Başlamadan önce, iki farklı konuya iki farklı paragraf ayırmak gerek. Öncelikle: Ghost in the Shell’in fragmanı muhteşem. Gerçekten Rupert Sanders’ın görsel lisanı da, aksiyon koreografisi de nefes kesici duruyor.…
Aşağıdaki yazı dokuz yıl önce yayınlanan bir dizinin spoilerini içermektedir. Eğer bu yazıyı okuyorsanız zaten diziyi izlemişsinizdir. Yok ben ilk bir kaç bölümü izledim ama devam edecektim diyorsanız…
Thor: Ragnarok’un inceleme ambargosu resmen kalktı. Yani filmi erkenden izleyen Amerikan eleştirmenler için artık incelemelerini cümle alemle paylaşma vakti. Bizim filmi izlememize bir müddet daha süre var, zira…
Çok genelgeçer bir kanundur: Sporla ilgili olarak devlet büyükleri yorum yapıyorsa, genelde bu yorumları ciddiye almak hata olur. Spor sporcunun bileceği, idarecinin ürünleştireceği, seyircinin de keyifle tüketeceği bir…
Belgeseller dünyasının içinde küçük ve örnekleri çok da sık karşınıza çıkmayan bir alt tür vardır. İngilizce’de buna mockumentary derler. Biz en hafifinden sahte belgesel diyebiliriz kendisine. Bu eserler tipik bir…
Yükle Gelsin!
Ben en büyük düşmanıma dahi ilk oyununun Braid olması gibi ağır bir yük dilemem. Düşünsenize, siz bir oyun yapımcısısınız. Tek derdiniz, bir öykü anlatmak. Oturuyorsunuz başına, çetrefilli süreçlerden geçe geçe oyununuzu Xbox Live Arcade’de yayınlatıyorsunuz. O oyun o kadar dolu dolu ki, oynanışı öylesine keyifli, beyin yakıcı ve zekice ki; o…
Dünya üzerinde Nasıl Olmuş sorusunu cevaplamaya en yetkili kişi İsmail Nasılolmuş’un muhteşem anlatımıyla, Geekyapar’ın internetin en temel sorusunu en tatlı bir şekilde cevaplayan serisi Nasıl Olmuş? yeni bölümüyle geldi! Bu bölümde, eski Telltale Games çalışanından çıkan, çoktan seçmeli gerilim / korku oyunu Oxenfree’yi inceliyor, ve soruyor, nasıl olmuş? Sorunun cevabı, videoda. Buyurun efendim! https://www.youtube.com/watch?v=KwP0r2e-JkM
Eğer kendinizi bir geek olarak tanımlıyorsanız eminim ki çocukluğunuzda çizgi filmler önemli bir yer tutmuştur. Hayal gücüne saygınız, gizemlere olan merakınız, farklılığa açık oluşunuz falan orada gördüğünüz değişik dünyaların sizde bıraktığı etkiden kaynaklanıyor olabilir. Yani en azından benim için her şeyin bu şekilde başladığını söylersem çok yanlış bir tespit yapmış olmam sanırım.…
Eğer Japon popüler kültürüyle çok ilişkili değilseniz muhtemelen farkında değilsiniz ama şu an manga tarihinin en büyük isimlerinden biriyle aynı zaman aralığında yaşamaktasınız. Naoki Urasawa ile tanışmam bundan birkaç sene öncesinde okuma fırsatı edindiğim polisiye gerilim Monster ile olmuştu. Monster’ı bitiremedim, ancak eldeki materyalin özgünlüğü manga kültürüne bakış…
Dürüst olmak gerekirse süper kahraman filmlerini yapan insanlar tarafından bu janraya mensup işlerin doğal gelişiminin “daha karanlık olmalı” cümlesine indirgenmesi bana acayip geliyor. Sanki maskeli kahraman filmi çeken herkes söz birliği etmişçesine, devam işlerini tamamen bu cümlelerle anlatıyorlar. “Bu sefer daha karanlık olacağız”, “Daha karanlık”, “Önünüzü göremeyeceksiniz, öyle…
İnternet mecralarının genelde kalitesine çok kefil olacak bir insan değilim; mesleki deformasyon yüzünden, rafine içeriğin azınlıkta olduğuna dair bir inancım var. Bardağın boş tarafını görüyorum anlayacağınız. Bu yüzden, bir yerden gerçekten de çok orijinal, keyifli, bambaşka bir içerik gelince, kendimi şaşırırken buluyorum. Gizmodo’nun en son ortaya çıkardığı mesele de…
Deadpool filmiyle ilgili görüşlerimin geldiği radde gerçekten de inanılmaz. Dürüst olmak gerekirse Deadpool’un sosyal medyada Vasfiye Teyze gibi capsleriyle yayılması esnasında kendi kendine “ya bu kadar komik mi gerçekten, yoksa ben mi bir şeyi ıskalıyorum?” diye soran bir insan olarak, kendimi filmin başarısız çıkma ihtimaline çok hazırlamıştım. Deadpool’un gerçekten de işlediğine…
Önce olayı netleştirelim. Marvel Entertainment’ın CEO’su Isaac “Ike” Perlmutter, Donald Trump’ın Amerikan savaş gazileri için düzenlediği bir hayır işine 1 milyon dolar gibi yüklü bir rakamda bağış yaptı. Kağıt üzerinde ne kadar naif duruyor, değil mi? Ama aslında işin esası öyle değil. Amerika’da bireylerin politikacılara yapabilecekleri bağışın maddi bir sınırı var ve bu sınır,…
Gerek yoğunluğum sebebiyle gerekse yazıları takip edenlerin uzun yazılardan içleri bayılmasın diye, The Flash ve Arrow yazılarında biraz sadeleşmeye gitmeye karar verdik. Her hafta neresi iyiydi neresi kötüydü kısa kısa bahsedip geçeceğiz. Zaten Geek Muhabbet ekibi her hafta güzelce verip veriştiriyor. The Reverse-Flash Returns ile ilgili spoiler’lı düşüncelerim…
Animasyon dendi mi akla gelen markanın Disney, hemen peşinden zikredilecek ismin de Pixar olduğu aşikar bir durum. İki firma güçlerini birleştirdiğinden, daha doğrusu Disney Pixar’ı aldığından beri animasyon arenasında dev bir tek taraflı üstünlük var. Oscar listelerinde, senenin en iyi animasyonları seçkilerinde, Annie ödülleri adayları arasında Pixar ya da Disney filmi olmayan bir iş…
