Şimdilerde raflardaki yerinde yeller esen Penguen‘in en mühür işlerinden biri de Dudullu Postası‘ydı. Serkan Yılmaz‘ın 2008’de yaratıp geçtiğimiz yıla kadar yetiştirdiği, küçücük köşesinde kendine sağlam bir kitle edinen seri; esasında Dudullu’nun uydurma ‘yerel gaste‘siydi. Dudullu Postası; Pirelli’ye meydan okuduğu “Halı Yıkayan Dudullu Güzelleri” ile, kafa açan Köşem Var Yazı-Yorum ile, her hafta atılan “Basına Saldırı: Fotoğraf Makinelerimizi Kırdılar” manşeti ile yıllarca Penguen okurlarının göz attığı ilk köşelerden biri olmuştu.
Geçtiğimiz kasım ayında, efsane serinin Onur Ünlü yönetmenliğinde diziye uyarlanacağı haberini aldık. Otisabi ile yaşadıklarımızı düşününce bu habere başta biraz mesafeli durduğumu söyleyebilirim. Fakat sonrasında eklenen her haber kulağa gayet tatlı geliyordu. Ali Atay ve Serkan Keskin bu projede de Onur Ünlü’yü yalnız bırakmayacaktı, Erkan Can‘ın da dizide rol alacağı söylendi, Serkan Yılmaz dizinin senaristlerinden biri olarak açıklandı ve dizinin yayınını Blutv üstlendi. Bu şekilde bakıldığında tablo şahane duruyordu. Ardından Ali Atay ve Serkan Keskin projeden ayrılsalar da Güven Kıraç ve Taner Ölmez‘in kadroya katılmasıyla tablo kendini çok da bozmadan durmaya devam ediyordu.
Aralık sonunda çekimlerine başlanan diziden önce set görüntüleri, posterler beklenirken Blutv ansızın dizinin tanıtım fragmanını yayınladı. Bu sayede tabloya sandığımızdan daha yakın bir bakış atma fırsatı bulduk. Peki ne gördük? Önce tanıtım fragmanını herkesin izlediğinden emin olalım.
İddia ediyorum, yukarıda yazılanlardan bihaber olsanız her yıl bir iki tanesi türeyen kete mahalle dizilerinden birinin fragmanını izlediğinizi sanardınız. Doğrusu bu gerçek içimi biraz ürpertmedi değil. Evet, şu kısacık ve oyuncu tanıtmak için çekildiği belli olan videodan kesin bir çıkarım yapmak mümkün değil fakat bu dizinin kotarılamayacağına verdiğim ihtimal artık öncekinden çok daha fazla. Orijinal ve kaliteli yapımların iddialarını en ufak parçalarıyla dahi savunması gerektiğine inanırım. Ancak görünen o ki ne Onur Ünlü ne de Blutv, Dudullu Postası ismi ve yüzlerine güvendikleri oyuncular dışında ortaya bir iddia koymaya çalışmamış. Hikayeye dair bir iz? Yok. Dudullu Postası’na -tiryakisi dışında anlayanı olacak- bir gönderme? O da yok. Bir mizah, bir heyecan uyandıracak unsur? E o da yok. Peki reklam? Bak o var işte.
Ne yapsak? Yavaştan ümidi kessek mi? Yoksa çok mu peşin hüküm vermiş oluruz? Siz aşağıya yorumlarınızı yazın, ben kameralarımız kırılmadan ortamı yavaşça terk edeyim.
