9 Ocak’ta beş bölümü birlikte yayınlanacak olan Echo dizisi ne anlatıyor, mutfağında kimler var, dizi neler vaat ediyor?
Esas ismi Maya Lopez olan Echo’yu ilk olarak Hawkeye dizisinde görmüştük. Kingpin’in evlat edindiği ve büyüdüğünde Tracksuit Mafia’nın lideri olacak karakter, Kızılderili kökenli ve işitme engelli. Bahsettiğim Tracksuit Mafia’yı Matt Fraction’ın muazzam Hawkeye serisini okuyanlar bilecektir. Bu diziyle birlikte sinematik evrene geçiş yapan çetenin lideri çizgi romanların aksine Echo olmuştu. Echo’nun çizgi romanlardan tek farkı bu değil, Marvel Cinematic Universe’te kendisini -şimdilik- süper güçsüz ve protez bir bacakla izliyoruz.
Hawkeye’dan çıkıp kendi spin-off’una kavuşan Echo, yine Hawkeye’da gördüğümüz Vincent D’Onofrio’nun Kingpin’ini ve Spider-Man: No Way Home’da gördüğümüz Charlie Cox’un Daredevil’ini de yanına alıyor. Kendi dizisi yolda olan Daredevil’ı çok göreceğimizi sanmasam da Wilson Fisk yani namıdiğer Kingpin’in Echo dizisinde yeri sağlam. Onu son olarak Echo tarafından -Echo’nun babasının ölümünü planladığı için- vurulurken görmüştük, dizi de bu ikilinin ilişkisinin geçmişini ve geleceğini birlikte ele alacak gibi görünüyor.
Şu fragmanda Echo’yla ilk karşılaşmasını görüyoruz Kingpin’in, hem de elinden kanlar damlarken. Bu önemli, zira Echo dizisi MCU’nun yetişkinlere yönelik ilk yapımı olacak. Deadpool 3 ve Blade ile sinema tarafında da yaş sınırlarını yükseğe çekecek olan Marvel, bu atılıma Echo ile başlıyor. Dizi bu sebeple Disney+’ın yanı sıra Hulu’da da yayınlanacak ve doğruyu söylemek gerekirse Marvel’ın Netflix işlerine en yakın atmosfere sahip dizisi gibi görünüyor.
Maya Lopez’in Kızılderili özüne ve ikinci babası olarak gördüğü Kingpin’le yüzleşmesine odaklanacak olan Echo, fragmanlarındaki şiddet seviyesi ve karanlık tonu ile dikkat çekiyor. MCU şimdiye kadar Falcon and the Winter Soldier ve Hawkeye gibi dizilerle daha “gri” bir ton yakaladı ve çok da fantastik olmayan bu karakterlerle ayakları yere basan, daha gerçekçi hikayeler anlatmaya çalıştı ama hiçbiri Netflix’teki dizilerinin seviyesine yaklaşamamıştı. Hawkeye’da izlediğimizde pek de kimsenin ilgisini çekmeyen hatta bence bu ilgisizlik konusunda WandaVision’daki Agatha ile yarışan Echo ise fragmanlarıyla heyecan yaratmayı başardı.
Bir kere Vincent D’Onofrio’nun Daredevil’den bu yana bütün ihtişamıyla canlandırdığı Kingpin’i tekrar görecek olmak müthiş. Kendisinin MCU’nun “sokak kahramanlarının” ana kötüsü olacağı söyleniyor. E Daredevil: Born Again öncesi Charlie Cox’un Daredevil’ini kostümlü olarak ilk kez göreceğiz, gelecek olan diziye heyecan-metremizi ayarlamamızı sağlayacak. Hawkeye’a dair bazı göndermeler duyma ihtimalimiz de var tabii.
Echo’nun MCU’nun geri kalanı ile etkileşiminden bahsettim ama dizi aslında Marvel Spotlight başlığı altında yayınlanacak. Marvel Spotlight, MCU’nun büyük resmine ve devamlılığına etkisi olmayan, daha karakter odaklı hikayelerin toplanacağı yeni bir seri. Bunun gerekli bir hamle olduğunu düşünüyorum, sonuçta The Marvels gibi filmin kendisinden önce 2 dizi, 1 film izlenmesi gereken yapımlar seyirciyi yormuş durumda. Fakat bu noktada şu soruya geliyoruz:
Echo karakterine odaklanmaya değer mi?
Hawkeye dizisinin bu açıdan pek bir şey gösterdiğini söyleyemesem de temsiliyet açısından önem taşıyor Echo. Maya Lopez işitme engelli olmasının yanında Amerikan yerlisi. Kendisini daha çok tanımamız gereken bu dizide de kökleriyle temas ettiğini göreceğiz, Choctaw kabilesinin dâhil olduğu sahneler olacak. Ms. Marvel ile Pakistanlı Müslümanların dünyasına giren MCU, şimdi de Kızılderilileri evrenine dâhil ediyor ve kabileyi bize tanıtırken güzel bir prodüksiyon dizaynı sergileyecek gibi görünüyor.
İşin güzel yanı, karakteri canlandıran Alaqua Cox da Amerikan yerlisi ve doğuştan işitme engeli var. Ayrıca Cox’un bir bacağı protez ve başta bahsettiğim gibi bu durumu Echo karakterine de aktarmışlar. Temsiliyet konusuna önem veren Marvel, senaryo ekibine de işitme engeli ve Amerikan yerlisi olan yazarları dâhil etmiş. Ancak bir yazar var ki dizinin hem başyazarı hem de yaratıcısı olduğu için kendisine ayrıca bir parantez açmamız gerekiyor: Marion Dayre.
Daredevil ve Punisher dizilerinin senaryolarında yer almış isimlerin de yer aldığı geniş senaryo ekibine liderlik eden Dayre, daha önce Better Call Saul’da çalışmış. Doğrudan senaryosunu yazdığı bölümlerin olmasının yanı sıra senaryo editörü olarak çalıştığını belirteyim. Bence bir diziye heyecanlanmayı sağlayabilecek, iyi bir özgeçmiş bu. Echo’nun da ilk üç bölümünün senaryosuna doğrudan temas etmiş.
Bölümler demişken, dizinin sadece beş bölümü olacağını ve hepsinin aynı günde yayınlanacağını belirteyim. Şimdiye kadar en az altı bölümlük ve hafta hafta yayınlanan diziler izlemiştik, yani Marvel’ın da diziden yüksek bir beklentisi olduğunu söyleyemeyiz. Çoğu Marvel dizisinden sonra “Keşke daha kısa olsaymış” diyen biri olarak böyle çerezlik bir iş çıkarmalarını sevdim.
Şahsen Netflix Daredevil’ındaki tek plan koridor dövüşünü anımsatacak tek bir sahne görmek beni mutlu etmeye yetecek gibi duruyor ama Winter Soldier’a benziyor diye heyecanlandığımız Secret Invasion bile tırt çıktığı için sütten ağzım yanmış durumda. Dolayısıyla iyi yazar kadrosuna rağmen Daredevil ve Kingpin gibi ağır taşların dâhil olacağı, Echo’nun Kızılderili köklerine doğru ilerleyen bu hikayeyi 5 bölümde toparlayabilecekler mi emin olamıyorum.
Siz ne dersiniz geekler, Echo dizisi heyecanlanılmayı ve binge-watch yapılmayı hak ediyor mu?
