm bağıra bağıra eşlik etmek için yapılmamış. Bu albümün içinde sizin üç dakikalık bir anınıza soundtrack olmaya yakın tek bir şarkı bile yok. Bu albüm bir albüm. Müzisyenlerin albümlerini on üç taksitte ve sekiz ayda belki çıkarttıkları bir dönemde, sadece Arctic Monkeys’in kaşesiyle yapılabilecek bir konsept albüm. Başından sonuna kadar aynı şeylere –insan ırkının dijitalleşmesi, bilgi-hareket oranı, teknoloji kullanımı– reaksiyon veren, başından sonuna kadar aynı parçacıklar üstünden top oynayan bir albüm.
Bu albüm bir mekan aslında. Bu mekan Ay’da. Üst katında bir tacocu var. Alt kat otel ve kumarhane. Açılışı bugün yaptı. İlk ziyareti cümleten gerçekleştirdik.
Bakalım zaman ilerledikçe tekrar tekrar gidesimiz gelecek mi?