Fantastic Beasts: Crimes of Grindelwald‘ın gelişine iki haftadan da az bir süre kaldı artık. Bekleme süresi azaldıkça insanlardaki heyecan seviyeleri hiç sabit durmamaya başlıyor, tuhaf duygu selleri yaşanıyor üstelik. Ancak son günlerimizi heyecanlanmak için geçirmemiz gerekirken endişe edeceğimiz detayları öğrenerek geçirmek gerçekten de hoş değil.
Popculture.com‘un haberine göre uzun süredir IMDB sayfasında rolü yazmayan Fiona Scott, Harry Potter serisinden çok yakın tanıdığımız birini canlandıracakmış: Minerva McGonagall. “Hayda, o ne alaka?” diyecek olanlarınız yalnız kalmasın diye hemen cevap verelim: İnanın biz de şu noktada bilmiyoruz. Zira McGonagall’ın varlığı, hikayede illa güzel bir sebeple bağlanacak bile olsa insan ister istemez zaman çizelgesi konusunda minik endişeler yaşıyor.
Crimes of Grindelwald, 1927 yılında geçecek; bunu biliyoruz. Minerva McGonagall ise 1935 yılında doğan mühim bir kişilik. Elimizdeki bu iki bilgiyi bir araya getirip bir denkleme oturtmaya çalışınca işler sarpa sarmaya başlıyor tabii. Henüz daha doğmamış bir karakteri ne hikmetse 1927 yılında geçen filmin tam ortasında 30’lu yaşlarındaki haliyle karşımıza çıkacak. Kafalar karıştı mı?
Karışmasın. Aslında büyünün hakim olduğu Harry Potter evreninde elbette ki bunun da bir kılıfı olacaktır. Tıpkı ilk Crimes of Grindelwald fragmanında Hogwarts sınırları içinde cisimlenmenin yasak olduğunu bilen birçok hayranın “Aaa filmde yanlış anlatmışlar!” diye hönkürmesine benzeyecek bunun da sonu: McGonagall kadar harika bir kadın ve mükemmel bir karakterin bu bağlamda karşımıza çıkması da mantık çerçevesine oturtulacaktır.
Hogwarts sınırları içinde o senelerde cisimlenme yapılabiliyor oluşu gibi masumane bir tahminle atlattığımız diğer sıkıntının yerini şimdi McGonagall’ın zaman çizelgesindeki tuhaflığı aldı. Hogwarts’ta öğretmenliğine 50’li yıllarda başlayan Minerva McGonagall, bırakın 1927’de 30 küsür yaşında olmayı, henüz doğmamıştı bile. Bu da birçok kişi tarafından zaman çizgisine ihanet ile suçlanan bir gerçeklik haline geldi.
Ancak teorilerimiz var elbette, korkmayın. Fantastic Beasts serisinin beş filmi 1926-1945 yılları arasında geçeceğinden ötürü, McGonagall’ın doğduğu ve yetişkin bir kadın olduğuna dair vakitlere yapılacak herhangi bir ön görüsel sahne şu noktada mümkün değil. Verilen kesin açıklamalar doğrultusunda böyle en azından. Ancak çok daha mantıklı olabilecek bir teori var: Zaman Döndürücü.
Twitter’da benimle bu konu üzerine kafa patlatan Mert Arıkan’a öncelikle bir teşekkürlerimi ileteyim. Zira kendisiyle tartışırken karşılıklı tüm ihtimalleri düşünmüş gibi hissettim, minnettarım. Kendisinin önerisine göre McGonagall’ın filmlere dahil oluşu, Zaman Döndürücü ile mümkün olacakmış. Onu otuzlu yaşlarında gördüğümüz sahneler de muhtemelen Zaman Döndürücü’yü kullanarak gelecekten gelmesi üzerine odaklanabilirmiş. Ancak gel gelelim hala sıkıntılı birkaç noktamız var.
Her ne kadar mantık çerçevesine oturacak gibi gözükse de, bu teori de bir yerde sağlam değil aslında. Çünkü bize tanıtılan Zaman Döndürücü, en azından kitaplarda okuduğumuz olanı, o kadar çok uzun süre öncesine ya da sonrasına gitmek için yeterli mi, bilinmiyor. Hermione’ye bizzat McGonagall tarafından verilen ve derslerine yetişebilmesi için ideal bir nesne haline gelen Zaman Döndürücü, bu noktada McGonagall’ın o kadar uzun süreli zaman yolculuğu yapmasına yetersiz kalıyor. Hemen hemen yakın tarihlere giden Hermione ve Harry, hatırlarsanız kitaplarda beş saatten fazla o zaman diliminde vakit geçiremiyordu; çünkü zamanın devamlılığına büyük ölçüde zarar verme ihtimalleri vardı. Hatta bu konu Cursed Child’ın en büyük problemlerinden biriydi hatırlarsanız.
Peki Rowling’in bizzat senaryosunu yazdığı Crimes of Grindelwald için umutlarımızı yükseltmek adına ne gibi açıklamalar getirebiliriz bu karışıklığa? Öncelikle Harry Potter evrenindeki tüm Zaman Döndürücü’leri görmedik. Daha önceden var olan herhangi bir başka versiyonuna tanık olmadık, değil mi? Veya Hermione’ye verilen Zaman Döndürücü, acaba 90’lara kadarki süreçte ne tür Bakanlık uygulamalarına tabi tutuldu da çok fazla yıl ileri/geri gidebilme şansı kısıtlandı? Bunların hepsi, anlaşılan o ki, filmde cevabını alacağımız sorular. Ancak Cursed Child travmasından sonra oluşabilecek herhangi bir zaman çizgisi ihanetine karşı o kadar hassaslaştım ki, şahsen bunun mantıklı bir çerçevede sunulmaması dahilinde büyük bir hayal kırıklığı yaşayacağımdan eminim. Rowling’in son yıllardaki aksi kararlarına rağmen içimdeki son umut ışığına koca bir Nox patlatmamasını diliyorum…