Comic-Con o kadar büyük, o kadar kalabalık bir olay ki; ne kadar takip için bilgisayar başına otursanız; ne kadar her şeyi yakalamak için önünüze…
Tabii ki, ilk sezonuyla sağlam bir giriş yapan, Arrow’un bu sene yarattığı hayal kırıklığının üstünü örten ve severek takip ettiğimiz The Flash da Comic-Con’daydı.…
Eski bir tema olmasına rağmen “felaket sonrasında hayatta kalma” fikrini ve taşıdığı derin bunalımı yeni keşfeder olduk. Post-apokaliptik olan da zombi istilasında sıkışan da…
Firmaların artık kendi toplantılarını, sunumlarını yapmalarından dolayı eskiden çok daha büyük, çok daha heybetli olan lansmanlar biraz güç kaybetmiş gibi görünüyor sanki. E3’te bunu kısmen…
Düne kadar, “Comic-Con biraz sönük mü bu sene yahu?” diye düşünüyordum. Sonra dün DC sazı eline aldı ve her şeyi değiştirdi. Ben de dünün büyük film…
Üşenmedik, saniye saniye sizin için Türkçe altyazı ekledik. Ekleyen çevirmenimiz heyecandan tatlı tatlı can verdi ama Batman’e feda olsun. Bu arada, arada böyle Türkçe…
Ben yıllarca amatör ve profesyonel olarak geek’lik (Hah, profesyonel olarak geek’lik!) yaparken şunu gördüm: Uzaktan bakılınca “bu ne be?” denilen, ama yaklaştıkça hayranı olunan,…
Burası Facebook’ta önizleme olarak çıktığından, belki de kendi ayağımıza sıkıyoruz ama baştan söylememiz lazım; aşağıda geçeceğimiz haberin çok da eti budu dolgun değil aslında.…
Geçen haftalarda Comic-Con’da Batman v. Superman damgası izleyeceğiz derken, şaka etmiyorduk. Star Wars’ın Celebration sonrası, Warcraft’ın Blizzcon öncesi geldiği; Marvel’ın hiç teşrif etmediği 2015 SDCC’sinde tek bir yıldız adayı vardı…