The-Stanley-Parable-start-screen

The Stanley Parable. Faux Play’in ilk yazısı onun hakkındaydı, Faux Play senenin oyunları dosyasının da başlangıcını o yaptı. Oyun hakkında herhalde bir bölümü kafamda, bir bölümü de arkadaş ortamında milyarlarca kelam etmişimdir. Ama söylediğim şeyler hep oyunun muazzamlığı, zekası ve kurgusu üzerineydi. 2013 için olan öneminden hiç söz etmedim.

Şu lafı bir kenara koyalım, 2013’ün Stanley Parable‘a ihtiyacı vardı. Stanley Parable‘a tüm oyun yıllarının ihtiyacı vardı. Yazıda oyun dünyasının “Yurttaş Kane” anını ne kadar merakla beklediğinden söz etmiştik. Bunun üzerine çok da yazıldı ve çizildi zaten. Ama bana sorarsanız oyun dünyasının Yurttaş Kane anı, 1998 senesinde levyeli bir bilim adamı sahneye çıkınca yaşandı. Bizim artık John Malkovich Olmak anına ihtiyacımız vardı. Bizi davet eden eli sorgulamaya, incelemeye ihtiyacımız vardı. Stanley Parable bu ihtiyacı karşıladı.

427 Numaralı Ofisin Çalışanı Olmak

Oyunun ne olduğunu sorarak başlamıştık yazımıza. Stanley Parable bu soruya bir cevap vermedi. Ama öyle güçlü bir oyundu ki, o sene oynadığınız tüm oyunların; önümüzdeki senede oynayacağınız tüm oyunların üzerinde izi vardı. Oyunlarda hikâye anlatımının sınırlarının ne derece üstünüze çekildiğini görmeden edemiyordunuz Stanley Parable‘dan sonra. Yaptığınız seçimlerin -hem sanal hayatta, hem de gerçek hayatta- hep aynı yere dönüp dönmediğini merak ediyordunuz. Stanley Parable, üzerine işlendiği tuvali sorguluyordu. Kabaran boyayı. Çizen fırçayı.

Hikâye sanatlarının en eskisi edebiyat, bunu yıllar önce yapmaya başladı. Shakespeare döneminden beri, tiyatro sahneleri de bu sorgulamalara tanık oluyor. Sinema bu olgunluğa erişmek için bekledi, ama artık metasını sorgulayan filmleri görmek hiç de zor olmuyor. Oyunlar bunu Stanley Parable kadar başarıyla gerçekleştirememişti bugüne kadar. En azından hiçbiri bu kadar eğlenceli değildi. Bu yüzden de Faux Play’in senenin oyunlarını seçerken, benim seçimim açık ve netti. Davey Wreden, yine gel, yine şaşırt bizi.

2345035-stanley_parable

Author

Yalnız olduğunu düşünen, ama bunun uzun sürmeyeceğini bilen bir adam. Bir gün Kaliforniya'nın yeşillikleri uğruna Arizona'daki evini terk edip gitti, geri dön çağrılarına da kulak vermiyor.

Bir Yorum Yazmak İster Misin?

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.