4. Punisher MAX’ten Esinlenmesi
Garth Ennis, Punisher üzerinde en fazla emeği olan yaratıcılardan biri. Onun –sonradan Preacher’da da yol arkadaşı olacak– Steve Dillon ile birlikte yarattığı 2000-2001 serisi, karakterin en acayip ve garip öykülerine ev sahipliği yapıyordu. Ennis sonradan 2009’da, karaktere bir defa daha dönüş yapmış, ama bu sefer çok başka bir noktadan ele almıştı Castle’ı. Adeta Punisher’ın Dark Knight Returns‘ü diyebileceğimiz bu serinin, solo diziye ilham olacağını tahmin ediyoruz. Zira Punisher MAX, tecrübeli, artık işini eline almış bir Punisher’ın hesaplaşmalarını konu ediyordu. Netflix dizisi yayınlandığında –Marvel evreninde genelde zaman durmadığından– Castle bu işi birkaç yıldır icra ediyor olacak. Artı, içinde neredeyse hiç süper kahraman olmamasıyla Netflix evreninin tecritine de çok müsait!
5. Jigsaw
Punisher’ın baş düşmanı kimdir diye sorsak… Kaç kişi doğru bir tahmin yürütebilir? Bunun sebebi, Punisher’ın pek çok uyarlamasında, çizgi romanlardaki baş düşmanı Jigsaw‘ın sadece bir kez gözükmesidir muhtemelen. E bir de karakterin öyle büyük Marvel eventlerinde pek yeri yok. Halbuki hem karaktersel açıdan, hem de görsel olarak inanılmaz kuvvetli bir kötü adam Jigsaw. Bizce Netflix dizilerinin karanlık havasına da çok yakışır.
6. Karen Page’in Misafirliği
Daredevil’ın ikinci sezonunda ilginç bir şekilde tespit ettiği üzere, Karen Page ve Frank Castle arasında garip bir çekim, bir kimya var. Bu oyuncular Jon Bernthal ve Deborah Ann Woll arasındaki bir kimyadan da kaynaklanıyor olabilir, yazarların maharetinden de .Her neyse, Jeph Loeb ve Marvel-TV departmanının bunu sömürmeye devam edeceğini düşünüyoruz. Zaten Daredevil’ın 3. sezonu gelecek mi, gelmeyecek mi muallakta ve Karen Page’in geçmişiyle ilgili de çok cevaplanmamış soru var.
Bizim beklentilerimiz bunlar. Peki sizinkiler ne? Yorumlarda ateş açın!