Her güzel şeyin olduğu gibi, Mandalorian’ın bu sezonunun da sonu olduğunu biliyorduk ve o son geldi çattı. Bu yıl hem bizi büyük bir dizi kuraklığından kurtaran hem de Skywalker Saga’nın ağzımızda bıraktığı kötü tadı silen Mandalorian, uzun yıllar boyunca aklımızda kalacak bir yapım olacağını kanıtladı. Ben daha fazla lafı uzatamayacağım arkadaşlar ve yüksek müsaadenizle spoilerlı olarak Mandalorian’ın ikinci sezon finali olan The Rescue bölümünü incelemeye başlıyorum.

Öncelikle hiç sözü dolaştırmadan bölümün en can alıcı noktasından başlayacağım. Zira bunu konuşmadan diğer şeylere asla odaklanamam. Bundan iki bölüm önce, bir Jedi’ın onu bulması için Grogu, görü taşına oturmuş ama daha Jedi kendini gösteremeden kaçırılmıştı. Ben de bir önceki bölümün incelemesinde bu Jedi’ın, sezon finalinde belirebileceğini ve bizimkileri kurtarabileceğini söylemiş, hatta kim olacağı hakkında teoriler kurmuştum. Ama bu kadarını yapacaklarını hiç tahmin etmemiştim. Adamlar resmen genç Luke Skywalker’ı geri getirdiler!

Yani bakın, biliyordum. Bu sahnenin bir deus ex machina sahnesi olduğunu, bir kurtarıcının çıkıp kahramanlarımızı kurtaracağını biliyordum. Ama buna rağmen o yeşil ışın kılıcını görmek, Death Trooper’lar teker teker kesilirken hâlâ gelen Jedi’ın kim olduğunu tahmin etmeye çalışmak, “Yok canım Luke değildir” demek ve sonunda Luke’u canlı kanlı görünce heyecanıma yenik düşmek, inanılmaz bir deneyimdi. Yani buna sonuna kadar hazırlıklıydım ve CGI falan biraz garip durmuş ama yine de o kadar muhteşem bir sahneydi ki heyecanımdan yerimde duramadım. Gerçekten en son ne zaman bir Star Wars içeriğinde bu denli coştum, hiç hatırlamıyorum.

Hazır ben coşkumdan bahsetmişken bu bölümün tam bir duygu treni olduğunu söylemem gerekiyor. Her ne kadar önce Luke’un gelişine deli gibi coşsam da daha sonra Grogu’nun onunla beraber gideceğini anladığımda inanılmaz mutsuz oldum. Daha sonra Grogu’nun ayrılmak için babasından, yani Mando’dan izin almasını izlerken gerçekten ağlamamak için kendimi zor tuttum. Gerçekten arka arkaya iki sekansın bu kadar fazla duyguyu içinde barındırması, bana, tekrar tekrar bu dizinin bir Star Wars içeriği olup olmadığını sorgulattı. Biz hangi duamıza karşı sana kavuştuk ey Mandalorian? Sen neden bu kadar mükemmelsin?

Şimdi bunları bir kenara bıraktığımıza göre, gelin, bölümün diğer ve biraz daha sorunlu kısımlarından konuşmaya başlayalım. Sevgili Mando’muz, Grogu’yu bulmak için önce Grogu üzerinde deney yapan doktoru kaçırdı, daha sonra da intihar timine küçük bir ek yaparak Bo Katan ve yardımcılarının da desteğini almış oldu. Bu noktada Bo Katan’ın Mando’ya katılma motivasyonunu oldukça anlaşılabilir, hatta ekipteki tek kabul edilebilir motivasyon olduğunu da söylememiz gerekiyor. Fakat Bo Katan’ın ekibinde bir kişinin eksik olduğu hemen dikkatimi çekti. Açıkçası üçüncü bölümde bir şey mi kaçırdım, Axe Woves öldü mü diye dönüp baktım ama yok, adam gayet üçüncü bölümde hayattaymış bu bölümde neden Bo Katan’ın yanında değildi bilmiyorum. Belki Bo Katan’ın çaldığı uzay gemisine göz kulak oluyordur.

Öte yandan bu bölümün Boba Fett’e birazcık haksızlık ettiğini düşündüm. Önce Koska Reeves’den güzel birkaç darbe yiyen Boba, daha sonra ana savaşta da sadece dikkat dağıtmak için kullanılınca biraz üzülmedim değil. Fakat bölümün sonunda, daha doğrusu after credit sahnesinde Book of Boba Fett yazısını görünce tamam dedim. Boba Fett’e özel dizi geliyor, varsın bu bölüm haksızlık etsinler.

