DC’nin yeni sinematik evrenine hazırlandığı için boş geçeceği, Marvel’ın ise Deadpool 3 ile tek taşla çok kuşu vurmaya çalışacağı 2024 yılı, süper kahraman filmleri konusunda meydanı Sony’e bırakmış durumda. Madame Web’in Sony Spider-Man evreninin bu seneki ilk filmi olması vesilesiyle biz de şu soruyu cevaplamaya çalışıyoruz: Madame Web kimdir?
Çizgi roman tarafında filmdekinin aksine oldukça yaşlı tasvir edilen Madame Web, ilk olarak 1980’deki The Amazing Spider-Man #210’da karşımıza çıkıyor. Denny O’Neil ve John Romita Jr.’ın yarattığı karakter, psişik güçleri ve kâhinliği ile biliniyor. Şu anda Madame Web mahlası Spider-Woman olarak tanıdığımız Julia Carpenter’a geçse de bu yazıda -filmin de başrolü olan- orijinal Madame Web yani Cassandra Webb’i konu alacağız.
Madame Web’in sandalyesinin arkasında görünen meşhur örümcek ağı benzeri yapı, aslında bir yaşam destek sistemi. Doğuştan görme engelli olan ve iskelet kaslarının zayıflamasına neden olan Myastenia gravis hastalığına yakalanan Web, hayata o sistem ile bağlanıyor. Bu sistemi tasarlayan ise, tasarımı yaparken soyadından ilham aldığı şüphe götürmeyen, eski kocası Jonathan Webb’miş.
Salem, Oregon doğumlu Madame Web, doğumundan itibaren büyük sıkıntılar çekse de psişik güçlerini keşfetmesi ile medyumluğa yönelmiş. Zaten Spider-Man ile tanışması da böyle oluyor. Başta “Benim falla burçla işim olmaz” diyerek Madame Web’e inanmayan Peter, suçluların peşindeyken Madame Web’i işaret eden bir ipucu buluyor ve kendisinin yanına gidiyor. Web’in medyum görüleri sayesinde suçluları bulup durduran Peter günün sonunda gizli kimliğini ömür boyu saklayacağına da söz veren yeni bir destekçi edinmiş oluyor.
Telepati ile Spider-Man’in gerçek kimliğini öğrenebilmek veya bu kimliği bilen torunu Charlotte Witter’ın hafızasını silebilecek bir psişik ameliyat uygulayabilmek gibi enteresan güçlere sahip olan Madame Web, aynı zamanda Spider-Man dünyasının multiverse’ünü birbirine bağlayan The Web of Life and Destiny‘ye de erişebiliyor. Aslında sadece Peter değil, farklı evrenlerdeki tüm Spider-Bireyler’e yardımcı oluyor Web. Meşhur 90’lar Spider-Man çizgi dizisini izleyenler bilecektir ki orada da Madame Web multiverse’teki farklı Spider-Man’lerden bir ekip oluşturmuş ve çoklu evrenin yok olmasının önüne geçmişti.
Hayatının bir noktasında ölümsüzlüğe bile ulaşmışlığı var Madame Web’in. Green Goblin olarak bildiğimiz Norman Osborn ve artık kaçıncı olduğunu sayamadığım Spider-Woman’lardan biri olan Mattie Franklin’in de aralarında bulunduğu beş kişinin eski eserlerden paylarına düşen güçleri veya belaları edinecekleri Gathering of Five’a katılıyor Madame Web ve kendisinin payına ölümsüzlük düşüyor.
Tabii ki bu kalıcı bir ölümsüzlük olmuyor, bir süre sonra (üzgünüm bunu yapmalıydım) kader ağlarını Madame Web için de örüyor. Gelecekte Web of Fate’in Kravinoff ailesi tarafından tehlike altında olduğunu gören ve müdahale etmek isteyen Madame Web, Kraven’ın eşi Sasha Alexander ve kızı Ana Kravinoff tarafından yakalanıyor. Web’e uyguladıkları işkence ile -yine bu sene filmini izleyeceğimiz- orijinal Kraven the Hunter‘ı hayata döndürmeye çalışıyorlar. Tüm bu mücadele sonunda Sasha Madame Web’i öldürüyor, Madame Web ise son anda güçlerini Julia Carpenter’a aktarmayı başarıyor.
Çizgi romanlarda oldukça yaşlı resmedilen ve sandalyesine bağlı yaşayan Madame Web’i beyaz perdede o şekilde izlemeyeceğiz. Kendisini Fifty Shades of Grey ile tanıdığımız Dakota Johnson canlandırıyor. Johnson’a Julia Carpenter rolünde Sydney Sweeney ve Mattie Franklin rolünde de Celeste O’Connor eşlik ediyor. Siz ne dersiniz geek’ler, genç bir Madame Web görmek heyecan uyandırıyor mu, yoksa Sony Spider-Man evreni MCU’ya dâhil olsa da kurtulsak mı diyorsunuz? Yorumlara bekliyorum.