The Boys spin-off’u Gen V dizisi ile Boys evrenindeki süper gençlerin öğrencilik hayatlarına şâhit olacağız. Vought International tarafından farklı dalaverelerle Compound V almaya ikna edilen birçok yeni karakterle de böylece tanışacağız. Ancak Gen V ile tanışacağımız The Boys karakterlerinden en ilgi çekeni şu an için Tek Knight gibi gözüküyor. Dizinin yayınlanmasının şafağında sizler için sorduk: Tek Knight kimdir?
Asıl ismiyle Robert Vernon, ikinci sezonda biraz daha farklı bir arka plan hikâyesiyle tanıştığımız Stormfront ve Soldier Boy gibi, Seven’ın rakip süper kahraman ekibi Payback’in kurucu üyelerinden biri. Robert Vernon, The Boys evreninde kendisinden önce tanıtılan iki Steel Knight’tan sonra Tek Knight titrini taşıyan üçüncü isim ve evrendeki diğer süperlerin aksine güçlerini Compound V’den almıyor. Aslına bakarsanız teknoloji dışında herhangi bir gücü de bulunmuyor; düzenli olarak geliştirdiği zırhı sayesinde uçabiliyor, birçok farklı türde silahla çatışabiliyor ve elektromanyetik şok dalgaları yaratabiliyor. Bu bağlamda Tek Knight için yarı Batman, yarı da Iron-Man uyarlaması bir karakter diyebiliriz. Süper güçlere sahip olmayıp, giydiği yüksek teknolojili zırh sebebiyle süperlerin arasında sayılması, onu Iron-Man’e yaklaştırıyor. Fakat karakterin ofis olarak kullandığı bir mağarası ve ailesine yıllardır sadık bir uşağı var dolayısıyla onun daha çok Batman’in parodisi olduğunda hemfikir olabiliriz.
Geçmişine dair elimizde fazla bilgi bulunmayan Tek Knight’ın arka plan hikâyesinin Gen V ve daha sonrasında The Boys’un dördüncü sezonuyla bizlere sunulmasını bekliyoruz. Nitekim kendisini dizide henüz görmemiş olsak da The Boys’un üç sezonunda da ismini pek çok kez duymuştuk.
Robert Vernon, Gen V’de izleyeceğimiz ve Vought’un bir kurumu olan Godolkin Üniversite’sinde eğitim görüyor, burada Tek Knight ismiyle ünleniyor ve yine The Boys’un dördüncü sezonunda tanışacağımız bir karakter olan sağ kolu Laddio’ya akıl hocalığı yapmaya başlıyor. Gazetelere çıkmasını sağlayan olay ise bir rehine kurtarma operasyonunda, Butcher ve Hughie’nin Sivil Zaiyat Kazazedeleri Derneği’nde karşılaştıkları Sheila’yı kurtarırken yanlışlıkla omurgasını kırarak onu felç bırakması oluyor. Bu gazete küpürünü de üçüncü sezonda MM’in dolabında, diğer pek çok görevi kötüye kullanan süper suçlamalarıyla birlikte görmüştük.
Tek-Knight çizgi romanlarda, yıllardır kendisi ve ailesine sadakatle bağlı olan uşağı Thomas’ın kulağını taciz etmek ya da Payback’ten atılma sebebi olacak şekilde operasyonun ortasında takım arkadaşına cinsel ilişki teklif etmek gibi, canlı yahut cansız objelerle uygunsuz ilişkiler içerisine girmesine neden olan cinsel bir psikoz geliştirmiş olsa da The Boys dünyasındaki diğer süperlerin yanında düşünülünce çok da yanlış işler yapmadığı için Butcher ve grubunun ilgisine pek mazhar olmuyor. The Boys ekibiyle yolları The Legend’in araştırmaları için onları teşvik ettiği Steve Rubinstein cinayeti sebebiyle kesişiyor; homofobisiyle tanınan Tek Knight, Rubinstein’in ölümünde baş şüpheli görülüyor. Fakat çok geçmeden Tek Knight’ın bu cinayette bir parmağı olmadığı ortaya çıkıyor. Genel itibariyle Butcher, Tek-Knight’ı sıkıcı buluyor ve fazlasıyla homofobik olmasına rağmen iç dünyasında gerçekten iyi biri olabileceğini düşünüyor. Eski ekip arkadaşlarından Soldier Boy da benzer şekilde, Payback zamanında Tek Knight’ın ona iyi davranan tek kişi olduğunu belirtiyordu.
