“Hazır Türkçe Basılmışken” köşesinde açıklanacak çizgi romanları seçerken, ana seriden bağımsız olması, kendi başına okunabilir olması tercih kriterlerimden biri oldu hep. Ama bu sebeple ana seride yer alan nice başarılı çizgi roman da bu incelemelerden mahrum kalmış oluyor. O sebeple onların da hakkını verebilmek amacıyla farklı bir yazı hazırlamaya karar verdim. Bu yazıda Marvel’ın 2003-2012 yılları arasında yayınladığı ve bizim yayınevleri tarafından da Türkçe’ye çevrilmiş 6 Büyük Event’i ele almaya karar verdim. Yine bu temaya yakın farklı fikirler var kafamda, onlar için de çalışmaya başlayacağım yakında. Sizin de farklı fikirleriniz varsa yorumlarda paylaşın lütfen.
İncelemelere geçmeden bilmeniz gereken ilk şey bu zaman dilimini başlatan iki tane öykü var: Avengers Dissambled ve Nick Fury’s Secret War -Her ikisi de Gerekli Şeyler tarafından dilimize çevrildi-. Bulabilirseniz onlarla başlamanızı tavsiye ederim. Olayların gelişimini kavramak için faydalıdır. Ayrıca Secret Invasion‘dan sonra Dark Reign, The Siege falan var. Onlar da ana kitapları olmadığı, orada burada bölük pörçük oldukları için listeye almadım ama süreci, gelişmeleri takip etmek adına onları okumak da faydalı olacaktır. Bunun yanında bütün serilere özel New Avengers/Mighty Avengers/Dark Avengers hikayeleri var. Onları okuduğunuzda -Gerekli Şeyler tarafından çevrildi hemen hepsi- ana crossover’ı farklı yönlerden görecek ve romandan aldığınız keyif katlanacaktır, tavsiye ederim.
Bir de incelemelerle ilgili bir kaç not ekleyeyim. Şimdi tek başına okunabilirlik kısmında “Yan Hikaye” dediğim zaman o seri adı altında çıkan fakat ana seri dışındaki kitapları kastediyorum, mesela “Spider-Man – Civil War” falan gibi. Tüm incelemelerde yorumlar Türkçe basımlarını içerir. Her biri basım ve çeviri olarak belli düzeyin üstünde olduğu için ekstradan bir kriter olarak bahsetmeye gerek duymadım. Bu arada tüm ana evrende geçen event’leri baz aldım, şu niye yok diye atar yapmayın yani. Marvel Now ve sonrası için başka fikirlerim var, onu biraz bekleyeceksiniz.
Eğer hazırsanız başlayalım.
House of M
Hikaye: Avengers Dissambled’da kafayı yiyen ve zihni ile birlikte güçlerinin kontrolünü de kaybeden Scarlett Witch Prof X ve Magneto tarafından iyileştirilmeye çalışılmaktadır. Avengers ve X-Men biraraya gelip kendisinin akıbetine karar vermek isterken olanlar olur ve kendimizi Wanda tarafından yaratılan Magneto’nun mutant rüyasının gerçek olduğu bir dünyada buluruz.
Nasıl?: Brian Michael Bendis tarafından zekice yazılıp, Olivier Coipel tarafından başarıyla çizilen bu eser dilimize Marmara Çizgi tarafından kazandırıldı. Marvel tarihinin en baba crossover’larından biri olması yanında X-Men külliyatını da komple değiştirmesi sebebiyle öncelikli okunacaklar listenizde üst sırada olmalı. Özellikle alternatif evren hikayelerini sevenler için bulunmaz bir nimet. Başta sizi kahramanlarımızın alternatif halleriyle tavlayan çizgi roman, sonrasındaki bu alternatif gerçeklikten kurtulma çabasıyla aksiyonu bol hale geliyor ve keyfi artıyor. Hikaye de çizimler de muhteşem.
Tek Başına Okunabilirliği: Fena değil. Olayı net çözebilmek için Avengers Dissambled‘ı okumanız, en kötü wikiden falan hadiseleri öğrenmeniz faydalı olacaktır. Onun dışında genel bir Marvel dünyası özellikle de New Avengers’ın başlarıyla ilgili bilginiz olması elbetteki faydalı olacaktır. Çok fazla yan kitaba ihtiyaç duymaması sebebiyle, bu yukarıda saydıklarım okey olduğu takdirde keyifli, sorunsuz bir okuma yapmanız için fazlasıyla yeterli.
Neden Kritik?: Eğer bundan sonra gelen X-Men çizgi romanlarının bir anlam ifade etmesini istiyorsanız başlangıç noktanız House of M olmalı, yoksa o hikayeler –Messiah Complex falan- anlamsız kalır. X-Men dünyası uzun süre, hatta Marvel Now’da bile bu olayın etkilerini hissetti. O sebeple X-Men takipçileri için olmazsa olmaz. Bütün crossover’lar birbirine bir şekilde bağlı olduğu için kendisinden sonrakileri etkiliyor ama zorunlu değil faydalı diyebiliriz.
