Video oyunu müziği deyince aklınıza ne geliyor? Kuvvetle muhtemel kafanızda beliren şeyi biz buradan söyleyelim: Orkestral bir sound, epik aranjmanlar, ismini bile bilmediğiniz enstrümanlar ve muhtemelen araya destansılık amacıyla serpiştirilmiş, Latince bir şeyler çığıran ince sesli bir koro. En sevdiğimiz hobimizin müzikleri genel olarak bu yönde ilerliyor bir süredir.
Yanlış anlamayın, bununla bir problemimiz yok. Skyrim gibi, World of Warcraft gibi kendimizi ufacık hissettiren müziklere kapımız her zaman açık. Ama… İnsan bazen şöyle hoparlörü sonuna kadar açmak istiyor. O hoparlör cazırdasın, titremekten içi çatlasın istiyor. Şöyle arkaya tam ses bağıran, insanın kafasının istemsiz olarak bir öne, bir arkaya sallanmasına sebep olan bir şey olsun istiyor. İnsan bazen metal istiyor sevgili geekyaparlar! Size de olmuyor mu?
Bizim şu an bir rock’ımız, metalimiz geldi. The Last of Us gibi öyle soft rock da değil. Baya headbang’imiz geldi sevgili okurlar. Madem öyle, işte böyle diyelim; karşınıza video oyun tarihinin en unutulmaz 15 rock / metal soundtrack parçası ile çıkalım dedik. Buyurun. Alfabetik olarak sıralanmış 15 video oyunu rock parçası huzurunuzda. Şu pazar günü tam ses açılıp, komşuyu ifrit ettirmelik!
Unutmadan ekleyelim, oyunlar için özel olarak yazılmış parçalara bakıyoruz. Yani GTA, FIFA, Guitar Hero gibi oyunlara sonradan eklenmiş lisanslı parçalar bu listede yok!
1. Asylum Fight
http://www.youtube.com/watch?v=Dn0PikMmyiY
Polonya’nın oyun dünyasına kattığı güzide işlerden biriydi Painkiller. Cennetle cehennemin savaşında tetikçilik görevini üstlenen bir karakteri oynuyordunuz. Çok, çok acayip setleri; bir o kadar da acayip düşmanları; daha da acayip silahları vardı. Ve müzikleri çok güzeldi. Arkadan bangır bangır metal çalarken iblislere tahta kazık döşemenin keyfini Painkiller oynamayanlar anlayamaz.
2. Dante’s Office 7 Hells Battle
Metal müzik dediğin; hatta belli bir ölçeğe kadar rock müzik de dediğin hafif aşırı olmayı gerektirir zaten. Yoksa Kiss’leri, sayısız Brutal ve Death gruplarını, Ozzy Osbourne’u nasıl açıklayacaksınız? Açıklayamazsınız. Rockstar havası oldu mu, bir kişi her şeyi sevdirebilir izleyiciye. Eski Dante de öyleydi işte. Bir yandan pizza yerken bir yandan şeytan döver, arada da ucuz ucuz “one-liner” döşerdi. En güzeliydi!
3. Doom Theme
http://www.youtube.com/watch?v=uf47DQj_2Gg
Çocuksunuz. Daha metal ne, rock ne haberiniz yok; en kötü biraz İngilizce’niz varsa bunları sert cisimler sanıyorsunuz. Doom diye bir oyunun lafı dönüyor. Herkes çok heyecanlı. Yeni bir çığır açmış bu oyun. Hafiften de korkuyorsunuz ama. Kapağındaki yeşil askerin dövüştüğü şeytanlar hiç de hoş durmuyor. Alıp, oyunu açıyorsunuz. Böyle müzikler karşılıyor sizi. Artık dönüşü olmayan ufka girişinizi yaptınız. Mars’a hoş geldiniz. Burada sadece sert insanlar dövüş yapıyor.
4. Duke Nukem Theme
Yani itiraf edin, zaten bunun geleceğini biliyordunuz. Bu şarkı ki temsil ettiği şeylerle birlikte oyun dünyasına 13 sene boyunca Duke Nukem Forever’ı bekletti. Bu şarkı ki yıllar boyunca yurt odalarında, annelerden gizli kulaklıkla evlerde, oyun dergileri ofislerinde, arkadaş ortamlarında ve bilumum dost meclislerinde tekrar tekrar çalındı. Her seferinde de gazı verdi bize. Yemin ediyoruz, şu şarkıyı hasbelkader maç öncesinde çalmayı akıl eden bir teknik direktör çıksa; herhangi bir sporda şampiyonluğa oynar. Dinlesenize yahu, şu şarkı bittikten sonra insanın hareket etmek istememesi mümkün mü?
5. Hell March
http://www.youtube.com/watch?v=Tb-gI_pFog0
Bugün olsa Red Alert’in müzikleri eminiz orkestral olurdu. Ya da elektronik. Belki etnik ögeler de sıkıştırılırdı oyunun bir yerine. Ama sene 1996’ydı ve 1996’da oyun müzikleri sert insanlar tarafından yapılıyordu. Ve sizi temin ederim, Red Alert serd bir oyundu. Acıması, şakası yoktu. Kendini fazla ciddiye almayan oyunların soyu tükendi biliyoruz. Ama arada bir tekrar o günlere dönmek isterseniz, Hell March’dan uzağa bakmayın. Gaz garantidir.
6. It Has to Be This Way
Biraz haksızlık ettik. Kendini ciddiye almayan oyunların soyu tükendi derken, ismi Revengeance olan bir oyunun listede bir aşağıda yer aldığını da biliyorduk aslında. Kojima’nın Metal Gear Solid 2’den sonra düştüğü “Raiden’ı nasıl sevdiririm?” derdine verdiği belirleyici cevaptı Revengeance. Çok ciddi satış rakamlarına ulaştı mı bilmiyoruz, ama üzerine bir ana seri MGS oyunu kadar konuşulmadı. Bizce haksızlık yapıldı. Yenilikçi oynanışı, kendine has halet-i ruhiyesi ve bu muhteşem soundtrack’iyle şahaneydi.
7. Legacy
Pardon ama, zaten konusu motorcular olan bir oyun yapıp müziğini çellolarla çalamazsınız. Böyle bir şey yaparsanız bir yerlerde birileri kazan kaldırır haklı olarak. Neyse ki o sıralarda yaratıcılığının doruklarında olan Tim Schafer ve LucasArts ekibi böyle bir yanılgıya hiç düşmedi. Baştan itibaren nasıl bir oyun yapacaklarını biliyorlardı. Onlar bir asfalt oyunu yapacaklardı. Bunun için de bir asfalt müziğine ihtiyaçları vardı. Sağ olsunlar, The Gone Jackals da onlara bu muhteşem soundtrack’i sağladı.
1 Comment
ya abicim delirtmeyin adamı quad machine nasıl olmaz !!!!
https://www.youtube.com/watch?v=SvRYVSQS2_s