Deadpool & Wolverine’in yönetmeni Shawn Levy, bu filmin Deadpool 3 olmadığını söylüyor. Kendisine katılmadığımı söylemek isterim. Mesela spoiler vermeden şöyle belirteyim, filmin temel kurgusu diğer Deadpool filmleriyle aynı. Çılgın bir aksiyonla başlıyoruz fakat sonra geçmişe, karakteri buraya getiren olaylara dönmemiz gerekiyor. Aynı durum Deadpool & Wolverine incelemesi için de geçerli, önce bir geriye dönüp bu filme nerelerden geldiğimizi hatırlamamız lazım.
Marvel Cinematic Universe (MCU) uzun yıllardır biz geeklerin hayallerini süsleyen yapımlara ev sahipliği yaptı. Kendi yapımlarını geçtim, sinematik evren yaratma furyasını başlatarak sinema endüstrisine yön verdi! Fakat sonra streaming platformlar yaygınlaştı, bu pastadan da pay almak isteyen Disney, MCU’da geçen Disney+ dizileri yapmaya başladı. Endgame sonrası insanlar yeni karakterlere ve evrene yabancılaşmıştı, dizilerle birlikte takip etmesi de zorlaşınca Marvel’a olan ilgi azaldı. MCU’nun içinde bulunduğu ve Kang’ın oyuncusunun Marvel’dan ayrılması ile iyice sallantıda olan Multiverse Saga’yı kurtarma görevi Ryan Reynolds ve Deadpool’un omuzlarına yüklendi! Ben değil, Kick-Ass ve X-Men: First Class’ın yönetmeni Matthew Vaughn söylüyor bunu.
Ancak Deadpool & Wolverine’in tek görevi MCU’yu kurtarmak değil, bu da filmi konuşmayı zorlaştırıyor. MCU kurtulacak mı, Marvel ilk +18 filminden alnının akıyla çıkacak mı, Loki dizisinden emanet zaman çizgisinde değişiklikler olacak mı ve Fox evreni ile mutantlar MCU’ya başarılı bir şekilde dâhil edilebilecek mi? Evet, Deadpool & Wolverine filmi bütün bu sorulara cevap vermek zorundaydı.
Hâlâ spoiler’sız güvenli bölgede olduğumuzu hatırlatarak devam ediyorum; eğer konu çoklu evrenler ise, başrolde iki karakter varsa ve filmin süresi yalnızca 2 saatse bu soruların tamamını yanıtlamak zor. Beklentiniz bu yöndeyse azaltmanızı öneririm. Ama suya sabuna dokunmayan solo bir film de değil Deadpool & Wolverine. Karşımızda gerçek bir çoklu evren filmi var, hatta bu konuda Doctor Strange in the Multiverse of Madness‘tan bile iyi!
Multiverse of Madness, çoklu evrenin gücünün fan service cameo‘larda (hayranları mutlu etmek için eski oyunculara ufak sahneler vermek diye Türkçeleştirebiliriz bunu sanırım) harcandığı, senaryosu zayıf olan kötü bir filmdi. Fan service‘i doğru kullanma olayını ise Spider-Man: No Way Home yapmıştı. Popüler kültüre mal olmuş önceki Spider-Man’leri görmek bile filmin açıklarını kapatmaya yetebiliyordu. Evet, paranın gözü kör olsun! No Way Home, Marvel’dan soğuyan kitleyi sinema salonlarına doldurabildiği için ayrıca değerliydi çünkü milyonlarca insan çoklu evrenin ne olduğunu ve Dr. Strange’in buradaki gücünü gördü.
Deadpool & Wolverine de benzer bir başarı yakalıyor, Loki dizisini izlemeyen ama bu ikili için sinema salonlarına gidecek milyonları Time Variance Authority ile tanıştırıyor. Fakat orada kalıyor! Fragmanlardan da tahmin ettiğimiz üzere Loki 1. sezona bolca atıf yapılıyor ancak 2. sezon yok sayılmış. Dizinin sevilen -ve de önemli- karakteri Mobius da filmde yer almıyor.