Civil War
Hikaye: İnsanlar ardı ardına gelen süper kahraman hadiselerinden bezmiş durumdadırlar. Bunun üzerine New Warriors diye genç bir grup Stanford’da işleri büyük çapta batırıp üstüne tüy dikince “Süper Kahraman Kayıt Yasası” devreye girer. Kayıt yaptırıp devlet adına çalışmak ya da bugün ki statülerini korumak arasında seçim yapmak zorunda kalan kahramanlar Iron Man ve Captain America liderliğinde ikiye bölünürler. Tabi sonra birbirlerine dalarlar.
Nasıl?: Mükemmel. Öncelikle politik bir temeli olmasıyla kuru bir “kahramanlar birbirine girdi”den daha fazlasını sunduğu için bir alkışı hakediyor. Hikayenin en büyük artısı bize sunduğu iki tarafa da hak verilebilir sebepler vermesi. Yani bir tarafı seçseniz de –ölümüne #teamCap– diğer tarafın neden karşı çıktığını anlayabiliyorsunuz. Bunun yanında bize geekgasm geçirtecek pek çok aksiyon sahnesine sahip çizgi romanımız. Yazım kalitesi ayrı güzel ama görsel anlatım olarak da fazlasıyla doyurucu. Mark Millar tarafından yazılıp Steve McNiven tarafından çizilen bu efsane ilk olarak Hoz Comics tarafından Türkçe’ye çevrildi ve çabucak tükendi. Marmara Çizgi‘nin yeni baskısı ise hala piyasada bulunabiliyor.
Tek başına okunabilirliği: Hikaye temelde kendi kendine yetiyor. Ama eğer bulabilirseniz önceki eserlerle beraber bu noktaya gelişi daha iyi görebildiğiniz için çok daha doyurucu hale gelir. Yan hikayeler ise epik katkılarda bulunuyor. Özellikle Spider-Man yan hikayeleri ve prequel’i okursanız Stark’ın ve Parker’ın durumu kafanızda daha başarılı bir şekilde canlanacaktır.
Neden Kritik?: Bir kere filmi geliyor, okumuş olup “Çizgi romanı kadar güzel değil” demek için okumak lazım, onu kenara yazdık. Onun dışında gelmiş geçmiş en sağlam crossover’lardan biri okunmaz mı? Marvel dünyasında yeni bir çağın başlangıcı Civil War. Sonraki crossover’lara zemin hazırlar, Dark Reign’i falan daha etkileyici kılar, bildiğimiz kahramanlara bakış açınızı komple değiştirir.
World War Hulk
Hikaye: Bu dönemde Marvel’ın Illimunati grubu oldukça meşhurdu. O gruptan dördü (Tony Stark, Mr Fantastic, Dr Strange ve Black Bolt) Hulk’un dünya için çok tehlikeli olduğuna karar verip, kendisini uzayda bambaşka gezegene göndermişlerdir. Orada efsane Planet Hulk macerasını yaşayan Hulk son derece sinirli bir şekilde dünyaya döner. İntikamı çok acı olacaktır.
Nasıl?: Hulk’un belki de en başarılı hikayesi. Hep Bruce Banner olup, sağa sola kaçan, sonra da bir yerde kontrolünü kaybedip ortalığı dağıtan klişe hikayelere inat sonuna kadar agresif bir Hulk hikayesi. O ezik Bruce’un ortalarda olmaması taş gibi bir Hulk hikayesi okumamızı sağlıyor. Bu sinirin ve Hulk’un neden bu kadar güçlü olduğunun hikayeye yedirilişi de son derece başarılı. Yine epik dövüş sahneleri var. Hulk Marvel’ın baba kahramanlarını teker teker haşamat ediyor, daha ne olsun? Greg Pak‘in yazıp John Romita Jr‘ın resmettiği bu eser Gerekli Şeyler tarafından dilimize çevrildi. Bu arada Romita’nın çizimlerini sevmiyorum, keşke başkası çizseymiş notumu da eklemiş olayım.
Tek başına okunabilirliği: Tam zevk alabilmek için Planet Hulk‘u okumuş olmanız gerekiyor. Illuminati nedir ne değildir diye de şöyle bir wiki karıştırmanız da faydalı olur. Yan hikayeleri çok kritik olmadığı için ve önceki crossover’lar ile çok bağı olmadığı için Planet Hulk -o da Gerekli Şeyler tarafından çevrildi- ile birlikte bu altı sayıdan oluşan cildi okumak sizi fazlasıyla tatmin edecektir.
Neden Kritik?: Bu eser Hulk’un zirve noktası kanımca. Hemen takip eden Red Hulk hikayeleri falan fena olmasa da kalite olarak Hulk hep düşüşte oldu. Sırf bu sebeple bile Hulk’u seven sevmeyen herkesin kütüphanesinde yer etmeli. Hulk’un sonraki hikayeleri de bu event’i temel alıp gelişiyor, eğer o yönde devam edesiniz varsa bunu WWH’u okumadan yapamazsınız.
1 Comment
2012’den sonra günümüze kadar olan kısmı da yaparsanız güzel olur.