Açıkçası bölüm hakkında gerçekten bir şeyler yazmak oldukça zor. Zira bana kalırsa her ne kadar kruvazörün içine sızma planları oldukça mantıklı ve güzel olsa da bunu gerçekleştirme biçimleri, Stormtrooperların artık “Belki yanlışlıkla birilerini vururuz…” diye düşünerek ateş bile etmemeleri, Deathtrooperlar her göründüğünde çalan o çirkin müzik gibi öğeler, bölümü inanılmaz aşağı çekti. Ama işte bölümün özellikle son sahneleri o kadar mükemmeldi ki tüm bu kötü öğeleri hafızalarımızdan sildi attı. Geriye sadece o mükemmel anlar kaldı.

Lafı buraya getirmemek için oradan oraya dolaştırdım ama ne yazık ki bölümde konuşmamızın en zor olacağı konudan, Mando ve Grogu ayrılığından konuşmamız gerekiyor. Sadece düşünmek bile gerçekten boğazımda bir şeylerin düğümlenmesine sebep oluyor. Yani şu dizinin iki sezonda yarattığı şu karakter gelişiminin notları çıkarılıp, bundan sonraki Star Wars yapımlarında ders olarak okutulmalı. Grogu’nun Mando’dan izin istemesi, bacaklarına sarılması, kaskını çıkarması, yüzüne dokunması, her sahnesi iğne gibi yüreğime saplandı. Daha geçen hafta Mando’nun maskesini çıkararak bir kuralını çiğnediğini, belki ikinci kuralı çiğneyerek Grogu’yu da yanında tutacağını düşünürken, bu hafta böyle bir veda ile yüzleşmek gerçekten aşırı derecede mutsuz etti beni. Fakat mutsuz da olsa Grogu’nun hikâyesi için güzel bir sondu. Bu da bizi asıl sorumuza getiriyor: Mando’nun sonu ne olacak?

Evladından ayrılarak en büyük darbeyi yiyen Mando için bu bölümün en büyük olaylarından bir tanesi de Darksaber’ın artık kendi eline geçmesiydi. Fakat hem Luke’un gelişi hem de Grogu’nun vedası o kadar öne çıktı ki adeta gelecek sezonların asıl hikâyesi arka planda kaldı. Her ne kadar Mando, Darksaber ile hiçbir ilgisinin bulunmadığını söylese de Moff Gideon’ın da yönlendirmesiyle Bo Katan bu şekilde alamayacağını ve bir savaşta ele geçirmesi gerektiğini söyledi. İkili arasındaki bu çekişmenin gelecek sezonda nasıl bir hâl alacağını gerçekten çok merak ediyorum. Acaba ikili bu sorunu çözmenin bir yolunu bulabilecek mi yoksa Mando ya da Bo Katan’ın Darksaber yüzünden ölümünü mü izleyeceğiz? 

Yani efendim gerçekten ilaç gibi bir sezonun ardından böylesi güzel bir sezon finali ile beraber, Mandalorian’a şimdilik veda etmek güzelmiş gibi görünse de bu güzelliğe bir yıl ara verecek olmak gerçekten mutsuz ediyor beni. Şimdi biz ne izleyeceğiz? Kendimi boşluğa düşmüşüm gibi hissediyorum. Siz nasıl hissediyorsunuz? Mandalorian’ın ikinci sezon finalini nasıl buldunuz? Yorumlara gelin birazcık beraber duygulanalım.

Author

Kalabalıkta sesini kaybetmemek için içerik üreten biri. Her ateşin iyi bir hikâyeye ihtiyacı olduğunu düşünür. Film, kitap, dizi, karikatür oyun ve müziğin her türlüsüne ilgisi vardır ama parası yoktur. Onu her yerde "Tavşan" diye çağırabilirsiniz.

5 Comments

  1. BrownEyes Skywalker Reply

    Selamlar, bu sezon finalinden sonra kendimi hayatta hiçbir iddiası yokken kendini özel bir çocuğun en sevdiği oyuncağı olarak bulmuş ve sonra terk edilmiş bir vites topu gibi hissediyorum. Buruk, amaçsız, yalnız…

  2. Ahsoka Tano Reply

    Bu sezon finali ile bizleri yerle bir etti bizi Benimde merak ettiğim mandolirian grogu görevini tamamladı hikayesi bitti boba fett ile devam edilecek gibi bir mesajda verildi cok merak ediyorum acaba boba feet mandolirianin devam dizisi mi olacak

    • Eninde sonunda bir yerlerde Grogu ve Mando karşılaşacak (çünkü bir baba oğluna verdiği sözü tutar 😔) Ama bu sadece bir karşılaşma olarak mı kalacak yani eskisi gibi olamayacaklar mı diye sorarken yine gözlerimin dolması… Ah mandalorian sen ne güzel dizisin. Ama ben onların yeniden kavuştuğunu ve Grogu’nun eskisi gibi her macerada Mando’nun yanında çantanın köşesinde olmasını istiyorum :'( Bu bir daha gerçekleşmeyecek mi 😞

    • Bi starwars sever olarak, artık starwars ile ilgili bir şey yapmayın ya bi’ 20 sene filan.
      Mandolarian’ı da izlemedim, izlemeyeceğim.
      Çakma starbuck lı dizi.

Bir Yorum Yazmak İster Misin?

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.