Yükle Gelsin!

Skyfall’ın bıraktığı çıta nasıl aşılır bir fikrim yok. Gerçekten. Hayatının hakkından fazla bir bölümünü James Bond filmleri izleyerek geçirmiş, Dr. No’dan The Living Daylights’a, GoldenEye’dan Casino Royale’e kadar geniş bir çerçeveyi deneyimlemiş bir insan olarak konuşuyorum. Skyfall’dan sonra nereye gidilebilir bilmiyorum. Javier Bardem’in muhteşem Silva’sı, o inanılmazı güç…

Kafamın içerisinde “evet, okumam gerekiyor” dediğim kitaplardan biriydi Boş Koltuk, ya da İngilizce adıyla The Casual Vacancy. Çıkmadan önce böyle düşündüğüm kitap sayısı azdır. Gerçekten. Ama işte mevzubahis yazar Harry Potter serisiyle gönlüme perde çekmiş, set çıkarmış olan J.K. Rowling’di. Çok merak ediyordum Hogwarts’ı terk ettikten sonra ne yapacağını. Lakin…

Hatırlayacaksınız, bu ayın başında Star Wars’ın Disney tarafından sıfırlanan külliyatındaki ilk LGBT karakterin Paul S. Kemp’in romanı Star Wars: Lords of the Sith’te kamuoyuna tanıtılacağı duyurulmuştu. Karakter Mors adında lezbiyen bir İmparatorluk Moff’u olacaktı. Her ne kadar Disney’nin çöpe attığı Genişletilmiş Evren’de daha evvelinde Juhani gibi LGBT karakterler…

Video oyunlarının ne kadar dar lokasyonlara sıkışıp kaldığını görünce üzülüyorum bazen. Açın wikipedia’ya, kategoriler arasında “Videogames by continent or setting” diye bir başlık var. Oraya tıklayın. Tek tek bütün kıtalarda gezinin. Orta Doğu ve Kuzey Amerika’ya ciddi bir ağırlık göreceksiniz. Diğerlerinde gezinin, ralli oyunlarını, orada düzenlenen turnuvaları konu…

Netflix’in çağında yaşıyoruz, bu çok açık. Bundan daha on sene önce sadece filmlerinizi kiraladığınız bir hizmetten öteye gidememişken, birkaç sene içerisinde önce dijital film ve dizi dağıtımında bir numaralı isim oldular; bununla yetinmediler, orijinal programlar üretmeye başladılar. Bunlar da öyle saçma sapan minik diziler olmadı; adamlar baya baya House of…

Bundan tam bir hafta önce, 2015’in ilk ve tek tam güneş tutulmasını yaşadık. Hatırlayacaksınız, ondan evvel yaptığımız haberde tutulmanın tam karanlık olarak yaşanacağı bandın Kuzey Buz Denizi üzerinde olacağını, Faroe ve Svalbard adaları haricinde buna tanık olacak bir bölgenin olmadığını söylemiştik. Onlar da zaten kapalı hava nedeniyle tam…

Her Arrow yazımın başına kötülemek için oturuyor gibi gözükmeye başladım fakat niyetim gerçekten de o değil. Yinelemiş olacağım ama benim tüm derdim sezonun genel gidişatıyla ilgili. Yoksa bazı bölümler hoşumuza giden noktalar da olmuyor değil. İlk sezon bir ‘başlangıç’, bir kendini keşfetme hikayesiydi. Oliver’ın kim olduğu, ne yapmak istediği ve…

Sinema blogları dünyasından ucundan kıyısından da olsa geçmiş olanlar bilirler; bu tip konularda yazan çizen bir insansanız ekmeğiniz, yağınız “casting” haberleridir. Hele ki mevzubahis film daha önceden yazılı bir mecrada gördüğümüz karakterleri içeriyorsa, ya da çok köklü bir serinin yeni mensubuysa… Sabahlara kadar tartışılır, “oldu mu şimdi?” diye…

Geçen hafta izlediğimiz Out of Time’ın etkisini çok da atlatamamışken olayların nasıl gelişeceğini görmek açısından Rogue Time’ı bekliyordum ancak Out of Time, o kadar doyurmuş ki beni, ne yapsalar çok heyecanlandıramayacaklardı. Çemkirmemi peşin peşin yapmıştım önceki yazıda. Yaşanan olayların sıfırlanacağını ve farklı ilerleyeceğini bekliyorduk. Hiçbir şey yaşanmamışçasına eski bölümlerde…