Mandalore, Star Wars evreninde galaksinin en dış kesimlerinde yer alan gezegenlerden biridir. İsminden de anlaşılacağı gibi Mandaloryanların ana yurdudur. Mandalore fikri, ilk kez The Empire Strikes Back’te ortaya atılmış olsa da; gezegenin kanondaki ilk görünüşü, Star Wars: The Clone Wars’ın ikinci sezonunda gerçekleşmiştir.
KısaKısa, tek atımlık bilgi topudur. Tam aradığınız yere rast gelirse tatmin edici, daha fazlası için biraz eksiktir. Şuradan kategoriyi kurcalayarak birbirinden farklı pek çok konuda içeriğe ulaşabilirsiniz.
Kadim Mandaloryan halkının, Jedi düzeni ile sıklıkla çatışma içerisinde olduğu bilinmektedir. Old Republic‘in yıkılışı sırasında da Jedi’lar ile savaşan ve tapınaklarına baskın yapan korkutucu ve savaş yanlısı insanlardır. Kendilerine özgü meşhur bir zırh giyerler, galaksinin her yerinde isimleri korku saçar ve iki binden fazla yıldız sistemini politik olarak etkilemişlerdir. Old Republic’in galaksiyi yönettiği dönemde bu süper komandolar, savaşçı koloniler hâlinde yaşamaktadırlar. Savaşmanın erdemine ve onuruna inanan insanlardır. Bazıları zamanla paralı askerlere dönüşmüş olsalar bile onurlarına yönelik hassasiyetlerini kaybetmezler.
Yıllarca süren savaşlar, gezegenlerinin yüzeyine zarar vererek yaşama elverişsiz bir hâle getirmiş ve Mandaloryanları kaderlerine mahkûm bir şekilde yaşamaya mecbur etmiştir. Savaşlardan yorulan gezegende, Düşes Kryze’nin liderliğinde daha barışçıl ve tarafsız bir rejim güç kazanmıştır. Bu da atalarının tutkuyla bağlı olduğu savaş ve şiddet yanlısı geleneklerin terk edilmesinden rahatsızlık duyan grupların oluşmasına yol açar. Mandolere halkı arasındaki bölünmeler, bir iş savaşa sebep olur. İç savaş, gezegen nüfusunun çoğunu yok eder. İç savaşın neticesinde Düşes’in rejimine katılmayı reddeden savaşçı gruplar, Mandalore’un Ay’ı Concordia’ya sürgün edilirler. Burada ise soylarının tükendiği varsayılmıştır.
Mandalore, Klon Savaşları’nın büyük bir bölümünde, Düşes Kryze tarafından yönetilmiştir. Ticaret Federasyonu‘nun Naboo’yu işgalinden önce, Jedi ustası Qui-Gon Jinn ve padawan Obi-Wan Kenobi, iç savaş sırasında Düşesi korumak için bir yıl boyunca Mandalore’da kalmışlardır. Üçlü, bu süreçte ödül avcıları tarafından takip edilmeleri nedeniyle sürekli hareket hâlindedir. Birlikte geçirdikleri bu zamanda Kenobi ve Düşes arasında romantik bir bağ da oluşmuştur.
Qui-Gon Jin ve Obi-Wan başka görevleri yerine getirmek için geri döndüklerinde ise genç Düşes Jedi’ların yardımı olmadan yok olmanın eşiğine gelen gezegenini yeniden ayaklandırmaya çalışmıştır. Gezegenin geleceği hakkında endişe duyan Düşes, Jedi’ların büyük savaşında tarafsız kalma isteğini belirtmek için temsilcilerle birlikte Coruscant’a gider. Yolculuk esnasında heyet ayrımcı gruplar tarafından saldırıya uğrar, Düşes kaçırılır ancak Kenobi ve Anakin Skywalker tarafından kurtarılır.
Savaşın sonlarına doğru Düşes, Darth Maul tarafından öldürülür. Eski başbakan Almec ise bu noktadan sonra Maul’un yönetiminin bir uygulayıcısı olarak kabul edilmiştir. Klon Savaşları’nın bitişini izleyen Mandalore Kuşatması ve İmparatorluğun işgalinden sonra Gar Saxon, gezegenin yönetimini İmparatorluk adına üstlenmiştir. Ölümünden sonra ise yerine kardeşi Tiber Saxon geçmiştir.
The Mandalorian dizisi ise Return of The Jedi’dan yedi yıl sonra; The Force Awakenings’ten ise yirmi üç yıl öncesinde konumlanıyor ve filmlerdeki boşluğu tamamlayacak şekilde İlk Düzen‘i ortaya çıkartan olayları işliyor. Dizide alışkın olduğumuz Jedi – Sith çatışması yerine, tek başına çalışmayı âdet edinmiş kelle avcısı Mando’nun maceralarını izliyor, bu esnada da çok sevdiğimiz bir sürprizle karşılaşıyoruz.
Bunları bir de sevgili Cevdet Canver’in sesinden dinlemek isterseniz, şöyle de bir kıyağımız var:
