InFamous
Bana soracak olursanız PlayStation markasının en hakkı yenen münhasır oyunlarından biri InFamous serisi. Ana oyunları 1, 2 ve Second Son zaten gayet iyi, üstüne üstlük yan oyunları da ölesiye keyifliler. Ama illa ki bir şey önerecek olsam, muhtemelen sizleri InFamous 2’ye yöneltirim. Elektrik gücüyle oynamasının keyfi bir yana, oyunların takındığı gayet ciddi çizgi roman tarzı da insanı baya bir ihya ediyor.
Prototype
Bu da InFamous’un kardeşi. İlk oyunun yakaladığı mega-başarıdan sonra, ikinci oyun da fena satmamasına rağmen Activision’ın içerideki çarklarına kaybolup giden seri, bugün hâlâ milyonlarca oyuncunun içinde ukdedir. Gayet ilginç bir güç seti veriyordu Prototype oyuncularına. Bunları da gayet ilginç şekillerde kullanıyordu. Yanlış yaptığı şeyleri saymak zor. Ama işte hayat böyle bazen, her şeyi doğru yapsanız da, kontrol edemediğiniz bazı şeyler vardır…
Saints Row IV
İkinci oyunla, ilk oyundan gelen “GTA kopyası” izini üzerinizden attıktan sonra, üçüncü oyunda oyunculara dildoyla zombi dövdürmeye varacak kadar cıvıtırsanız, dördüncü oyunda ne yaparsınız? Elbette süper kahramanlık. Yani elbette. Saints Row IV, bu bakımdan dahiyane bir karardı. Güçler arası geçiş kontrolü daha iyi olabilirdi, bazı referanslar biraz seyrek kullanılabilirdi… Ama eğlenceli miydi? Dibine, çatlağına, küreğine kadar!
