Çok açık konuşuyorum; şu hayatta etrafında dönen hype’ı katiyen anlayamadığım bazı insanlar var. Kendisini Don Jon’da izleyip, “oynayabiliyormuş demek ki” diyene kadar Scarlett Johansson bir oyuncu olarak öyleydi benim için mesela. Vakti zamanında herkesin överken tükendiği Adrien Brody de öyleydi. Bu tip “ya neden bu kadar takdir?” dediğim insanlar, ya bir noktada benim gözümü açıyorlar; ya da beni haklı çıkartıp Adrien Brody gibi azalarak bitiyorlar.
Benim nezdimde yıllardır bu kategorinin tek başına sahibi Jennifer Lawrence, henüz ikisini de yaşamadı. Yıllar önce sinemaseverlerin hayatına Winter’s Bone’daki ödüllü performansıyla, popüler kültüre de Winter’s Bone için aday gösterildiği Oscar törenine giydiği kırmızı elbiseyle giren Jennifer Lawrence; X-Men ve Hunger Games serileri vesilesiyle gişeyi; David O. Russell ile çektiği filmler vesilesiyle de ödül dünyasını resmen eline geçirdi.
Bu sene yine Russell ile beraber çektiği Joy’un en azından ödüller için dikkate alınacak filmler listesine gireceği kesin olan Lawrence, şimdi de bir başka cepheyi fethetmeye gidiyor: Kameranın arkası. Lawrence, Entertainment Weekly’ye verdiği röportajda, ilk yönetmenlik deneyimi için hazırlıklara başladığını açıkladı. Project Delirium adındaki film, New Yorker dergisinde yayınlanan 2012 tarihli makalenin ortaya çıkardığı gizli Amerikan deneylerini konu alacak. 70’li yıllarda gerçekleştirilen deneyler, “düşmanları topyekün insan kaybı olmadan fethedebilmek” adına ordu mensupları üzerinde psikokimyasal savaş testleri yapılmasına sebebiyet vermiş. Film de bu deneyleri inceleyecek.
Lawrence konuyla ilgili “İlginçtir, 16 yaşımdan beri yönetmenlik yapmak istiyorum ve hep o yönde adımlar almak istedim. Eğer daha önceden yapsaydım, hazır olmazdım. Şimdi gerçekten kendimi hazır hissediyorum.” diyor. Ben şimdilik bir yargı yapmamak üzere kendimi tutuyorum. Zira yukarıda söz ettiğim Don Jon, sadece Scarlett Johansson ile ilgili değil, genç aktörlerin yönetmenliğe geçmesi konusundaki fikirlerimi de değiştirmişti; zira Joseph Gordon-Levitt şahane bir iş çıkartmıştı o filmde. Belki Lawrence da kendisiyle ilgili fikrimi değiştirir. Bakalım, göreceğiz. Siz ne diyorsunuz?