Liminal Space estetiğiyle bir süre önce fazlaca ilgileniyor ve bu temadaki sayfaları buldukça takip ediyordum. Bu furyada hesabına rastladığım, beğendiğim ve takip ettiğim “Liminal Space Core” paylaşımlar yapan ve farklı kişilikler yaratıp diyaloglarla düşündüren Noeras (Yusuf Gökşen)’in oyunu “İNZİVA”yı duyduğumda ise güzel bir iş çıkacağından emindim. Tahmin ettiğim gibi, felsefi değerlerin ve psikolojinin çokça ele alındığı bir oyun ile karşılaşmış olduğumu söyleyebilirim. Benim de, biraz kendisine sorarak, biraz da oyunla ilgili düşüncelerimi paylaşarak bir yazı yazma fikri belirdi aklımda. Şu ana kadar anlattıklarım merakınızı uyandırdıysa sizi aşağıya doğru alayım.
Neler Oluyor Bu İnziva’da?
Point & Click ve bir de Visual Novel türündeki oyunların hikâyesi kaliteli ise her daim keyif almışımdır. Ancak İNZİVA’yı oynadığım süre boyunca keyif almak yerine kafamın içinde kendime sorular sorup, cevaplamakla meşguldüm. Oyun içerisinde, oyuncuyla konuşan iki karakterden ve birkaç arka plandan fazlası bulunmuyor ve bir saatten az bir oynanışa sahip. Yine de, kısa bir hikâye ile çok şey anlatan bir oyundu kesinlikle. Amacına sadık bir işlenişi var. Psikoterapi amaçlı yaratılmış bir oyun denilebilmesi için sadece diyaloglarının derinliği bile yeterliydi.
Oyunu bitirdikten sonra Yusuf’a bazı sorular sordum. Oyunu geliştirmeye başlamasındaki nedenin, depresyon sürecini nasıl atlattığını paylaşabilmek ve insanlara dokunabilmek olduğunu söyledi. Bilhassa bu amacını taktir ettim ve böyle dokunaklı diyalogları yazabilmesinin ardındaki tecrübeleri daha önceden yaşamış birisi olarak çok net bir şekilde hissedebildim. Psikolojinin, felsefenin ve gerektiğinde sosyolojinin ele alındığı İNZİVA; depresyon, tükenmişlik sendromu veya travma sonrası stres bozukluğu gibi bazı sıkıntılarla yüzleşen ve zor zamanlar geçiren insanlar için “anlaşılmayı bekleyen” iç düşünceleri barındırıyor. Gökşen’in başarılı bir iş çıkardığını düşündüğümden dolayı, ortaya konulan fikrin biraz daha anlaşılabilmesi adına bu oyunu paylaşmak benim için keyifli bir süreç olacak.
Seni Anlıyorum!
“Seni anlıyorum“, zor bir süreçten geçen herkesin duyması gereken bir teselli olabilir. Başkalarını anlayabilirsiniz ama kim, kendini tamamen anladığını söyleyebilir ki? Kendini objektif bir göz ile anlayabilen birisi uzun bir süreçten geçmiş olmalı. Bazen içinizde, sizin bile ulaşamadığınız düşünceleriniz ya da anılarınız yatıyor olabilir. Ve bunları dış dünyanıza döküp hesaplaşmanız gerekebilir. Bu sürecin ağırlığını üzerinizden attığınızdaysa harekete geçmiş olmanın rahatlığını yaşayabilirsiniz. İnziva’nın oyuncuya vermek istediği ve anlatmak istediği mesajlar, alter egonuzla yüzleşebilmeniz ve kendinizi anlayabilmeniz için sizi yeterince anlıyor ve anlayışla karşılıyor.
Olmalı Dediğimiz Şeyler Hâlâ Var
Oyunla ilgili deneyimimi ve eleştirilerimi yönelteceğim kısım geldi. “Bunu nasıl bilebilir?” dedirten karakter diyaloglarıyla kendimi bir şeylerle tekrardan yüzleşiyormuş gibi hissettim. Gerektiğinde oyunlara duygusal yaklaşabilen, her şeyden önce önüne koyulan işin içeriğini takdir eden oyunculardan olarak, İnziva’nın bu yönü samimi bir şekilde hoşuma gitti. Tabii objektif olarak ele alındığında geliştirilmesi gereken yönleri hâlâ var. Mesela üzerine düşülmüş bir yapım süreci ile oyunun başından çok daha tatmin bir şekilde ayrılabilirdim. Oyundaki gidişatın farklı olabilmesine rağmen tek bir sona bağlanması da ayrıca çeşitliliği öldürüyor. Yine de aranılan şeyin ne olduğuna bağlı olarak, diyalogların çeşitliliğinin yanı sıra verilen mesajlardan tatmin olabilirsiniz de. Sonuçta ortada büyük bir iddia yok, biçimlendirilmiş bir amaç var.
Son olarak Yusuf, iyi veya kötü fark etmeksizin her bir yorumu değerlendirdiğini söyledi. İkinci bir oyuna başladığını ve inzivadaki eksiklikleri doldurmak istediğini de ayrıca belirtti. Daha uzun bir oynanış, ses ve görsel alanda çeşitlilik gibi ilerlemelerle uğraşacak. Hikâye açısından çeşitliliğe gidilse de yine psikoloji temalı bir oyun olacakmış.
Kendisinin İnziva ile ortaya koyduğu bu özgün ve garip deneyimi takdir ediyorum. Bu oyunun taşıdığı potansiyelleri geliştirerek çok daha başarılı işler çıkarabileceğine eminim.
