X-Men Animated Series 4. Sezon Özeti: İyinin ve Kötünün Ötesinde

X-Men ‘97 çıkana kadar ancak ilk üç sezonu konuştuğumuz X-Men Animated Series 4. sezon özet dosyamızla karşınızdayız.

Üçüncü sezondan bahsettiğimiz yazımıza şuradan ulaşabilirsiniz veya ilk sezondan başlamak isterseniz buraya tıklayabilirsiniz. Baştan söyleyelim; geçen sezonun aksine bu sezon bölümlerini soluksuzca öveceğiz.

Üçüncü sezonun uzay operasına dönmesinin ardından dördüncü sezon da X-Men’in büyük hikâye arklarını kendine konu ediniyor. Bishop ve Cable gibi zaman yolcularını bu sezonda sıklıkla ve son defa görüyoruz.

One Man’s Worth isimli iki parçaya ayrılan bölümde Bantam ve Fitzroy isimli iki mutant, sentinel’lerin efendisi tarafından 1959’a Profesör X’e suikast düzenlemeye gönderiliyor. X-Men’in hiç var olmadığı alternatif bir gelecekte evli olan Wolverine ve Storm’u yanına alan Bishop, suikastı engellemeye çalışıyor. Profesör X’in kendilerinden korkup kaçmasıyla işleri zorlaşan bu ekip bir şekilde suikastı engelleyerek tekrar zamanın olağan akışına süzülüyor. Bu bölümde, kendi kostümlerinden farklı kostümlerde boy gösteren Wolverine ve Storm, siyah kostümleriyle göz alıyor.

Courage isimli üçüncü bölümde, Charles’ın eski dostu Moira’dan aldığı tedaviyi tamamlayan Morph, ekibe geri dönüyor ve gelir gelmez Wolverine ile birlikte göreve çıkıyor. Görevde kendisini ölümün kıyısına getiren sentinellerle tekrar karşılaşan Morph donup kalıyor ve aksiyon sona erdiğinde, kendine güveni alt üst oluyor. Bölümün sonunda cesareti ve gayretiyle Charles’ı sentinellerin elinden kurtaran Morph, tekrar donup kalma ve ekibi yüzüstü bırakma ihtimaline karşı, iyileşmek için daha çok zamana ihtiyacı olduğuna karar veriyor ve ekiple yolunu tekrar ayırıyor.

Ardından gelen Proteus isimli iki bölümde, geçmişte romantik ilişkileri bulunan Moira Mac Taggert ve Charles’ın neden ayrıldığını, Charles’ın yürüme yetisini nasıl kaybettiğini flashback’lerle birlikte görüyoruz. Bu bölümde ekip, çok güçlü bir telepat olan Moira’nın oğlunun peşine düşüyor. İnsanların zihinlerine girmenin yanında gerçekliği manipüle etme yeteneği bulunan Kevin, annesinin ve Banshee’nin yanından kaçıp babasının yanına gitmeye çalışıyor ama babasının mutantlardan nefret eden iki yüzlü bir politikacı olduğunu bilmiyor. Tanışılan en güçlü mutantlardan biri olması muhtemel olan Kevin’ın hikâyesi, babasının onu kabullenmesi ve onun sakinleşmesiyle sona eriyor.

Ardından gelen iki parçalı Sanctuary isimli muhteşem bölümde Magneto, parlamentoyu basıp mutantlar için bir uzay aracı inşa ettiğini ve isteyenlerin kendisiyle gelebileceğini ilan ediyor. Gerektiğinde savaşa hazır olan Magneto, kimse yoluna çıkmadan mutantları kendi yaşam alanlarında olacakları bir yere taşımak istiyor. İntikam ve yok etme duygusundan uzak olarak sadece mutantları taşımayı düşünen Magneto’nun yanındaki herkes onun gibi düşünmüyor ve biri kontrolü ele geçirip insanlığa savaş açmaya niyetleniyor.

Magneto’ya saldırıp suçu X-Men’in üzerine atan Fabian Cortez, Dünya’ya nükleer füzeler gönderiyor ama planı, uzay gemisinde olan Charles’ın eski bir aşkı ve X-Men tarafından suya düşürülüyor. Magneto da hayallerinin suya düşmesinin ardından ekibe yardım ediyor ve mutantlar orayı terk ettikten sonra uzay gemisini kendi elleriyle yok ediyor. Magneto radikalliğini hiçbir zaman kenara bırakmazken burada sağduyulu haliyle eşine zor rastlanır tavırlar sergiliyor.

Dört parçadan oluşan sıradaki bölüm serinin en iyi bölümlerinden ve event’lerinden birini konu ediniyor. Beyond Good and Evil isimli bölümde Apocalypse zamanda yolculuk konseptini üst seviyeye taşıyor ve zaman ekseninde kendi krallığını kuruyor. Magneto ve Mr. Sinister’ı yanına çeken Apocalypse, en güçlü ve en tehlikeli halini gösteriyor. Phoenix Saga gibi burada da dünyanın yok olması tehdidi ortadayken, bu bölüm Phoenix bölümlerinden daha ilgi çekici hatta beş sezondaki en iyi bölümlerden biri olmayı başarıyor.

