Şimdi size, çok yakından tanıdığımız yeşil saçlı bir palyaço tarzında laflar etmek istemiyorum ama tüketimi bir alışkanlık haline getiren bir toplumda yaşıyoruz. Her ne…
Henüz yılın başında olmamıza rağmen bu yılın, geçen yıldan daha “normal” başladığını söylememiz gerekiyor. Daha yılın başında olmamıza rağmen bir adet Marvel içeriğine kavuştuk…
Gerçekten hayatta yazması inanılmaz derecede zor olan bazı haberler var… Yani bu tarz haberleri yazarken inanın bilgisayarımın karşısına geçiyorum ve hangi kelimeleri bir araya…
Bundan birkaç yıl önce Force Awakens ile başlayan üç ana, üç de yan filmden oluşacak altı filmlik külliyat açıklandığında ne kadar heyecanlı olduğumu anlatamam. Orijinal üçlemeye yetişememiş, prequelleri…
Bu zamana kadar Westworld incelemelerimiz okuduysanız fark etmişsinizdir her bir bölümün ardından “Yani böyle böyle oldu ama Westworld bu elbet bir açıklaması vardır” diyerek bir yandan diziye olan…
Uzun süredir Can ile konuştuğumuz bir şeydi Geekyapar ile Oyunder’in oyun üzerine birlikte düşünmesi ve çalışması. Bugün artık düşüncelerimizin gerçek bir iş birliğine dönüştüğü gün. Bu yazı ile…
Çok uzun zamandır DC ya da Marvel dışında pek bir şey okumadığımı farkettim. Hani belki bir iki Vertigo işine bakmışdır, belki ana akım çizgi romana yakın bir iki…
Bu yazıda yer alan kişi, kurum ve kuruluşlar tamamen hayal ürünüdür. Konu ne olursa olsun bir şeyin doğrusu, oluru, olması gerekeni konuşulduğu zaman işlerin dönüp dolaşıp geldiği kavramlardan…
Bu hafta Geekyapar!’ın Youtube kanalında, Lafügüzaf bünyesinde mit ve mitoloji üzerine konuştuk. Tabii, konu alanı geniş, süre de sınırlı olunca konuşmalara doyamadık. Hem videoda bahsettiklerimizi özetleyelim hem de…
Güzide Geekyapar.com okuyucuları, selam! Yepyeni bir dosya konusuyla bir kez daha karşınızda olmaktan ötürü mutluluk duyuyorum. Üstelik bu seferki konumuz için birçoğunuzun benden çok daha fazla şey bildiğini…
Yükle Gelsin!
Gülmenin hayatımızda yaptığımız en kolay şeylerden biri olduğundan bahsetmiş miydik hiç? Bebekliğimizden itibaren önce gözlerimizle algıladığımız şeyleri tanımladığımız için gülümsüyor, sonra toplumsal bir canlı olduğumuz için çevremizi izliyor ve gülmenin diğer biçimlerini taklit ediyoruz. Sonunda da bu davranışı en baştan öğreniyor ve yaşamımız boyunca bir şekilde düzenli olarak…
Eskiden bir geyik vardı, azıcık kültürlü ya da “entel” görülen kişilerle boş zamanlarında belgesel izlediği düşünülüp dalga geçilirdi. “He yav he he” edasına sahip bu geyiğin dayanağı, kimsenin belgesel izlemediği, herkesin kültürlü görünmek için belgesel izlediğini iddia etmesiydi. Günümüzde böyle bir geyik muhabbeti kalmadı, çünkü bu muhabbeti yapan…
Hatırlarsanız bir önceki televizyon dizilerindeki meslekler yazımızda cinayet mahalli ile karşılaşmış ve bir cinayeti aydınlatır gibi dedektifleri neden bu kadar seviyoruz sorusuna cevap bulmaya çalışmıştık. Her ne kadar bir nebze olsa da dedektiflerimizi neden sevdiğimizi açığa çıkartsak da katilin kim olduğu sorununa henüz bir açıklık getiremedik. Bunun için…
Günümüzde cadı avı dendiğinde aklımıza gelen ilk şey linç oluyor. Zira bu kavram zamanla gerçek anlamını yitirip “fikirleriyle uyuşmadığımız insanlara karşı uyguladığımız yaptırımlar” gibi bir metafora dönüştü. Yalnız cadı avı kavramının kökenine baktığımızda bu yeni anlamın asıl manasından çok da sapmadığını görmek mümkün. Hiç düşündünüz mü peki, cadılık…
Adventure Time’ın yaratıcısı Pendleton Ward’ın elinden çıkma The Midnight Gospel neyin nesidir, nasıl olmuş diye kara kara düşünenler buraya! İlk Bölüm Canavarı The Midnight Gospel için çene çalmaya ayağınıza geldi! İlk Bölüm Canavarı, üstümüze yağan yüzlerce dizi arasından hangisi kime gider, değer mi değmez mi, bakmaya karar vermiş…
Mumya kelimesinin kökeni, Farsça mum kelimesine dayanıyor ve mum yada buna benzer maddelerle ölü bir bedenin kaplanması anlamına geliyor. Yani mumyalama işlemi, insan eliyle yapılan bir uygulama. Peki sadece insanlar mı mumya yapar? Hayır, insanlar dışında bu işlemi yapan ve hatta insanlardan çok daha başarılı yapan biri daha…
Merhabalar değerli Orta Dünya sakinleri! Silmarillion Antolojisi serisinin ilk yazısında Ainulindalë’den bahsetmiştik, hatırlar mısınız? Hatırlamıyorsanız sizi şuraya alalım. O yazıda evrenin yaratılışından bahsedip Valar’a da minik bir giriş yapmıştık. O halde şimdi sırada efsanenin bir sonraki bölümü var: Valaquenta! “Gücün Hikayesi” şeklinde Türkçeleştirebileceğimiz Valaquenta’ya da aynı Tolkien’in de…
Bu zamana kadar Westworld incelemelerimiz okuduysanız fark etmişsinizdir her bir bölümün ardından “Yani böyle böyle oldu ama Westworld bu elbet bir açıklaması vardır” diyerek bir yandan diziye olan güvenimin altını tekrar tekrar çiziyor bir yandan da teoriler diziyordum. Lakin gelin görün ki kalan bölüm sayısı azaldıkça benim bu…
Hayatımızda olmadıklarını düşünemediğimiz bazı içecekler var, çay ya da kahve gibi. Bunlar garip biçimde Türkiye’de doğmamalarına ve ilginç yollarla ülkemize girmelerine rağmen, ne hikmetse günlük rutinlerimizde çok ciddi yer kaplamaya başlamışlar. Çaydanlığın altını yakacak olan bilek bükme hareketini bir günde defalarca yapar olmuşuz, kahvenin köpürüşünü bekleyişimizi toplasak ömrümüzün…
Birçok alışkanlığımızı, bilinçsiz bir şekilde, farkında olmadan sürdürdüğümüz ve bazen onların ne anlama geldiğini bile düşünmediğimizde hemfikiriz değil mi? Yani, alışkanlığın tanımı bu zaten, bilinçaltında meydana gelen, tekrarlanan davranış rutinleri… Bu yüzden alışkanlıklar hakkında bir dosya konusu yazmam gerektiğinde, en azından bu dosyadaki yazıların, “dizi izleme alışkanlıklarımız” minvalindeki…
