Yükle Gelsin!

Bundan tam olarak iki gün sonra kıyamet kopacak arkadaşlar. Zack Snyder’s Justice League çıkar çıkmaz internet âlemi alev alacak. Filmi seven insanlar sevmeyenlere “Marvelcı” diyecek, sevmeyen insanlar sevenlere “Sen Snyder’ı savundun!” diyecekler, masalar havada uçacak, tabaklar kırılacak, sesler yükselecek! Tabii böylesi bir deprem yaklaşırken öncesinde artçılarını hissetmemeniz imkânsız.…

Geçirdiğimiz son bir buçuk yıl, bütün dünyada ve bütün bir sinema sektörü açısından pek verimli değildi, malumunuz. Burada salgından uzun uzun bahsetmeye gerek yok, içerisinde yaşıyoruz. İster istemez çekilmesi planlanan filmler durduruldu, çekimi tamamlanan filmler gişe endişesiyle birçok kez ertelendi, bazıları yeni bir şeyler deneyip yayıncı platformlarla anlaştı…

Oyun dünyasında son zamanlarda gittikçe artan oyun fiyatları, donanımların ve konsolların pahalılaşması, son günlerdeki malum Geforce Now olaylarıyla; streaming sistemiyle oyun oynama ümidimizin de ufak ufak sönmesiyle ”Ne yapacak bu oyuncular?” diyip duruyoruz. Durum böyle olunca da, insanın alternatif sistemleri kucaklayası geliyor. Eh, şu an itibariyle en cazip…

Romanların olayları kadar, anlatım tarzları da mührüdür hikâyenin. Yazarın yaverliğini kabul edip etmeyeceğimizin ilk belirtisidir. Bazılarının dili, olanca hayalperestliğiyle zıplar, koşturur tepinir, ayaklarımızı yerden keserken bazıları karamsarlığa gark eder, elle tutulacak kadar basık havasıyla boğulma etkisi yaratır üstümüzde. Kimi ise bir kuş teleği hafifliğinde dokunur geçer hayatımızdan, bittiğinde…

Simülasyonlar temalı yazı dosyamıza hız kesmeden devam ediyoruz demek isterdim. Ancak bir önceki yazının üzerinden neredeyse bir ay geçtiği için, doğruyu söylüyor olmam. Bu gecikmenin mücbir sebeplerle gerçekleştiğini de söylemek isterdim nitekim eğer bu mücbir sebeplerin, benim konuyu açıklayıp açıklayamayacağıma karşı duyduğum endişe olduğunu kabul edersek, söyleyebilirim. Şuradan…

Modernizm’e kadar gördüğümüz şiirlerde, anlatıcı şair değildir. Yazar, şairdir elbette, yani yazdığı şeyden elbette ki sorumludur fakat anlatıcıdan bahsederken farklı bir karakterden söz ediyor oluruz. Shakespeare’in sonelerinde örneğin, Gizemli Kadın’a haykıran kişi Shakespeare’in kendisidir diyemeyiz, “anlatıcıdır” deriz. The Love Song Of J. Alfred Prufrock şiirinde anlatıcımız TS Eliot…

Birbirinden farklı platformlar tarafından her gün üstümüze, birbirinden farklı onlarca içerik atılıyor. Artık bu duruma o kadar alıştık ki resmen içerik arsızı olduk. Eğer bir ayda, belirli bir sayının altında film ya da dizi çıkarsa burun kıvırmaya başladık. Fakat bazı zamanlar, bu içerik bolluğu içerisinde kaybolabiliyor; tüketmekten keyif…