Bu durum bana Marvel Studios ile Marvel TV’nin arasının açıldığı dönemleri hatırlattı. Coulson’ın ve SHIELD dizisinde yaşananların film seviyesinde önemsenmediği günler yani. Son dönemden ise The Marvels filmini örnek gösterebilirim. WandaVision ve Ms. Marvel izleyerek gitmiş olmak filme daha kolay adapte olmamı sağlaması dışında bir işe yaramamıştı, izlemesem de olur demiştim. Deadpool & Wolverine de söz konusu Kang ve zaman çizgisi olduğunda benzer bir yönelim gösteriyor. MCU nezdinde çok büyük, önemli şeyler gösterecekmiş gibi yapıp kaçıyor.
Peki bunu başaramıyorsa MCU’yu kurtarmayı nasıl deniyor Deadpool 3? İkonik oyuncular, harika aksiyon sekansları, geçmişe yapılan referans ve cameo‘lar ile geleceğe dair umut vererek deniyor. Sonuçta Ryan Reynolds ve Hugh Jackman artık Marvel Studios çatısı altında. Bu arada, Ryan Reynolds gibi birine sahip olduğumuz için kendimizi gerçekten şanslı hissetmeliyiz diye düşünüyorum. Deadpool’un bu başarısını, Wolverine’le team-up yapmasını, Fox evrenine saygı duruşunda bulunulacak bu filmin çekilmesini ona borçluyuz. Önceki iki filmde olduğu gibi bu filmi de inanılmaz taşıyor.
MCU’ya vereceği katkı dışında göz atarsak Deadpool & Wolverine güzel bir film. Önceki paragrafta anlatmaya çalıştığım üzere Ryan Reynolds ve Hugh Jackman’ın performansları filmi izletmeye yetiyor zaten. Yıllar sonra Jackman’ın Wolverine’ini gören içimdeki fanboy demiyor bunu, basbayağı iyi oynamış adam! Onlara bence filmin sürprizlerinden olan Emma Corrin de ekleniyor. İyileşme yetisine sahip iki süper kahramanın karşısında dimdik durabilmek kolay değil, Cassandra Nova rolüyle bunu yaparak korkutucu olmayı başarmış. Filmin tek sürprizi de Emma Corrin değil. Yukarıda MCU’ya etki noktasında beklentiyi düşürün demiştim ama cameo‘lar noktasında şaşıracağınızı garanti edebilirim!
Filmde güldürecek bolca sahne ve replik var, Deadpool’un belki de en güçlü yanı olan komedisi istikrarını sürdürüyor. Dördüncü duvarı öyle böyle kırmıyor bu sefer, Marvel’ın ön yargılarını kırarmışcasına vuruyor dördüncü duvara. Aksiyonun mizahla birleşimi Deadpool filmlerini ayrı bir noktaya koyma sebebimdir zaten. Deadpool’un bir solo, bir de Wolverine’le sırt sırta dövüştüğü iki sekanstan acayip keyif aldım. Gerçi o sırt sırta dövüşte sadece ikisi yoktu, Madonna’nın sesi de eşlik ediyordu! (Spoiler değil, fragmanda görmüştük) Fragmanda coşkuyu veren Like A Prayer haricindeki şarkı seçimleri de çok başarılı olmuş. Ancak tüm bu övgülere rağmen Deadpool vs. Wolverine sahnelerinin ve bazı toplu dövüş sekanslarının beklenti altında kaldığını söylemek durumundayım.
“Ee kardeşim madem güldün, eğlendin, heyecanlandın; neden MCU’ya katkı falan diye kafa ütülüyorsun” diye soracak olursanız, cevap bunun Marvel Studios etiketiyle çıkan ilk Deadpool filmi olması! Normal bir Deadpool filminde takılmayacağım saçmalıklar burada göze batabiliyor, karakterlerin motivasyonları genellikle zayıf kalıyor. Bu motivasyon kısmı önemli bence çünkü filmin ikinci yarısında gerçekten “kim neyi neden yapıyor” diye düşünmek durumunda kalıyorsunuz. Deadpool filmlerinin yedirebileceği motivasyonlar burada yemiyor. İlk yarısında gümbür gümbür giden film, ikinci yarıda artan karakter sayısının ve omzundaki yüklerin ağırlığı altında eziliyor.
Bu noktadan bakınca Spider-Man: No Way Home daha iyi bir film olarak görünüyor biliyor musunuz? Zaman çizgisi ve TVA muhabbetine girmediği için çoklu evrenleri daha temiz açıklıyor, buradaki kadar karakter yok, fan service sahneleri gazı sonuna dek köklüyor. No Way Home’un senaryoda kolaya kaçtığı ve fan service‘i abarttığı noktaları; neredeyse kendisi bir fan service olan Deadpool & Wolverine’in zorlama motivasyonları, Loki dizisindeki görkeminden uzak TVA’i ve spoiler vermeden açıklayamayacağım kafa karışıklıklarının karşısında önemini yitiriyor.
