Sony’nin resmi sitesinden bugün yapılan bir açıklamaya göre kapasitesi 50 GB olan (ve ilk çıktıklarında bu miktarla aklımızı başımızdan uçurmuş) Blu-Ray diskler, bir sonraki aşamaya geçecekler. Nedir bu bir sonraki aşama? Archival Disc sistemi. Yoluna ilk önce 300 GB kapasiteyle başlayacak olan Archival Disc’ler, en nihayetinde 1 TB’a…

Geçen hafta internet hatları üzerinden Arthenda Games takımıyla bir buluşma gerçekleştirdik. Bu buluşmada röportaj adı altında pek çok şey konuşulduysa da, BBAK olarak asıl amacımıza ulaşmayı başardık. Bu yazımızda Arthenda Games ve şu an sürmekte olan eZone Transporters Kickstarter kampanyası ile ilgili bütün bilinmeyenleri ve tüm kirli çamaşırları…

Adolf Hitler, tarihe en büyük izi bırakan liderlerden birisi olmasının yanı sıra, aynı zamanda gelmiş geçmiş en ilginç, merak uyandırıcı, garip insanlardan da biri. Buna rağmen, yaptıkları o kadar aşağılık ve o kadar bahsi geçmesi bile insanın ağzında kötü bir tat bırakacak derecede iğrençti ki, onun hayatını irdeleyen…

İşte listelerin en büyüğü bu. En kafa patlattığımız, en can yaktığımız, ayıp ettiğimiz liste bu. İşe önce aklımızda yıllar sonra bile kalanları yazarak başlayalım dedik. Bir fark ettik ki zaten sadece o liste 30’ları, 40’ları buluyor. Sonra vahşet dolu kırpma işlemi başladı. İlk önce şöyle bir kural getirelim,…

6 Nisan’da galasını yapacak Game of Thrones’un 4. sezonuna artık adım adım yaklaşıyoruz. HBO da vitesi arttırıyor, bize iyice parmaklarımızı yalatıyor. Jon Snow resmin daha içerisine giriyor, Sansa’ya bir şeyler oluyor, Daenerys bir lider olarak iyice ete kemiğe bürünüyor ve Stannis yine sinirli. Şunun şurasında bir aydan az…

Liam Neeson’ın kariyer hikayesi herhalde Hollywood aktörleri arasında en dokunaklı, en garip ve bir yandan da en ilham verici olanı olabilir. Film kariyerinin büyük bir bölümünü indie filmler ve blockbuster’larda yan roller ile “mentor” figürleriyle (Breakfast in Pluto, Star Wars), festival filmlerinde duygusal başrollerle (Michael Collins, Schindler’s List)…

Kevin Costner’ın 1997 yapımı The Postman filmini bilir misiniz? Bileniniz bolsa şaşırmam, ama bugün  filmi oturup seyreden sinemasever bulmak pek mümkün değil. Costner’ın post-apokaliptik sinemaya takıntısının iki sonucundan biri olan The Postman (Diğeri 1995 tarihli Waterworld idi), tutkulu abimize En Kötü Aktör, En Kötü Yönetmen , En Kötü…

Geçen hafta en iyi ve en kötü 5 dizi oyununu sıralarken bunun ipucunu vermiştik. Siz de o listeyi çok beğenince, devamını çekmek farz oldu. Lafı fazla uzatmaya gerek yok, en iyi dizi oyunlarını listeledik, şimdi sıra çizgi film uyarlaması oyunlarda. Gelin görün ki burada sıkıntı daha büyük. Diziler…

Sizi çocukluğunuza götürmek istiyorum. İşiniz gücünüzün oyun oynamak olduğu günler. Sabah kalkıp bilgisayarınızın başına geçiyorsunuz. GTA III yeni çıkmış, belki de hâlâ atari oynuyorsunuz. Akşama kadar oyun dünyanızdasınız ve orası dünyanın en güzel yeri. Ama çeper bir aktivite oyun oynamak. Etrafınızda sizin kadar oyun oynayan çok tanıdığınız yok.…

İngilizcede bir deyiş var, “Don’t judge a book by its cover” diye. Kapağına bakıp kitabı yargılamayın, dış görünüş aldatıcı olabilir öğüdü verir. Biz pek yemiyoruz. Özellikle oyunları sırf kapağına bakarak aldığımız bir çocukluktan geldiğimiz için, bizce kapağın deli önemi var. O zaman soruyoruz: Eğer hâlâ oyunları kapağına bakıp…