Çok değil, yaklaşık üç-dört ay önce esas kız ve esas oğlan koltuğuna yerleşen isimler açıklanmıştı Cloak and Dagger dizisi için. Olivia Holt ve Aubrey Joseph isimlerinin bizi çok da coşturmadığından bahsettiğimiz yazımızda sanırsak her şeyi aşağı yukarı açıklamıştık. Özetle pek de hevesimizin olmadığı bu seçimler sonrası gelen haberlere de ne denli dikkat edelim, ne kadar yükselelim hiç bilemiyoruz vallahi.
Hani bir umuttur, kavanozun dibinde kalmışçasına sıkı sıkıya tutunduğumuz bir içgüdümüz var hala, en azından benim için öyle. Ama ne kadar inandırıcı gelir bilemiyorum da, gittikçe o yetimi de kaybedecekmişim gibi hissediyorum. Runaways çizgi romanlarında konuk oldukları sayılar hariç çok aman aman abartılı bildiğim bir çift sayılmasa da, Cloak ve Dagger’ı bir şekilde iyi buluyordum. Evet, iyi. Ama şu haberle beraber, artık Cloak ve Dagger için “Keşke sadece çizgi romanlarda kalsalardı.” diye bir cümle sarf ettiğim nokta, benim için umudumu yitirdiğim yer oldu. Cloak and Dagger dizisi bildiğiniz romantik bir yapım olacakmış.
“Cloak ve Dagger her şeyin üstünde karakterlere ve duygulara odaklanan bir yapım. Tandy ve Tyrone arasındaki romantizmi anlatıyor, ki bu daha önce Marvel’ın televizyon dizilerinde görmediğimiz bir şey. Romeo ve Juliet’i düşünün, ama size ikisinin de daha ilk bölümün sonunda ölmeyeceğine dair garanti verebilirim!”
Bu cümleler bizzat Mark Endemano‘dan geliyor, nam-ı diğer Disney Medya Dağıtım Müdürü. MIPTrends’in haberine göre kendisi sorumlu oldukları yapımları tanıtırken, hem Inhumans hem de Cloak&Dagger’dan da bahsediyor ve bizzat bu cümleleri döküyor ağzından. Dizinin Marvel ve ABC Stüdyoları ortaklığında bir yapım olacağını da belirtmeleri dışında, Cloak & Dagger dizisine dair bir de 10 bölüm olacağı bilgisi mevcut.
Şimdi size sorarım, Endemano’nun sözlerinden yola çıkarak gelen bu değerlendirme sizce ne kadar coşulacak bir şey? Şahsen ben pek sıcak bakamıyorum. Cloak ve Dagger çok da “Ay aşkitom” moduna bağlayan tipler halinde aklımda kalmadığından, bu Romeo ve Juliet benzetmesine bir tuhaf baktım. Marvel dizilerinde daha önceden görmediğimiz (?) denilen bu romantik ilişkinin Romeo ve Juliet’e benzetilmesi, inanın umutlarımı yitirdi. Shakespeare’i severim, eyvallah, adam bölümünü okuduğum edebiyatın baş yazarlarından/şairlerinden biri; e ama hocam şimdi çizgi romanlarda gördüğüm elemanlarla sen bu kadar romantik bir esere gönderme yaparsan ben sana orada dur derim.
Eğer vıcık vıcık aşk göreceksek ben şimdiden Cloak ve Dagger’ı izlemeyeceğimi belirtmek istiyorum. Süper kahraman yapımlarında elbette bu türde şeyler oluyor; yani hangi dizi veya filmde konu illa aşka gelmiyor ki? Ama sınırını biliyorlar en azından, değil mi? Ha bir de daha önceden Marvel dizilerinde görmediğimiz seviyede bir ilişki oluşu da dikkatimi çekti. Polyannacılık yapıp “belki de o kadar değildir, aklına gelen ilk romantik çift Romeo ve Juliet’tir” tarzında bir şeyler düşünsem de, daha önceden görmediğimiz kısmı beni germeye yetti; demek ki fena bir şeyler gelecek karşımıza, vıcıklık üst seviyede olacak. Bilemiyorum Altan, bilemiyorum…
