Vakti zamanında Nihat Doğan’ın adada bağırdığı gibi, “Burası 2015 beyler, burası 2015” diye yere işaret parmağımla vura vura haykırmak, her gelen filmden önce bunu hatırlatmak istiyorum. Bu kadar abesle iştigal bir sene daha yaşamadık muhtemelen. Tam destekleyecek veriler henüz yok elimde, fakat Aralık ayında hesaba kitaba oturursak, dünya sinemasında gişenin en yüksek çıktığı yıllardan birini kapattığımızı fark edecekmişiz gibi geliyor.
O yüzden, arıtk her filme potansiyel bir sürpriz at gözüyle bakıyorum ve bunların hiçbiri o havayı Fantastic Four kadar net taşımıyor. Sanki bir noktada; eski filmlerin kalitesizliğinin, tartışmalı oyuncu seçimlerinin, çekimlerin aceleye gelmesinin, Fantastic Four’a yönelik ilginin azalmasının ışığında bu filmi kıymetli yapabilecek değerleri unuttuk gibime geliyor. Ve bunları hatırlatma görevini, aşağıdaki fragman çok başarıyla üstleniyor.
Mesela biz filmi son zamanların en başarılı bağımsız aksiyon filmlerinden Chronicle’ı çeken Josh Trank’in yönettiğini neden atlamışız bu dakikaya kadar? Neden altını çizmemişiz? Trank’in fragmanda dahi kartpostal gibi gözüken sahneleri buna utandırıyor. E bunun yanında filmin yazarı Days of Future Past ile hayran olduğumuz ve gün geçtikçe Fox’un Marvel’dan sorumlu bakanı konumuna ilerleyen Simon Kinberg. E kadro da fena değil…
O yüzden, ben aşağıdaki fragmanı izlerken durduramayacağım kadar kuvvetli bir şekilde içime bu his yerleşti. Fantastic Four’u sanki erken harcadığımız izlenimine kapılmadan edemedim. Şu an için filme yana yakıla aşık olduğumu söyleyemem, ama eğer 7 Ağustos günü sinemadan tatmin olmuş bir hisle çıkarsam da, hiç şaşırmayacağım sanırım. Buyurun!
Bu arada alttaki fragman bizim kanalımızdan, çeviriler de naçizane bizim ekibin. Kanala abone olun da, el işimizi, göz nurumuzu kaçırmayın!
