Mission Impossible: Ghost Protocol

Mission Impossible

Fransa, Avrupa ülkeleri arasından –elbette Britanya’yı çıkartırsak- Hollywood’a en çok yıldız ihraç eden ülke muhtemelen. Ve Fransız oyuncular, ekseriyetle Hollywood’a geçerken aynı süreci izliyorlar. Bir yerli yapımı filmle parlıyorlar, ondan sonra erkeklerse bir “kötü adam” rolüyle, kadınlarsa da “femme fatale” rolüyle bir büyük bütçe filme uğruyorlar. Seydoux bu adımı da, biraz tersten de olsa, Mission Impossible: Ghost Protocol filmindeki Sabine karakteriyle es geçmedi. Öyle aman aman bir performans değildi, zaten belli ki Seydoux’yu da ihya etmedi, zira kendisi bundan sonra Fransız filmlerine minik bir dönüş yaptı.

 

La vie d’Adele

Blue is the Warmest Color

Yalnız kaderde büyük çaplı bir şöhret varsa, kaçamazsınız. Yok öyle bir şey yani. Seydoux da her ne kadar Mission Impossible sonrasında üst üste Le Roman de ma femme, Les adieux a la reine, L’Enfant d’en haut gibi filmlerle ülkesinde boy gösterse de, uluslararası ün ve başarı kapıdaydı. Seydoux, 2012 yılında La vie d’Adele, ya da Mavi En Sıcak Renktir filmiyle boy gösterdi. Film bir anda, dev ses getirdi uluslararası sinema dünyasında. Bunda elbette Abdellatif Kechiche’in sette uyguladığı söylenen ağır davranışlar ve seks sahnelerinin yoğunluğu da vardı; ama hepsinin ötesinde, iyi bir filmdi La vie d’Adele. Ve bunun mükafatı, 2013 senesinin Palme d’Or‘uyla geldi. Yalnız, Palme d’Or jürisi, bir istisna yaparak, ödülü sadece yönetmene değil, filmin iki başrolüne de verme kararı aldı ve Seydoux bir oyuncu için çok nadir bir onura erişti.

 

The Grand Budapest Hotel

Grand Budapest Hotel

Bir oyuncu için özgeçmişe yazılabilecek en önemli şey, birlikte çalışılan yönetmenlerdir. Ve gerçekten kaliteli oyuncuların mazisine bakın, –hanedan filmleri hariç– çok büyük ölçüde kariyerlerinin iyi yönetmen filmleriyle dolu olduğunu göreceksiniz. Gerçekten kaliteli oyuncular, kaliteli yönetmenlere çekilirler ve kaliteli yönetmenler de sadece gerçekten kaliteli oyuncuları tercih eder. Lea Seydoux’nun durumu için de bu geçerli. Daha genç yaşında Tarantino, Kechiche, Allen gibi isimlerin yanına, bir de Wes Anderson’ı ekleyeverdi Grand Budapest Hotel ile. Şimdi de oraya bir kenara Sam Mendes’i yazacak. Şahsen biz merakla bekliyoruz. O hâlde size soralım, sizin bu akşamki Lea Seydoux tercihiniz ne olacak?

1 2
Author

Geekyapar'ın yazı işleri şövalyesi. Uluslararası İlişkiler okudu, okula girmeden önce yaptığı işi yapıyor. Küçükken "Büyüyünce ne olmak istiyorsun?" diyenlere yazar diyordu. Tüm internette bulmak için: @acyberexile.

Bir Yorum Yazmak İster Misin?

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.