Bakmayın atarlı, giderli başlık attığıma aslında çocuklar gibi şenim şu anda. Çünkü Legoseverlerin heyecanla beklediği LEGO Minifigures Series 14 sonunda Türkiye’ye geldi. Takip edenler bilir bu serinin önceki serilerden farklı olarak bir ana teması var o da “Monsters” zaten bu figürler yurt dışında Eylül ayında yani Cadılar Bayramı öncesinde piyasaya sürüldü. LEGO Türkiye ülkemizde Cadılar Bayramı çok yaygın kutlanan bir gelenek olmadığından pek aceleci davranmayıp, yeni seriyi daha çok satış yapacağı yılbaşı sezonunda piyasaya çıkartmaya karar vermiş belli ki.
Daha önce çıkan 2 Simpsons, 1 Lego Movie’ye özel 3 seri ile birlikte şu ana kadar çıkan aslında 17. seri olan Monsters’da oldukça ilginç karakterler yer alıyor. Benim kişisel favorim elindeki kırmızı janti bas gitarı ve Frankenstein kafasıyla Monster Rocker. Ben kendisine Rockçı Frank diyorum, zira karaktere bu isim belli ki sadece Frankenstein’a telif vermemek koyulmuş. Serideki hayalet kontenjanını farklı bacak parçaları ve özel boyama yüzleriyle Banshee ve Specter kapatırken, Tiger Woman ve Plant Monster gibi yaratıcı karakterlerle de alışılmışın dışına çıkıyor. Serideki bir diğer eğlenceli figür ise uzun kafasıyla Monster Scientist olurken bana göre serinin en vasat karakteri Zombie Pirate. LEGO’nun 80’ler ve 90’lar da çok ekmeğini yediği Pirate serisini bilen Legoseverler için pek bir yenilik sunmuyor olsa da koleksiyonerler eksik kalmasın diye yine de almaya kasacaktır. 
Ben genel olarak bu serideki karakterleri çok beğendim sevgili geekler. Hatta keşke daha fazla çeşit canavar olsaydı diye de içimden geçirdim. O kadar ki bir ara “Keşke Türk sinemasından canavarların da LEGO figürü olsa” diye asla gerçekleşmeyecek bir fikir bile geçti aklımdan. Düşünsenize Süt Kardeşler’deki Gulyabani’nin ya da Turist Ömer Uzay Yolunda’daki Nancy’nin (Turist Ömer’in “El öpenlerin çok olsun” dediği, tuz yiyen canavar) falan LEGO Minifigureleri olsa çok eğlenceli olmaz mıydı?
