2000’lerin başları Y nesli için acayip zamanlardı. İlla ki bu satırları okuyan herkes bir noktada 2000’lerin başlarının safi kafa karışıklığından kaynaklanan acayipliğine bir yerden dokunmuştur. Amerikalı biri için 2000’ler başları Nickelback’lerin, 3 Doors Down’ların yıllarıydı. Bunlar bize de geldi elbette, ama Türkiyeli bir genç için başka kavgalar da vardı. Bir önceki onyılı korkunç kalitesiz ve banal pop müzik klipleriyle geçirmiş nesil, “daha fazlası mümkün mü?” diye sormaya başlıyordu. Evlere kablolu TV’ler, kablolu TV’lerde MTV’ler geliyordu inceden. Başka başka şeyler gözüküyordu ufukta.

O esnada iki albüm çıktı. Tam zamanıydı iki albümün de. İki albüm de benzer bir kulvarın farklı yerlerinde duruyorlardı. İkisi beraber Türkçe rock müziği ana akıma, daha önceden taşındığından farklı bir formda taşıdılar. Biri 2002’de çıkmış Belki Alışman Lazım‘dı. Duman’ı Her Şeyi Yak yorumuyla bir gecede fenomen eden albüm arkasından gelen çok şeyi şekillendirdi. O albüm bir mihenk olarak çok övülüyor zaten. Çok haklı övülüyor zaten.

Ama bu tip tartışmalarda ondan iki yıl sonra çıkan, ve bence en az onun kadar etkili olan diğer albüm neden bahsedilmiyor; ondan pek emin değilim. Bahsediliyorsa da en azından, benim olduğum ortamlarda pek geçmiyor ki. Halbuki o albüm, yani Dünya Yalan Söylüyor, yani Mor Ve Ötesi’nin dördüncü stüdyo albümü, yani Yardım Et ile bombastik başlayıp, Uyan ile introspektif biten; içinde Cambaz ve Bir Derdim Var gibi iki müthiş ikonik şarkı bulunduran, gelmiş geçmiş en iyi ikinci Fikret Kızılok cover’ına ev sahipliği yapan o harika eser.

Şu an size okurken çok övüldü gibi geldi mi? Övülmedi aslında. Bu albümün tam olarak hak ettiği yoğunlukta övülmesi mümkün değil. Fiziksel olarak mümkün değil. Albümün tınıları ve sözlerinde çok nadir yakalanan bir deha varve bu deha gömülü. Gizli, saklı, içeriye atılmış. Bir Derdim Var harici albümde çıkartıp aklını masaya vuran bir şarkı bile yok.

O yüzden ilk sefer dinleyince fark etmiyorsunuz Uyan’da şarkı yükselirken arkada daimi bir yankının döndüğünü. Fark etmiyorsunuz neredeye fısıltılara dönüşen o yankının şarkıya muazzam bir kasvet kattığını. Önce hissediyorsunuz. Sonra tekrar dinleyişte tespit edip algılıyorsunuz. Adını koyuyorsunuz. Sonra da çıkışından on üç sene sonra oturup övüyorsunuz. Dünya Yalan Söylüyor, istisnasız bu etkiyi yaratıyor.

Biz şöyle iliştiriyoruz albümü. Bir dinleyin. Üzerine konuşalım.

Author

Geekyapar'ın yazı işleri şövalyesi. Uluslararası İlişkiler okudu, okula girmeden önce yaptığı işi yapıyor. Küçükken "Büyüyünce ne olmak istiyorsun?" diyenlere yazar diyordu. Tüm internette bulmak için: @acyberexile.

Bir Yorum Yazmak İster Misin?

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.