Yazan: Kerem Özdamar

Günümüzden çok da uzak olmayan zamanlarda, bulunduğumuz gerçeklikten başka bir evrene transfer olabilme durumunun zihnimizdeki karşılığı, ‘’Nasıl tak diye burdayım, saniyede!!’’ şeklinde Azeroth’a açılan portala koşan Horde misali bir atış bölgesinden diğer çıkış bölgesine muhtemelen koşa koşa ulaşmaktı. Bu konuda daha portatif bir çözüm olarak SEGA, 1993 yılında ‘sanal gerçeklik’ adını verdiği bir aksesuarı satışa sunacağını duyurduğunda pazarda büyük bir heyecan oluşturmuş; bu yenilikçi ürün halihazırda 200 dolarlık etikete sahip ve kendisi için birden fazla oyun geliştirilmiş olmasına rağmen iki yıl sonra sessiz bir şekilde iptal edilmişti.

Sanal gerçeklik fikri uzun bir süreliğine rafa kaldırılmıştı ki, 2014 yılında aynı zamanda ‘’Beş liraya inanılmaz bilgisayar topluyoruz!’’un çok daha inovatif bir hali olan, ModRetro forumunun kurucusu Palmer Luckey isimli bir gencin Kickstarter üzerinden bağış kabul ettiği projesi Oculus VR’ı tam 2 milyar dolara Facebook’a satması diğer büyük balıkların da bu potansiyeli görmesini sağladı.

2018 yılı itibariyle en dandiğini birkaç gazete kuponuna alabildiğimiz bu ‘sanal gerçeklik’ aparatları, gelecekte ne şekilde işimize yarayabilir? Loot boxları dişimizle açıp, paraşütle birbirimizin üzerine atladığımız distopik bir gelecekten bahsetmemek koşuluyla…

‘İzleme’ ve ‘Oynama’ Yerini ‘Tecrübe Etme’ye Bırakabilir

vr-890x581

Evinizde bilgisayarın başında oturmak ya da bir filmi izlemek için sinema salonundaki koltuklardan birini seçmek, yakın gelecekte gerçekleştirmeyi sürdüreceğimiz eylemler mi? Size tam anlamıyla bir sanal gerçeklik tecrübesi yaşatmak için tasarlanmış bir koltuğunuz olduğunu ve ellerinizi iki yana koyduğunuz an aktif olacağını düşünün. Bu koltuğun sizi bir anda bulunduğunuz yerden alarak bir tema parkı şeklinde dizayn edilmiş Tatooine’e, Stormwind’e ya da Hogwarts’a götürmesi, yeteri kadar ilgi çekici mi?

Uzaktan Çalışma Daha Da Yaygınlaşabilir

CFS-hololens_1170x515_acf_cropped

ABD’de herhangi bir iş yerinde fiziksel olarak bulunmadan çalışma hayatını sürdürenlerin oranı son beş yılda %4 artsa da henüz sanal gerçekliğin gündelik hayatımızda bu yönde herhangi bir etkisi yok. Sanal gerçekliğin gündelik hayatımıza tam anlamıyla girmeye başlamasıyla beraber bu oranın oldukça yüksek seviyelere çıkması kaçınılmaz. O günlere ulaşabilirseniz, siz yine de arada bir koşuya da çıkın. Belki AR da aynı seviyede gelişmiş olur, daha çok Pokemon avlarsınız.

Öğrenmek Çok Daha Kolaylaşabilir

7023-c258057ea5c76418713978b3cf1db1a2

Amerikan ordusu günümüzde dahi atış taliminden dalışa, paraşütle atlamadan araç kullanımına kadar birçok eğitimini VR aracılığıyla gerçekleştirse de bunun her alanda uygulanabilmesi için henüz vakit var. Bağcık bağlamaktan paraşütle atlamaya, atış yapmaktan yüzmeye kadar her şeyi VR yardımıyla öğrenme fikri dahi kişinin öğrenme konusunda bir adım atması için fazlasıyla cezbedici olabilir.

Siz ne düşünüyorsunuz? Yakın gelecekte sanal gerçeklik teknolojisi gerçekten hayatımıza bu denli etki edebilecek mi, yoksa tüm bu sanal gerçeklik fikri yalnızca bir pazarlama trendinden mi ibaret?

___________

DEV YAZI ÇAĞRISI 30 Ağustos’a kadar yazılarınızı kabul edecek. Detaylar burada.

Author

Geekyapar okurları Yazı Çağrısı altında toplaşıyor, belirlenen konularda kalem coşturuyor. Sen de parçası olmak istiyorsan, duyuruları takip et!

Bir Yorum Yazmak İster Misin?

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.