Deadpool & Wolverine incelememizde sona yaklaşırken yine de şunu söyleyeyim; The Avengers, Infinity War, Endgame ve No Way Home’da yaşadığım “Allah’ım biz bunu izlemeyi hak edecek ne yaptık?” hissiyatı bu filmde kesinlikle var. Fox – Marvel evrenine müthiş bir saygı duruşu yapılmış, hatta credits akarken duygulanmak işten bile değil. Küfreden Deadpool’la küfreden Wolverine’in diyaloglarını, seks şakalarını ve kanlar içinde kopan uzuvları izliyoruz. Hem de Disney çatısı altındaki bir yapımda! Nasıl ki The Avengers’la bir geek’in hayallerini süslemişti Marvel, yine aynısını yapıyor hatta film içerisinde Deadpool da bunun farkında!
En başta sorduğumuz sorulara dönersek, Marvel Studios’un ilk +18 yapımı olarak başarılı diyebiliriz Deadpool & Wolverine’e. Yaş sınırlarını dördüncü duvarı aşan adam aşmayacaktı da kim aşacaktı? Gişede de mükâfatını görecektir. Marvel filmlerine uzak kitlenin sinemaya döneceği ve tıpkı No Way Home’daki gibi epey keyif alacağını düşünüyorum. Ancak insanlar bunu yine eski karakterler için yapıyor. Yani kimsenin salondan çıktıktan sonra Agatha All Along izlemek için can atacağını düşünmüyorum.
Fakat Deadpool & Wolverine MCU’da kartları yeniden dağıtacak “o” film değil. Çoklu evren konusunda başı çeken diğer filmler Multiverse of Madness ve No Way Home da bunu başaramadı. Sanıyorum ki hepsi gelecek Avengers filmlerine birer ipucu gibi kaldılar. Zaten MCU’da taşlar yerinden oynayacak mı, MCU kurtulacak mı diye diye Multiverse Saga’nın finaline geldik. Az dişimizi sıkalım, Avengers 5 iki sene sonra geliyor. Kim bilir, son dönemde çıkan dedikodular belki de doğrudur ve filmi Russo kardeşler yönetir.
Deadpool & Wolverine’in cevaplaması gereken bir diğer soru ise mutantların MCU’ya dahiliyeti idi. Eh, kendisi mutantların var olduğu bir evrende olduğu için mutantları yadırgamıyoruz. MCU’nun içerisinde de mutant kelimesini duyduk çokça. Peki ama artık X-Men MCU’da diyebilir miyiz? Bu sorunun cevabını da spoilerlı incelemeye bırakmak lazım.
Şöyle bir toparlamak gerekirse, bu film bence Captain America: Civil War sendromu yaşıyor. Captain America filmi olmakla Avengers filmi olmak arasına sıkışmıştı Civil War. Deadpool & Wolverine de Shawn Levy’nin söylediğinin aksine bazen Deadpool 3 olmaya çalışıyor, bazen de Hugh Jackman’ın müthiş dahiliyeti ile bundan uzaklaşıyor ve bir noktada Fox evrenine şapka çıkartan bir iş olarak konumlanıyor. Eleştirmen şapkamı taktığımda bu kargaşa rahatsız ediyor olmasına rağmen bu bir Deadpool filmi arkadaşlar! Önceki Deadpool filmleri kadar güldürüyor mu emin değilim ama yine çok eğlenceli, “tekrar izlenebilirliği” yine yüksek.
Günün sonunda şu laf kalabalığı Ryan Reynolds & Hugh Jackman’ın dokunduğu bir film izlediğimiz gerçeğini değiştirmiyor. Geek kültürüne mal olmuş, gönül vermiş insanlar bunlar. Harika bir marketing kampanyası da yürüttüler. Maalesef Marvel Studios’un film yaklaştıkça spoiler sayılabilecek kesitler paylaşma hastalığına onlar da yakalandı, o da nazar boncuğu olsun diyorum.
Siz ne dersiniz sevgili geekler? Deadpool & Wolverine beklentilerinizi karşıladı mı? Böyle geek event‘leri arada sırada geliyor yeryüzüne malum, gelin yorumlarda buluşalım tartışalım.