James Bond filmlerine dair haberleri takip etmek son yıllarda bir hayli zorlaştı, farkında mısınız?
Bir dönemler Daniel Craig rolden ayrılacağı için potansiyel yeni adaylar, hayranlar tarafından aranmaya başlamıştı. Gerek Tom Hardy, gerek de Tom Hiddleston gibi isimler bu açıdan düşünülen isimlerden oldu. Sonra Craig’in uçuk kaçık beklentileriyle milyar dolarlar verilerek tekrar oynaması için ikna edildi falan… Geçtiğimiz haftalarda hatta bir Bond filminin yönetmeni de koltuğunu bıraktı. En son hatırımızda kalan en kayda değer haber Helena Bonham Carter’ın yeni olası rolü üzerineydi zaten, sonrasında biz de ipin ucunu saldık.
Ancak gel gelelim bu Bond furyası Arap saçından hallice bir karmaşıklıkta ilerlemeye devam edecek gibi. Çünkü bizim profesyonel İngiliz ajanını oynayan ismin seçilmesi konusunda sorumlu olan Barbara Broccoli, şu sıralar gündeme spekülatif bir söz bırakıp kaçtı: “Bond kadın olmayacak, hadi başka kapıya.”
The Guardian’a röportaj veren Broccoli, 2020’de gelmesi planlanan yeni Bond filminde oynayacak Craig haricinde bir başka kim bu role uyabilir diye düşünen hayranların umutlarını belli bir ölçüde yıktı. En azından Doctor Who ile günümüz modern dünyasında yeniliklere açık olmayı kabul eden insanlığın, Bond için böyle bir şeye hazırlanmaması gerektiğini savundu. Yani James Bond’un asla bir Jane Bond olmasını beklemeyin diyor kısaca:
“Bond bir erkek. Kendisi erkek bir karakter. Bir erkek olarak yaratıldı ve muhtemelen de erkek olarak kalacak. Ve bu hiç de problem değil. Erkek karakterleri kadına dönüştürmek zorunda değiliz.”
Bir bakımdan “karakter orijinine” sahip çıktığı için desteklenebilir bir düşünce olsa da başarılı uyarlamalar yapıldığı zaman neden değişiklikler reddedilsin ki? Kimse kalkıp da yaratılan karakterin tam tersi bir şey yapın demiyor ama her türlü hikayede halihazırda doldurulmak adına bırakılan boş kısımları, isteseler gayet de güzel değiştirebilirler sanki.
En azından Hayley Atwell’i Agent Carter rolünde izledikten sonra, neden Bond rolünde de görüp salya akıtmayalım ki gibi düşünüyorduk. Ama Broccoli ablamız maalesef o konuda katiyen değişiklik olmayacağını söyleyince bir nebze üzüldük, yalan yok.
Ne dersiniz, Barbara Broccoli sizce haklı mı? Yoksa sadece gündemde kalınmasını sağlamak için mi böyle bir spekülatif laf ortaya attı?