Animelerin/mangaların live-action uyarlamaları hakkındaki olumsuz hislerimi konu ne zaman açılsa dile getirdim. Bu sefer aynı sözleri sarf edip meseleyi hepimizin efkarlanacağı o noktaya varma arzusunda değilim. Burada duruyorum ve bir gerçeği kabul ediyorum: Animeler/mangalar live-action olarak uyarlanmaya devam edecek ve sonraki kurban ise en sevdiğim animelerden olan Full Metal Alchemist olacak. Sindirmesi yazması kadar kolay değil, ama işte, durum böyle. Bu zorlu kabullenişin ardından da belki biraz umut yeşertir diye size konuyla ilgili gelişmelerden haberdar etmek niyetindeyim.
Full Metal Alchemist, iki kardeşin annelerini kurtarmak için giriştikleri tehlikeli simya ritüelinin büyük kardeşin bazı uzuvlarını küçük kardeşin tüm bedenini kaybetmesiyle sonuçlamasını ve sonrasında kardeşlerin tüm bedenlerine geri kavuşma yolunda girdikleri macerada kendilerini ortasında buldukları derin ve karmaşık iç savaşı konu ediyor. Hiromu Arakawa imzalı, çoğu yönüyle dahiyane olan bu eser özellikle karakterleri bazında ciddi farklılıklar içeren iki uyarlamaya sahip: FMA ve FMA:Brotherhood. FMA Brotherhood’un hikayesi mangaya çok daha yakın. Filmin ismi Brotherhood eki almayacak olmasına rağmen film de Brotherhood ile aynı yolu izleyecek.
Filmin yönetmeni Fumuhiko Sori mangaya olabildiğince yakın duracaklarını belirtiyor. Oyuncular tamamıyla Japon ancak üstat atmosferin gayet Avrupai olacağını belirtmiş. Hiçbir karakterin Japon olarak tanımlanmadığını ve de hikayenin hangi ülkede geçtiğinin de spesifik olarak belirtilmediği ekliyor. Ben de bu açıklamayı her uyarlamada yaşanan ırk ve mekan tartışmalarına mahal verilmemesi adına takdirle karşılıyorum.
Fumuhiko Sori’nin açıklamasıyla beraber film için bir teaser trailer da düştü Otaku gündemine. Teaser trailer sadece 33 saniye, haliyle çok fazla şey göstermiyor. Büyük kardeş ve hikayenin ana kahramanı olan Edward Elric’i oynayan Ryosuke Yamada’yı kostümüyle görüyoruz ancak yüzü fragmanda özellikle saklanmış. Tüm bedenini kaybeden ve ruhunu bir zırha mühürleyen küçük kardeş Al’in silüetini ise kısa bir süreliğine ucundan görebiliyoruz. Fragman bu kısımlarıyla üzerinde konuşacak şeylerden itinayla esirgiyor bizleri. Sadece Edward’ın saçının ve fragmanın son anında gördüğümüz Animus’un şekilsizlikleri göze batıyor.
https://www.youtube.com/watch?v=GvjOn0ucBec
Daha fazla bilgi ve ilk uzun fragman geldiğinde daha detaylı yorumlar yapabiliriz. O zamana kadar sizin yorumları alalım. Ne diyorsunuz?