Bizim çocukları bir kenara bırakırsak, Payback ekibinin Seven’a rakip olmasına rağmen gizliden gizliye Seven üyesi olmaya çalışmaları bilinen bir durum olsa da Tek Knight’ın Vought ve Seven ile nasıl bir bağı olduğunu henüz bilmiyoruz. Psikozuna çözüm aramak için tıpkı Deep gibi Kolektif Kilisesi’ne bulaşmış olması ve böylece Deep üzerinden Seven ile ilişkilendirilmesi mümkün. Nitekim Deep’in Super in America reklamında Batmobile benzeri aracı Knightracer’ın karbon ayak izinden ve Deep’in yardımıyla Knightracer’ın hibrite dönüştürüldüğünden bahsediliyordu. Bununla beraber ikinci sezonda Stan Edgar’dan, başrolünde yer aldığı “Tek Knight Lives” isimli bir süper kahraman filminin olduğunu öğrenmiştik dolayısıyla daha fazlası olmalı.
Gen V dizisinde kanlı canlı bir şekilde tanışacağımız Tek-Knight’ı Derek Wilson canlandıracak. Ancak Jeffrey Dean Morgan’ın The Boys’un dördüncü sezonunda henüz açıklanmayan bir rolle yer alacağını bilmemiz ve Vought International’ın instagram hesabında da Morgan’ı Tek Knight olarak resmeden bir fan posterinin paylaşılması nedeniyle bir devir teslim yaşanabilir. İzlemeden bilemeyiz.
The Boys’un doğru konumlandırmayı becerebildiği zaman sadece süper kahraman türünü değil, genel olarak dünyayı ve onun içerisindeki bazen güç ve sorumluluk gibi kavramsal, bazense iktidar ve medya gibi kurumsal aktörleri doğru yerden yakaladığı, yerinde bir bariz ironisi var. Irkçılığıyla tanınan Stormfront’un en çok kör olmaktan korkması gibi Tek Knight’ın homofobisinin, sonunda cinsel bir psikoza varması da bunlara iyi bir ekleme olacak gibi gözüküyor. Gen V dizisi de hem normal zamanda bir gençlik dizisi olarak ilgimizi çekmeyecek hem de yer yer The Boys’un eleştirdiği şeye dönüşmesinden bir rahatsızlık duyduracak olsa da Tek-Knight ile gidecekleri yolu görmek için bizi heyecanlandırıyor.
Siz ne dersiniz pek sevgili geekler? Gen V’yi izleyecek misiniz, The Boys’u özlediniz mi? Yorumlara yazmazsanız asla bilemeyiz!
İlginizi Çekebilir:
The Boys’un 3. Sezon Finalinden Sonra Aklımızda Kalan 5 Soru
1 Comment
The Boys, bir şekilde hikayesiyle kendini izletmeyi başaran, 2. sezonunda da bu anlamda sektördeki yerini sağlamlaştıran bir yapım oldu.
Haliyle, The Boys hatrına oturup bir şekilde(!) izleyeceğiz, devamına 2-3 bölümü devirdikten sonra daha net karar veririz sanırım. Belli olmaz, belki de ilk bölümden “eeeh bu ne lan” diyerek kapatıp hayatımıza kaldığımız yerden devam ederiz.