Apocalypse tüm psişikleri kaçırıp onların gücünü kendi için kullanmaya çalışıyor, Bishop zamanın ekseninde bir deliyle birlikte hapsoluyor ve ekibin kalanı savaşın ortasına atlıyor. Sezon, hatta komple serinin finali olabilecek bir bölümün ardından Cable ve Bishop dizide son sefa görünüyor. Magneto, Apocalypse’in planını fazla zalim bulup X-Men’e yardım ediyor ve psişikler, Apocalypse’in elinden kurtulup ona karşı koymaya başladığında kalabalık ekranda bir anlığına Green Lantern Corps muhafızlarından birini ve ikinci sezonda görünen ve beşinci sezonda tekrar gözükecek olan Mojo’yu bile bir anlığına görüyorsunuz.

Dizinin en iyi bölümlerinden biri hatta dizi finali olmaya layık Beyond Good and Evil bölümünün ardından beş sezonluk dizideki tek Noel bölümü geliyor ve bu bölüm de hayranların gözlerinden yaş getirip, sonraki bölüme geçmeden önce bir es verdirip bölümü sindirmeyi gerekiyor. Have Yourself a Little Morlock X-Mas isimli bölüm, Noel arifesinde X-Men malikanesinde başlıyor. Karakterler Noel’e kendilerine göre hazırlık yapıp güzel bir gece geçirmeyi planlarken Wolverine, mutluluğa kapılarını kapatmış şekilde kenara oturup somurtuyor. Wolverine’in mutsuzluğu, Jubilee’nin ilk defa güzel bir Noel geçirme heyecanı, mutfakta Noel yemeği üzerine kavga eden Gambit ve Jean’in hallerini görerek geçse de zaten çok tatlı bir bölüm olacakken ekibin bir ambulansa kaza yaptırıp onu soyan Morlock grubunun peşine düşmesiyle muhteşem bir bölüm olma seviyesine çıkıyor.

Kavga dövüşle değil de biri malikanede biri de yeraltında yaşayan iki grup mutant grubunun nelere sahip olduğu, nelere olmadığı ve nelerin birbirinden farklı olduğunu ortaya koyuyor. Morlock grubuna günlerini göstermek için peşlerinden giden Wolverine, Storm ve Jubilee; gittiklerinde gördüklerinden sonra Noel’i orada onlarla geçirmeye karar veriyor. Bölümün sonunda mutfakta kavga eden Jean ve Gambit de dahil herkes kutlama için Morlock’ların yanına gidiyor ve Noel’de malikanede yalnız kalan Profesör X’e yetiştirdiği öğrencilerle gurur duymak kalıyor.

Lotus and Steel isimli on üçüncü bölüm, önden gelen harika bölümlerin biraz gölgesinde kalsa da Logan’ın artan travmaları sonucu Japonya’ya kendisini bulmaya gitmesi gibi son derece ilgi çekici bir konuyu ele alıyor. Bölümün başında profesörle bir nevi terapi seansında olan Logan, aynaya bakınca gördüğü Nightcrawler’ın yüzüyle hâlâ onun etkisinde kaldığını gösteriyor. Nightcrawler gibi sükuneti bulmayan Logan, Japonya’da keşişlerin arasında sakince yaşamak isterken orada Silver Samurai ile kapışmak zorunda kalıyor.

Art arda gelen bu kadar harika bölümün ardından Love in Vain bölümü bir anda vitesi düşürüyor. İlk aşkına dönmeye niyetlenen Rogue, onun uzaylılar tarafından ele geçirildiğini ve X-Men’i ele geçirmeye çalışan uzaylıların dünyayı ele geçirmeye çalıştığını fark ediyor.

Önceki bölüm nasıl Rogue’unsa; Secrets, Not Long Buried bölümü de Cyclops’un oluyor. Birkaç bölümdür merkezin dışında kalan Cyclops, bu sefer bölümdeki tek X-Man olarak ortaya çıkıyor. Yetimhanedeyken kendisiyle ve diğer mutantlarla ilgilenen hocasını bulmaya giden Cyclops’un jeti vuruluyor ve Cyclops western filmlerini aratmayan bir kasabaya düşüyor. Kasaba mutantlarla dolu olsa da kimse aralarında yeni bir yabancının dolaşmasından hoşnut olmuyor. Kasabanın üzerine çöken kasaba halkı başta sindirilmiş olsa da Cyclops’un liderliğinde bir ayaklanma başlatıyor. Şimdiye kadar ekibin kovboyu Bishop olsa da Cyclops’un kovboy kasabasına yeni gelen yabancı bölümü oldukça keyifli oluyor.

Xavier Remembers bölümünde, Profesör, seride daha önce bahsi geçmeyen bir düşmanıyla yüz yüze geliyor. Yıllar önce Storm daha çocukken onu ekibe kattığı Mısır’da karşılaştığı bir psişik, Profesörün onu hapsettiği yerden kaçıp X-Men’e bela olmaya geliyor. Saykodelik zihin savaşlarının ardından profesör ve Jean düşmanı alt etmeyi başarıyor.

Sezonun son bölümü de Family Ties adını alıyor ve Magneto, seride daha önce X Force ekibinin yanında gördüğümüz Quicksilver ve daha önce görmediğimiz Scarlet Witch’in kendi çocukları olduğunu öğreniyor. Gerilim ve gizem dolu bir sezon finali olabilecek bölüm, sezonun önceki bölümleri kadar etkileyici olamasa da Magneto’nun hikâyesinde önemli bir yer tutuyor.

Birbirinden güzel bölümlerle dizinin en güzel sezonlarından olan X-Men Animated Series 4. sezon özetinden sonra beşinci ve son sezonda ve dahasında introsu bile bu seriyle aynı olan X-Men ’97’de görüşmek üzere.